İtirazım yok…
Ali Kaban dünyanın en mülayim, hatta en naif insanı da olabilir…
Dürüstlüğü konusunda da günahını almadım…
Karakter analizi yapmak haddime değil…
Ama belli ki Vali Bey yazdıklarıma bir hayli içerlemiş…
Vali Bey, uzun bir aradan sonra dün düzenlediği basın toplantısıyla aylardır kamuoyunun merak ettiği hususlara açıklık getirmiş…
Karakum Balıkçı barınaklarının olduğu alana yapılması düşünülen Manolya Park…
Hayvanat Bahçesi üzerinde düşündükleri proje…
Hepsi güzel…
Zaten güzel olan hiçbir şeye muhalefet etmedik ki…
Benim itirazım Vali, Emniyet Müdürü, Belediye Başkanı ya da sıradan bir gazeteci…
Eğer kamu adına görev yapıyorsanız, kamuoyunu yok sayamazsınız…
Yani Anayasa’da Vali Bey öyle düşünmüş öyle olacak diye bir kanun yoksa eğer, bizim de eleştirmek gibi doğal bir hakkımız her zaman bakidir…
Ha yok OHAL Valisi bu…
Astığım astık kestiğim kestik diyecekse de…
Şeriatın kestiği parmak acımaz elbet!
Vali Bey çiçek dikti de, gül bahçesine mi girdik…
Kimseye akıl vermedik…
Birileri gibi ne ahkam, ne de racon kestik!
Sadece ve sadece şehirde bazı isimlerle olan olağan dışı ilişkilerini eleştirdik…
Gerçi onun öyle bir derdi yok ama…
Muharrem Akdemir gibi seçilmiş bir belediye başkanı dururken, şehrin geleceğini ilgilendiren konularda ısrarla hala çete kurmak ve ihaleye fesat karıştırarak devleti zarara uğratmak suçlamasıyla yargılaması devam eden ve AKP meclis üyeliği gibi siyasi bir kimliği olan TSO Başkanı Metin Demir’i yanından ayırmayışına, her seferinde cilalı sözlerle ismini parlatmasına binlerce Zonguldaklı gibi anlam veremediğim için eleştirdim…
Liselerde ücretsiz olarak binlerce dağıtılan ve önsöz yazdığınız kitapta Fethullah Gülen’in referans gösterilmesini haber yaptık diyeyse öfkeniz, aksini kanıtlayın Gazipaşa’nın ortasında anırmazsam eşek olayım… O önsözü siz yazdıysanız o ifadenin kitapta işi ne? Yok siz yazmadıysanız siz öyle okumadığınız her şeyin altına imza atar mısınız?
Yine şehrin onca sorunu dururken, 7-8 milyon harcanıp kentin en güzel yerine cami yapılması elzem ise ben yazdıklarımın hepsini yalayıp yutayım…
Sayın Vali…
Oturduğunuz koltuktan onlarca isimli gelip geçti…
Hiç biri ağzından salyalar akarak insanlara şantaj yapan kalemşörleri koruması altına almadı…
Hiç biri yarın önüne çıkabilecek çarpık ilişkiler yumağının içine girmedi…
Hiç biri halka rağmen “ben yaptım oldu” demedi…
Evet aynen söylediğiniz gibi…
Mahkeme kadıya mülk değil Vali Bey…
Kadı adil olsun yeter!
Mesele kalmanız ya da gitmeniz değil…
Mesele günün birinde gittiğinizde ardınızda bırakacağınız hoş seda…
Ya da, boş seda!
