Zonguldak’ta birlikte yaşadığı kadının kızlarına cinsel istismarda bulunduğu iddia edilen S.A.’nın yargılanmasına başlandı.
Zonguldak Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada 38 yaşındaki tutuklu sanık S.A.’nın yanı sıra cezaevinden tahliye olduktan sonra birlikte yaşamaya başladığı iddia edilen 41 yaşındaki E.T. isimli kadın, 17 yaşındaki kızı T.G., 20 yaşındaki kızı M.G. ve 19 yaşındaki kızı A.G. de hazır bulundu.
“Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma”, “Çocukların Cinsel İstismarı” suçlamalarıyla T.G.’ye karşı 18.5 yıl, M.G. ve A.G.’ye karşı da 17.5’şer yıl hapis cezası istemiyle hakim karşısına çıkan S.A., suçlamaları kabul etmedi. Cezaevinden denetimli serbestlikle tahliye olduğunu ifade eden tutuklu sanık, E.T. ile de öncesinde komşu olduklarını, ardından da aralarında gönül ilişkisi başladığını söyledi.
Evli olması sebebiyle E.T. isimli kadının Devrek’te ev kiraladığını ve burada birlikte yaşamaya başladıklarını anlatan S.A., “E.T. ile komşumuz olduğu için 10-15 senedir tanışıyoruz. Devrek açık cezaevindeyken 9. ayın 12’sinde aramızda gönül ilişkisi başladı. Daha sonra sürekli Devrek’e beni ziyaretime geliyordu. Ben 29/1/2016 tarihinde denetimli serbestliğe ayrılacaktım. E.T. de bana evli olduğum için Kozlu’da görüşemeyeceğimizi söyledi. Benim cezaevinden çıkmama 1 ay kala evini Devrek’e taşıdı. Denetimli serbestlik sebebiyle taşındıkları evin adresini ikamet ettiğim adres olarak cezaevine verdim. Bu evde birlikte yaşamaya başladık. Kızları M.G., A.G.’ye iş bulduk. Denetimli serbestlik kapsamında adliyede çalışıyordum. Sabah işe giderken en küçük kızı T.G.’yi bir erkekle gördüm. Beni görünce ikisi de ayrı ayrı kaçtılar. Akşam eve geldiğimde konuyu kendisine sorduğumda okul arkadaşı olduğunu söyledi, aramızda tartışma çıktı. Anneleri E.T.’yi odaya çekerek kızlarının dikkat etmeleri gerektiğini söyledim. Telefon hatlarını kırdım. Sonra yeni hat aldım. Daha sonra kızı A.G.’nin telefonumdan bir erkekle görüştüğünü fark ettim. Bunun üzerine görüştüğümüzde bir daha böyle bir şeyin yaşanmayacağını söyledi. Kalplerini kırdığım için pikniğe götürdüm. Bu sırada yeni bir cep telefonu almıştım ancak kullanmayı pek bilmiyordum. En küçük kızı T.G., annesi E.T. ile samimi fotolarımı çekti. Silmesini söyledim. O da sildiğini söyledi. Pikniğin ardından onları bırakıp kendi evime geldim. Kızım telefonu kurcalarken resimleri görmüş. Ben de yolda Devrek’e dönerken eşim beni kendi arkadaşıyla aldattığımı söyledi. Boşanacağını söyledi. Devrek’e geldiğimde E.T.’nin kızı T.G.’ye fotoğrafları silip silmediğini sordum. Bunun üzerine tartışma çıkınca de E.T.’ye denetimli serbestliği Zonguldak’a aldıracağımı söyledim. Tartışma yaşadık. E.T. ve kızı T.G.’ye süngü ile vurdum. Ertesi gün Zonguldak’ta denetimli serbestlikte görüşmem vardı. E.T.’nin kızları A.G. ve M.G. de benimle birlikte geldiler. Görüşmem bittikten sonra da M.G. rahatsızlandığını söyledi. Ancak Devrek’te hastaneye gideceğini söyledi. Eve giderken polisler beni kapıda yakaladılar. Hiçbirine cinsel tacizde bulunmadım” dedi.
“KIZLARIMI GÖRDÜKTEN SONRA BENİMLE İLGİLENMEMEYE BAŞLADI”
Tutuklu sanığın iddialarının gerçeği yansıtmadığını anlatan E.T. ise, S.A.’dan korktuklarını ifade ederek, kızlarına yaptıklarını kimseye anlatamadıklarını söyledi. E.T., “Biz daha önce zaten tanışıyorduk. Cezaevinden izinli geldi, ikimizin arasında bir şeyler oldu. Bu bana sürekli cezaevine gelmem gerektiğini söylüyordu. Ben de gidiyordum. Cezaevinden çıktıktan sonra Devrek’e taşındık. Birlikte yaşamaya başladık. Kızlarımı gördükten sonra benimle ilgilenmemeye başladı. Çiğ köfteyi yanlış almış, o sebepten kızımla gitmiş bu iddiaları doğru değil. Ayrıca evimizin altında market değil bakkal vardı. Kızlarımı götürüyordu. Tek olarak götürüyordu. Bir süre gelmiyorlardı. Telefonlarımızı açmıyor. Aramakta ısrar edince de ’geliyoruz’ diyordu. Birkaç gün sonra kızım A.G.’yi götürdü. Nereye gittiklerini bilmiyordum. Kızım ağlaya ağlaya geldi. Kızım bana ’Allah belanı versin’ dedi. Nedenini sorduğumda S.A.’nın kendisini öptüğünü söyledi. Bizi evden dışarı çıkartmıyordu. Kızlara iş bulduk. İş yoğunluğu ve vardiya sistemi nedeniyle eve geç geliyorlardı. S.A. eve geldiğinde kızlar işte olduğu için işten çıkarttı. En son kızım M.G.’yi götürdü içki almaya diye gittiler. Gelmeyince de denetimli serbestlik nedeniyle polislerin geldiğini söyledik. Artık kaçmak ve kendisinden kurtulmak istiyorduk” dedi.
Mahkeme heyeti, A.G., M.G.’nin yanı sıra psikolog eşliğinde T.G.’nin de ifadesini aldı. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.