30. Uluslararası Devrek Baston ve Kültür Festivali “Yine Yeni Yeniden” sloganıyla 15 yıllık bir karanlıktan sonra gönüllerde anlamlı, olumlu, hoş, duygulu, coşkulu, keyifli, neşeli anılar bırakarak, 23-28 Temmuz 2019 tarihleri arasında yapıldı. Geçmişte bir Devrek Festivalinde O gösteri senin/ Bu söyleşi benim/ Yürü kardeşim geç kalma/ Piyade olduk Devrek yollarında demiştim. Bu yılki festivalde ise “piyade olmak” yetmemişti, “süvari olmak” gerekmişti doğrusu!..

   Elbette sergilenen bütün gösterilerin maddi, manevi, kentsel, toplumsal tüm sorumlulukları Çetin Başkanın sırtındaydı. Bu kadar kısa bir sürede, belediye içinden ve dışından geniş bir kadroyla çalışarak, yönlendirerek ve hiçbir programı aksatmadan izleyen Başkan Bozkurt, büyük bir alkışı haketti doğrusu. İkinci alkış, 6 günde 56 madde başıyla yazılan tüm gösterilerin harfi harfine, taze simit sıcaklığında izleyicilere sunulmasını sağlayan, etkinliklerin hatasız yürümesini  gözeten tüm program sorumlularına elbette. En büyük alkış da Başkanını ve tüm festival etkinliklerini, geniş katılımlarla destekliyerek izleyen Devrekliler ile  dışarıdan gelen konuklara.

       *****
Şunu baştan belirtmeliyiz, şimdiye kadar olanlardan farklı, kalabalık ve görkemli bir festival yürüyüşü ve açılışı oldu. Başta Vali Erdoğan Bektaş olmak üzere, Kaymakam,  milletvekilleri,  belediye başkanları -Safrabolu dahil-, siyasi partilerin  İl ve ilçe başkanları, İl Genel Meclisi üyeleri, GMİS yöneticileri, Devrek Kent Konseyi ve kültür-sanat-müzik ve spor dernekleri, kendi ülkelerinin folklorunu baştan aşağı yansıtan yerli ve yabancı ülkelerin halkoyunu grupları, spor okulu öğrencileri, çok geniş katılımıyla Devrekliler yeniden biraraya gelerek, sevgi köprüsü oluşturarak geniş katılımlı bir “Devrek Buluşması” meydana getirdiler. Festival yürüyüşünde ve alanda, ayrıca çeşitli etkinliklerde Devrekli kadınların hep geniş bir katılım göstedikleri, festivale sahip çıktıkları da görülüyordu.

    Programlara bir göz atıldığında toplumun her kesimine, çocuklardan büyüklere her yaş grubuna hitap ettiği görülüyor. Çocuklar için düzenlenen etkinlikler ve ebeveynleri eğitici etkinlik sanırım ilk kez yer alıyordu programda. Tavla ve satranç turnuvları, şöhretler futbolu, sokak basketbolu, uçurtma şenliği, çocuklar parkur  gösterileri ve elbette baston ustaları sergileri ile Bulgaristan, Moldova, Gürcistan, Bosna-Hersek, Romanya ve bizden Hasad halkoyunu ekipleri coşkuları ve gösterileri ile programın en önemli ögeleriydi. Bir de milleti alanlarda toplayan ve coşturan, yılların susamışlığını gideren ses sanatçılarının; Kıraç, Edip Akbayram ve Betül Demir’in hakkını teslim etmeliyiz.

     Devrek’in bağlama çalma sanatı üzerine tam bir kare ası var: Şendoğan Karadeli, Remzi Budak, Ayhan Alaz, Hüseyin Terzioğlu. Her biri ayrı bir değer. Üstün sanatçı kişilikleri yanında alçakgönüllü, içtenlikli oluşlarıyla da birer Devrek hizmeteri konumunda gibiydiler sanki.
 
        *****
           
     İlk gün açılış etkinlikleri arasında, “Rosak Halk Oyunları Ekibi” nin Devrek türküleri eşliğinde Devrek yöresi oyunları sergilemesi ilgi çekti diyebilirim. Sahne alıp oyun oynayan arkadaşları içtenlikle kutlarım. Evde, kınada oyun oynamak kolaydır, böyle ekip olarak yeni öğrenilen oyunları oynamak cesaret ve büyük dikkat ister. Gerçi ekipteki arkadaşlar, daha önce Tv çekimi için ekran önünde oynamışlardı. Ama toplum önünde gösteriye çıkmak en zor işlerden biriydi. Eğitmenleriyle birlikte onları bir kez daha kutlarım. Eksikleri var mıydı? Evet vardı. Şafak Hanım’la gösteri sonrası bir etkinlikte bir-iki kelam ettik bu konuda.

