ALİ DELİAK: İNSANLIĞIN GÜZEL GÜNLER
 GÖRMESİNE ADANMIŞ BİR YAŞAM
Ali Deliak… Uzun yıllardır tanıdığım bir isim. Kısa süre önce de ‘Haziran Hareketi’ etrafında buluştuk.
Onunla birlikte çevre il ve ilçelere birçok kez birlikte yolculuk yaptık.
En yakın arkadaşı “Rektör”dü. Rektör’ün yetim kalmasına da üzüldüm.
Sanırım o da, ‘Acaba benden sonra ona kim bakar kim ilgi gösterir’ diye hep Rektör’ü düşünmüştür çünkü Rektör, Ali Yoldaşa çok bağımlı mazlum bir Köpek.
Ali yoldaş her Devrimci-Sosyalist gibi tüm canlıları çok severdi. Nereye gitse Rektörsüz gitmezdi, bu defa Rektörsüz gitti.
Hiç tanımadığı insanların savaş, sömürü ve birçok yaşamsal sorununun olmadığı bir dünyada yaşaması için yaşamını ortaya koyan insanlardan olan Ali Yoldaşı herkesin yakından tanımasını isterdim.
Gerçi bende onu yakından biraz geç tanıdım, o koca yüreğinin altındaki Hümanist yapıyı geçte olsa gördüm.
Onu en son yoldaşlarla birlikte Ankara’da yattığı hastanede ziyaretine gittiğimizde gördüm.
Yüreğim sızladı onu bir daha görme umudumu kestim çünkü verilen bilgiye göre lanet olası illet birkaç yere atlama yapmıştı. İnsanın yoldaşını kaybetmesi çok acı veriyor. Bazı arkadaşlar; arkadaş yaş yetmiş olmuş daha bu acılara alışamadın mı? diye soruyor.
 ‘Arkadaşlar, dost edinmek öyle kolay değil, her dostumuz-yoldaşımız aramızdan ayrıldığında insan bir uzvunu kaybetmiş gibi oluyor. İnsan kesilen kolunun yokluğuna alışabilir mi?
İnsan kesilen kolunun veya bacağının yokluğuna alışırsa bir yoldaşının yokluğuna da alışabilir. O nedenle yaşamını yitiren her yoldaşımın bıraktığı acı bazılarının ölümü üzerinden 50 yıl geçse bile hala yüreğimi dağlıyor.
Bu duyguları sadece ben yaşamıyorum diğer yoldaşlarında aynı duyguları yaşadığına inanıyorum.
Kısa süre önce yakından tanışmamıza rağmen Devrimci duruşunu insanlığını Yoldaşlığını sözün kısası seni çok sevmiştim Ali Yoldaş… Yoldaşların ve Türkiye Devrimci hareketi seni hep saygıyla anacağız…