Kökü ‘kurbiyyet’ten gelen bir Kurban Bayramı’na daha eriştik.

Bizleri sağlık ve afiyet içinde bayramlara eriştiren Yüce Mevlâ’ya şükürler olsun!

Peki nedir kurbiyyet?

Yakınlaşmak, yakın olmak anlamına gelir ki bizim kültürümüzde en önemli yere sahip olan akrabalık kelimesinin de karşılığıdır.

Ne yapıyoruz bu bayramda? Allah’a yakın olmak adına maddi imkânımız elverdiği ölçüde kurban kesiyoruz. Et yemek, gösteriş yapmak ve bir ritüel şeklinde bayram değil bu.

Sonuç itibariyle imkânsızlıktan et yiyemeyen vatandaşlara da kesilen kurbanların etlerini ulaştırıyoruz. Ancak işin sırrı, kurban kestiren kişinin niyetinde saklı? Gerisi sosyal bir konu…

Eğer inanıyorsa kişi, Yaratıcısına yakınlaşma adına kurbanını kesiyor ve yakınlarını ziyaret edip ikramlarda bulunarak gönül alıyor. Ve böylece yakınlaşma, yardımlaşma ve dayanışma sağlanıyor. Alın size sosyal yardımlaşma ve dayanışma örneği…

Bütün bunlar Kurban Bayramı’na dair bilinenler…  

Bence Kurban, asıl insanlığa yaklaşmanın diğer bir ifadesidir.

Epeyi zamandır uzak kaldığımız ve bizi biz yapan insani değerlere yeniden yönelelim, bu bayramda da… 

Gelin bütün kötülüklerimizi, ayrılıklarımızı ve hatalı davranışlarımızı kurban edelim.

Yeniden eski günlerdeki samimiyet dolu günlerin kapısını aralayalım.

AMAN DİKKAT…

Çocukluğumdan hatırlıyorum. Eskiden bazı büyüklerimiz, hayvanlar toplu haldeyken sırayla hayvanları alır keserdi. Diğer hayvanların gözü önünde yapılan bu eylem çok acımasızca gelirdi… Bugün de etrafı kan revan içinde bırakıp hayvan kesen duyarsızlar var. Bunun dinde ve insanlıkta yeri yok. O hayvanların da bir hisleri var. Unutmayın ki her hayvan kurban olmaz.

Ben bayrama gölge düşürecek davranışlardan kaçınmanızı ve özellikle şu hususlara dikkat etmenizi istirham ediyorum:

Kurbanlık hayvanlara nazik davranmak

Temizliğe, hijyene dikkat etmek

Ehil kişilere kurban kestirmek

Saygısız ve sabırsız davranışlardan uzak durmak

Küçüklere şefkatle, büyüklere saygıyla yaklaşmak

Gönül almak, hal hatır sormak

Kimseyi incitmeden yardım etmek

Kısaca insani olan şeylere yaklaşmak…
 
SEVGİ HER ŞEY DEMEK…

Sonsuzluktan hangi sayıyı çıkarırsanız çıkarın.

Geriye yine sonsuzluk kalır.

İsterseniz hayatımızdan örnek vererek açıklayalım:

Şimdi çok değer verdiğiniz birini düşünün.

‘Sonsuz değer’ diyelim buna.

Bu öyle biri ki, size koşulsuz sevgi sunuyor. Ne yaparsanız yapın, onu ne kadar çok üzerseniz üzün yine de size kol kanat gerebiliyor. Canınız sıkkındır, üzgünsünüzdür, hatta sinirlisinizdir. Onun yanına gittiğinizde ve ona sarıldığınızda bir saniyede bile sizin yüzünüzü güldürebiliyor.

İşte mutlak değer gibi…

İçinizdeki negatif sayıyı, pozitif olarak dışarıya çıkarabiliyor.

Mutlak değer öyle bir şeydir ki sizi içine alır bir zırh gibi sizi bütün kötülüklerden koruyabilir.

Annenize, babanıza, çocuklarınıza ve tabi ki yârinize duyduğunuz sevgiyi hiçbir mesafe azaltamaz. Onları yine sever, yine özlem duyarsınız.

Ve günün sonunda herkes vicdanı kadar vardır bu hayatta…

Son olarak;

Bayramda sevdiklerinize sımsıkı sarılın…

Sevdiklerimizin kıymetini hayattayken bilelim.

Kadir kıymet bilenlere selam olsun.

Bayramsa bayramınız mübarek olsun…