GMİS’in 16.Genel Başkanı, 5-0 listesi ile birlikte kazanan, Ahmet Demirci oldu. 4 şubat 2015 günü yazdığım gibi öngörülerim ve beklentilerim gerçekleştiği için en az ben de Ahmet Demirci kadar mutluyum.

            Öngörülerimiz neydi anımsayalım;

            Eyüp Alabaş ve bazı yöneticilerin delege seçimlerini kaybederek yara aldığı.

            Fakat buna rağmen bazı bölgelerde onu destekleyen ekiplerin kazanması ile danışmanı Turhan Oral’ın CHP genel merkezinden destek arayışları kesin olarak yine de aday olacağı.

            Bütün bunlara rağmen AKP destekli Alabaş’ın çoğu sosyal demokrat ya da sempatizanı olan delegelerin tercihlerini Başka adaylara yoğunlaştıracaklarını, bu nedenle işinin çok zor olduğunu.

            İşçi sınıfının siyasal bilinciyle donanımlı, Maden işçisin tarihinde altın harflerle yazılı olan direniş Vizyonuna sahip, İktidarın kuyruğuna takılmayı kesinlikle reddeden, Genel başkanlık koltuğunu doldurabilecek yeni bir başka adayın seçilmesi gerektiğini.

              Potansiyel Genel Başkan adayları olarak da Eyüp Alabaş’ı Gelik’te alaşağı eden Ahmet Demirci, Hüseyin Kolçak, Hakkı Arslan’ı öne çıkarttık.

            Doğruyu söylemek gerekirse Genel Başkan adayı olarak gördüğüm Hüseyin Kolçak’ın Alabaş’ın listesinden seçime gireceğini aklımın ucundan bile geçirmemiştim.

            Yanılmışım.

            Demirci ve Listesi’nin seçimi kolay kazanmasına rağmen, işlerinin kolay olduğu söylenemez. Zonguldak halkının en büyük beklentisi, TTK’yı bırakın özelleştirmeyi, kapatmayı hedeflemiş 13 yıllık AKP iktidarına, tarihinde altın harflerle yazılı olan direniş Vizyonuna sahip Maden işçisinin dik duruşunu göstermesi.

         Yapar mı?

         Gözümüz Ahmet Demirci’de olacak.

                               ********

Rahat uyu öğretmenim

 (Bilmeyenler için söyleyelim; Matematik öğretmeni olmak için üniversite sınavlarından hatırı sayılır bir puan almak, bu da yetmez,Fen Lisesinde görev yapmak için bir başka sınavı da başarmak gerekir.)

         Yalova Valisi Selim Cebiroğlu, Termal Fen Lisesi’nde kılık ve kıyafetinden dolayı matematik öğretmeni Halil Serkan Öz’e sınıf içerisinde, öğrencilerinin gözü önünde "Bu saç sakal ne? Sen ne biçim öğretmensin? İnsanlar dışarıda görseler dilenci zannedip para verirler" diyerek hakaret ediyor. Hırsını alamayıp, okul idarecilerine de "Siz eşkbaşı mısınız burada? Yönetemiyorsanız istifa edin" diyerek fırça atıyor.

       Öğretmen sendikaları ve sivil toplum kuruluşları da bu davranışı şiddetle kınadılar. Ne hazin bir son ki düzenledikleri protesto yürüyüşünde hakarete uğrayan öğretmen Halil Serkan Öz kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdi.

        Ne hale geldik!

      "Zaten başınızı örtmüyorsunuz, size tecavüz de mubah, kötülük de mubah" diyen Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenine övgü, saçı ve sakalı olana hakaret.

      Hani kılık kıyafet yönetmeliğini değiştirmiştik?

       Gelelim valimize,

        Adam haklı! Söyleyene değil söyletene bak. 

      “ Ananı da al git lan” diyen anlayışın temsilcisinden başka ne bekliyorsunuz? Yeni çıkardığımız yasayla valileri sınırsız yetkiyle donattık mı? Donattık.

        Burnu kalkınca neden şaşırıyoruz?

        Bir türlü anlayamıyorum.

        Sanki onu öğretmen yetiştirmedi. Öğretmeni bunu duyduğunda öğrencisinin vali olduğu için gurur duyduğunu mu zannettiniz. İnanın yüzü kızarmıştır.

        Şaka bir yana öğretmeni Japon olsaydı “ Vali oldu ama adam olamadı” diyerek intihar ederdi.
      Sözün özü; tabi ki yüce önder, Mustafa Kemal Atatürk’ten.

       Öğretmenler!... Cumhuriyet, fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister. Yeni nesli bu nitelik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir.

           Kim takar Yalova kaymakamını!