Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, geçtiğimiz yıl, tarihinin en az işçi sayısıyla en az üretimini gerçekleştiren Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) konusunda ayrıntılı değerlendirmelerde bulundu.
TTK Armutçuk Müessese Müdürlüğünde maden işçileri ile bir araya gelen Mutlu, TTK’daki işçi açıklarından, maden işçilerinin çözüme kavuşturulan sorunlarına, Armutçuk Müessesesindeki yeni üretim sürecine ilişkin çalışmalar, GMİS olarak içinde bulunulan dönemde yapılan çalışmalar, geleceğe yönelik hedeflere ilişkin açıklamalarda bulundu.
“TTK, TÜRKİYE’YE LAZIM BİR KURUM”
TTK’nın Ülkeye lazım olan bir kurum olduğunu belirten Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, “TTK’nın devlet eliyle yönetilmesi bir zarurettir aynı zamanda TTK, madencilikte iş sağlığının ve iş güvenliğinin bir teminatıdır. Geçmişteki bilgi, birikim ve deneyimleri bakımından TTK, Türkiye’ye lazım bir kurumdur. TTK’nın devamının sağlanabilmesi için kuruma işçi alınması acil bir ihtiyaçtır. Kuruma işçi alımı için çalışmak sadece sendikamızın bir görevi değil, Zonguldak’a sağlayacağı ekonomik katkıdan ve istihdamdan dolayı ilimizde görev yapan tüm siyasetçilerin ve STK’ların asli görevidir” dedi.
"KANDİLLİ’YE İKİNCİ KUYU"
Kandilliye ikinci bir kuru gerektiğini ifade eden Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu şu ifadelere yer verdi; “Kandilli’de uzun yıllardır ikinci bir kuyunun eksikliğini dile getirdik ve bunun hayata geçirilebilmesi için elimizden gelen mücadeleyi de verdik. Dosyası tamamlandı, hazırlandı, ihaleye çıkacak vaziyete getirildi. Çok büyük bir proje inşallah bu yıl içerisinde ihaleye çıkacak. Armutçuk için Zonguldak için hatta ülkemiz için son derece önemli bir olay. Yaklaşık 900 metre derinliğe inilebilecek 3,5 kilometre galerisi bulunan sosyal tesisleri ile birlikte yaklaşık 100 milyon TL’lik bir proje için Genel Müdürlük yetkilileri ihale için son noktaya geldiler”
YARI MEKANİZE KAZI
Önümüzdeki yıl içerisinde Armutçuk müessesinde yarı mekanize kazı çalışmalarını sistemine geçileceğini belirten Mutlu; “Bölgemizde üretimi arttırabilmek işçilerimizin daha sağlıklı bir ortamda iş ve işçi güvenliğine uygun şekilde çalışılabilmesi için yarı mekanize kazı çalışmalarının Armutçuk Müessesemize getirilmesi için proje hazırlık çalışması başlatıldı. Müessese Müdürlüğümüzün talebi doğrultusunda Genel Müdürlüğümüz ihale sürecini başlattı umut ediyoruz ki yıl içerisinde Armutçuk Müessesemizde yarı mekanize kazı çalışmaları sistemine geçilmiş olacak. Biz de süreci büyük bir titizlik ile takip etmekteyiz” şeklinde konuştu.
"2 İŞÇİNİN İŞİNİ 1 İŞÇİ YAPIYOR"
Madenlerde 2 kişinin yapacağı işin 1 kişinin yaptığını söyleyen Mutlu; “İş yerlerimizdeki sorunları bir şekilde kendi içimizde gerekli yetkililere çözebilme adına gereken bütün mücadeleyi veriyoruz. Takdir ederseniz ki kurumda en ciddi sorunu işçi açıklarının had safhaya çıkmış olmasıdır. Maalesef 2 kişinin yapması gereken işi 1 kişi yapar duruma geldi, iş güvenliği ve işçi sağlığı tehlikeli boyutlara gelecek vaziyette, işçi açıkları büyümeye devam ediyor” dedi.
"EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET"
Ücret konusunda sorunların çözümü için çaba gösterdiklerini ifade eden Mutlu; “Eşit işe eşit ücret muamelesinin uygulanmaması, işçilerimiz arasında ücret sıkıntısının olması başlıca huzursuzluklarımızdan bir tanesiydi. Yapılan mücadele sonunda yer altında bu sorun kısmen ortadan kalkmış bulunmakta, yer üstündeki kardeşlerimiz için ise mücadelemiz devam etmektedir. Gruplu çalışma sistemi ortadan kaldırıldı. Kömürde çalışan kardeşlerimiz kömürünü eksik alıyordu şimdi kömürlerini tam alıyorlar. Yer altında çalışan işçilerimiz için iki gün tatil olayını çözüme kavuşturduk. İki asgari ücret uyuşmazlığı ortadan kaldırılarak yeraltında çalışan işçilerimizin hepsi eşit ücret almaya başladı. Ufak tefek aksaklılar olsa da sorunların çözümü için hep birlikte çaba gösterdik. İki asgari ücret ile alakalı farklar da bu ayın sonuna kadar hazineden para geldiği takdirde yatacak. Yetişmez ise önümüzdeki ay bu paraları işçilerimiz alabileceklerdir.” dedi.