        *****
           
      Perşembe günü sıcak altında, akciğer hastalığından sonra bir de koah zorlamasıyla yürüyemiyeceğimi anlayınca bir kilometre ötedeki Zübeyde Hanım Çay Bahçesine taksi ile gitmiştim. Derdim ise bu güne dek hiç karşılaşmadığım değerli yazarlarımızı “Edebiyatın Hayatımızdaki Yeri” konulu panelde dinleyebilmekti; Halil İbrahim Özcan, Ahmet Telli, Lütfiye Aydın, Ayşe Sarısayın, Mehmet Erte, Güney Özkılıç’ın katıldıkları panel ve kitap imza etkinliğine mutlaka katılmak istiyordum. Öğrenmenin yaşı yoktu gerçekten.

     Bir de bizler ancak böylesi programlarda birbirimizi görebiliyoruz. ZOKEV Yönetim Kurulu Başkanı ve ödüllü karikatürcü, yazar Kürşat Coşgun, yönetim kurulu üyesi, yeraltı fotoğrafçısı ve ödüllü öykücü Alaaddin Kara da yeni çıkardıkları “Altıyedi” adlı dergiyle Zonguldak’tan gelmişlerdi.  Çaycuma’dan Gökhan Taner Günsan, Safranbolu’dan Döndü Açıkgöz ile yeni kitabıyla Burhan Kurmalı, Vacit Kelebek ile de burada görüşebilmiştik.

      Yazar Lütfiye Aydın’a “hoşgeldiniz” dedikten sonra H.İbrahim Özcan ile tanıştık. Şair Ahmet Telli ile de yeni tanış olduk. Laf arasında DTCF Türk Dili Bölümünden sıra arkadaşım Ali İhsan Mıhçı (rahmetli) ile Gazi Eğitim Enstitüsünde aynı dönemde öğretmenlik yaptıklarını öğrendim. Behçet Necatigil’in kızı Ayşe Sarısayın ile de burada tanıştık ve onu Kürşat Coşgun ile babasının öğretmenlik yaptığı Zonguldak’a ZOKEV olarak davet ettik.

       *****

     Benim için ikinci etkinlik, gazeteci-yazar İsmail Saymaz’ı dinleyebilmekti. Bunu da hallettik. Üçüncü etkinlik ise, “Halk Kültüründe Türküler” konulu paneldi. Bu konu da bir festival programında bu çevrede ilk kez yer alıyordu. Prof.Dr. Hayrettin İvgin, Prof.Dr. Reyhan Altınay, Doç Dr.Hüseyin Yaltırık, Hale Gür-TRT İzmir Radyosu Türk Halk Müziği sanatçısı ve şefinden oluşan değerli öğretim üyeleri salt konuşarak değil, sesli ve görsel örneklerini de vererek halk kültürü ve türkülerimizden örnekler verdiler. Bence yararlı ve önemli bir etkinlikti.

      Bir sürprizle de karşılaşmıştım o gün. İzzet Baysal Ün. İktisat Doç Dr. Fevzi Engin ve değerli eşi bakarım ki çay bahçesindeler. Şaşırdım elbette. Amasra’ya giderken Devrek’e uğrayıp, festival etkinliklerini bir süre izlemek istemişler. Rahatsız etmemek için de beni aramamışlar. Kucaklaştık, çaylar tazelendi. Zonguldak’ta yıllarca birlikte nice etkinlikler düzenlemiştik. Her etkinliği izlemeğe çalışan CHP İlçe Başkanı Yaşar Bükrü ve İl Yönetim Kurulu üyesi Zeki Esen de gelince muhabbet genişledi.

      Prof.Dr. Bedri Karayağmurlar-Orhan Kurmalı-Mehmet Ali Doğan’ın “Resimde Dışavurumculuk” sergisi ile Kazım Darıcı ve Halit Kaya’nın yağlıboya resim sergisine ne yazık ki gidemedim. Devrek Kültür Derneğince hazırlanan Eski Devrek Evi Sergisi ile Eski Devrek Söyleşisi de mutlaka izlemek istediğim etkinliklerdi, ama olmadı.

        *****

      Belediye Başkanı Çetin Bozkurt festival değerlendirmesinde: “30. Uluslararası Devrek Baston ve Kültür Festivali'ni adına ve mazisine yakışır büyüklükte kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerimizle eğlenerek, öğrenerek ve Devrek halkına sosyal belediyeciliğin, halk düzeyinde hizmetin ne olduğunu göstererek geçirdiğimize inanıyorum.” diyor. Bu değerlendirmeye biz de katılıyoruz.

      Çetin Başkan “gelecek”le ilgili olarak da: “Biz Devrek halkı olarak büyük bir aileyiz. Ben ve arkadaşlarım, ailemiz için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık, bir kusurumuz oldu ise affola. Önümüzdeki sene üstüne katabildiğimiz bir 31. Uluslararası Devrek Baston ve Kültür Festivali'nde görüşmek dileğiyle.”

       Bu içtenlikli dileklere de katıldığımızı belirtirken, tüm emeği geçenleri bir kez daha içtenlikle kutluyoruz.