"YERÜSTÜNDE ÇALIŞANLARIN MAĞDURİYETİ"
Yer üstünde çalışan işçilerin mağdur olduğunu dile getiren Mutlu; “Çözemediğimiz en başlıca sorunlardan bir tanesi, yer üstünde çalışan kardeşlerimizin mağduriyetidir. Yer üstünde çalışan arkadaşlarımız yeraltında çalışan arkadaşlarımız gibi 2 gün tatil yapamıyor ve vergi kanunundan kaynaklanan sorunlar nedeniyle birinci ayda aldıkları ücret ile yılın son ayında aldıkları ücret arasında bir uçurum var. Bu sadece bizim kurumumuzda çalışan işçilerin değil tüm Türkiye’deki işçilerin sorunudur. Vergi kanunu değişmediği sürece, birinci ayda yüzde 15’le başlayan vergi kanunun 12’nci ayda yüzde 30’lara vurmaya devam ettiği müddetçe bu sorunu çözme şansımız da gözükmüyor. Bu sorunun çözümüne ilişkin ise çabalarımız, isteklerimiz devam ediyor. İnşallah bu sorunları da ortadan kaldırarak yer üstünde çalışan kardeşlerimizin gönlünü kazanmayı başarırız” dedi.
"TTK DEVLET ELİYLE YÖNETİLMEYE DEVAM ETMELİ"
TTK’nın Devlet tarafından yönetilmesine devam edilmesi gerektiğini vurgulayan Mutlu; " Kurumdaki mevcut işçi sayımız 9 binlerin altına düşmüş vaziyette. TTK’nın devlet eliyle yönetilmesi bir zaruret, madenciliğin devlet eliyle yapılması da mecburiyettir. Gittiğimiz her yerde bunu dile getiriyoruz. Kuruma acilen işçi aldırmamız gerekiyor. Diğer sorunlar kendi mecrasında bir şekilde çözüme kavuşturulur. İşçi sayısını arttıramadığımız sürece kurumun geleceğini konuşmak imkansız hale gelecektir. Bu süreç ile ilgili girişimlerimiz, çabalarımız gerek Zonguldak’ta gerekse Ankara’da etkili bir şekilde devam etmektedir" dedi.
"KIDEM TAZMİNATI SÜRECİ"
Kıdem tazminatı konusuna da değinen Mutlu, kıdem tazminatı konusunda ellerinden gelen mücadeleyi vereceklerini söyleyerek, “İşçi sınıfının sorunları sadece kendi yaşadığımız ve örgütlü olduğumuz iş yerlerindeki sorunlardan ibaret görmeyelim. Türkiye işçi sınıfının çok önemli sorunları var. Bugün mevcut hükümet tarafından önümüze sürülen kıdem tazminatı sorununu hepimiz biliyoruz. Yıllardır kıdem tazminatı elimizden alınmaya çalışılıyor ama kıdem tazminatı Türk işçisinin kırmızı çizgisidir. Mevcut hükümet yetkilileri tarafından kıdem tazminatı önümüze sürüldü yapılan tepkiler sonucunda yeniden rafa kaldırılacağının sinyallerini almış bulunmaktayız. Türkiye’de işçi sınıfının tek güvencesi kıdem tazminatıdır. Kıdem tazminatını kimseye yedirmeyiz, kimseye elimizden aldırmayacağız. Elimizden gelen mücadeleyi sonuna kadar sergileyeceğiz. Bugüne kadar nasıl mücadele etti isek bundan sonra da aynı mücadeleyi kararlılık ile devam ettireceğiz” dedi.
"ÖZEL İSTİHDAM BÜROLARINA KARŞIYIZ"
Özel istihdam bürolarına karşı olduklarını dile getiren Mutlu; “Türkiye işçi sınıfına getirilmek istenilen esnek çalışma sistemi ve kurulmak istenen özel istihdam bürolarına karşıyız. Süreci yakından takip ediyoruz. Özel istihdam bürolarının ve esnek çalışma sisteminin diğer bir anlamı da medeni bir kölelik olduğunu her kulvarda dile getirerek gelecek nesillerin kıdem tazminatsız sendikasız ve iş güvencesiz çalışmasına izin vermemek için ne gerekiyorsa elimizden geleni yapacağız” şeklinde konuştu.
"EMEKLİLİK FURYASI DUYUMLARI"
Kıdem tazminatı konusunda hiçbir kişinin mağdur olmayacağını söyleyen Mutlu; “Kıdem tazminatından dolayı emekli olmak isteyen arkadaşlarımızın olduğu ve emekli furyasının büyüyerek devam edeceği yönünde kulağımıza sözler geliyor. Hiçbir işçi kardeşimizin kıdem tazminatından dolayı kesinlikle bir zararı olmayacaktır. Kimse bu düşünceden dolayı emekli olmayı kafasına koymasın. Olumsuz bir durum gelişecek olursa biz gelir sizlere açıklar sizleri uyarırız. Hiç kimsenin endişesi ve kuşkusu olmasın” dedi.
"GÖREVE BAŞLAYALI 1 YIL OLDU"
Göreve geldikleri günden itibaren işçi sınıfı için hızlı bir çalışma gösterdiklerini ifade eden Mutlu; “Göreve geleli 1 yıl kadar bir zaman oldu. 6 Şubat 2015 tarihinde yapılan kongrelerimizden sonra işçi sınıfı için hızlı bir şekilde çalışmalara devam ettik. Yaklaşık 1 yıldır görevdeyiz ve bu sürede işyerimizde önemli sorunların bir bölümünü çözüme kavuşturduk, çözüme kavuşturamadığımız sorunlarımız tabi ki var” dedi.
"YAKLAŞIK BİN İŞÇİYE EĞİTİM VERİLECEK"
4-5-6 Mart tarihinden itibaren eğitim seminerlerini başlatacaklarını söyleyen Mutlu; ’İşçi sınıfı bilinci ile hareket etmiyoruz, mücadeleye hazırlıklı bir işçi sınıfı oluşturamıyoruz’ diye zaman zaman işçilerimizin sitem ettiğini görüyoruz. 4-5-6 Mart tarihleri arasında işyeri temsilcilerimiz başta olmak üzere, ’eğitim seminerleri’ başlatıyoruz. Yaklaşık bine yakın işçi kardeşimizi seminere götürerek daha bilinçli daha örgütlü ne istediğini bilen mücadeleye hazır bir işçi sınıfını oluşturmaya çaba göstereceğiz” dedi.
"ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR"
GMİS olarak madencilik sektöründe örgütlenme mücadelesini yaygınlaştıracaklarını söyleyen Mutlu; “GMİS olarak geçtiğimiz dönem madencilik sektöründe ülke genelinde başta Hattat Enerji HEMA AŞ ile başlayan örgütlenme çalışmaları devam ediyor. Ülkemizde madencilik sektöründe yaklaşık 140 bin kişi çalışmaktadır. Bunun ancak 38 bin civarında çalışanı örgütlü. Bizler GMİS olarak bu dönemde ülke genelinde madencilik sektöründe örgütlenme mücadelemizi yaygınlaştıracağız” dedi.
"SORUNLARI KENDİ İÇERİMİZDE ÇÖZERİZ"
İşçilerin menfaati neyi gösteriyorsa onu yaptıklarını ifade eden Mutlu; “Biz burada bir aileyiz, müessese yönetiminin amacı müessesesinin menfaatleri açısından yapabileceğinin en iyisini yapmaktır. Genel Müdürlüğümüz kurum için güzel bir duruş sergiliyor ve güzel işler yapıyor. Eksiklikler var mı? Tabi ki var. Biz bir aileyiz, müessese yönetimimizin işi müesseseyi iyi bir şekilde yönetmek, bizim işimiz ise sendikacılık. Biz işçilerimizin menfaati neyi gerektiriyorsa onu yapıyoruz. Zaman zaman kavga ederiz, tartışırız ama bunların hepsi aile içerisinde kalır kaldı ki sorunlarımızı kendi içerisinde çözmeyi biliriz. Bugün kavga eder yarın barışırız. Kurumun ve işçimizin geleceği için aynı masa etrafında oturmasını da biliriz. Müessese yönetiminin görevden alınma gibi bir şey söz konusu değil. Herkes işine bakacak herkes işini yapacak disiplinli ve huzurlu bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Mücadelemiz bölgemiz, müessesemiz ve işçimiz için, kimsenin şahsi bir kavgası yoktur” dedi.
"ŞEHİTLERE BAŞSAĞLIĞI"
Vatan uğruna şehit düşen güvenlik güçlerine baş sağlığı dileyen Mutlu; “Halkımızın huzur içerisinde yaşaması ve çalışabilmesi için hayatlarını terör örgütlerine karşı siper eden şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz. Bizlerin huzur ve refah içerisinde çalışabilmesi, devletimizin birlik ve bütünlüğü için halen orada çarpışan güvenlik güçlerimizi ve devletimizi Allah muvaffak eylesin. Lazı, Kürdü, Çerkezi 77 milyon insanı ile birlik ve bütünlük içerisinde yaşamaya devam edeceğiz. Yüzyıllardır bu ülkede biz böyle yaşadık böyle yaşamaya da devam edeceğiz” dedi.
Konuşmasında son olarak TTK Genel Müdürü Burhan İnan ve Kurum yetkililerine teşekkür eden Mutlu; “İş yerlerimize gerekli olan yatırımların yapılması, şartların iyileştirilmesi, daha ileri noktalara ulaşabilme adına gösterdikleri özverili çalışmalarından ötürü başta TTK Genel Müdürü Burhan İnan ve kurum yetkililerine teşekkür ediyorum” dedi.