Belediyenin hemen yanından geçen yaya geçidi büyük kazalara davetiye çıkarıyor.  

Kırmızı ışık yansa bile insanlar araç yok diye geçiyor. Eğitimli eğitimsiz, amir memur, köylü hiç fark etmeksizin eğer yolda araç gözükmüyorsa insanlar hiç aldırış etmeden salına salına kırmızı ışıkta karşıdan kaşıya geçiyor. İşin garibi en temel evrensel bir kural olan kırmızı ışık Zonguldak merkezde hiçbir fonksiyon icra etmiyor.

Tersine dünya

Böyle gelmiş, gitmez ama…

İşin garibi bazı vatandaşlarımız, hızla yaklaşan arabalara da aldırış etmiyorlar. Yayalar için kırmızı ışık yansa bile kendilerini yola atıyorlar.

Es kaza sürücüler, “Ne yapıyorsunuz kardeşim ecelinize mi susadınız” yollu korna çalsa, Zonguldak insanı sürücülere çıkışabiliyor.

Kimisi alışkanlıktan kimisi ise dalgınlıktan yapıyor bunu…

Ancak saygıdeğer Zonguldaklı hemşerilerimiz unutmamalıdır ki,

Bazı alışkanlıklar çok zararlıdır.

Bazı dalgınlıklar ise hayatımıza mal olabilir.

Bendeniz o bölgeden her geçişimde yüreğim ağzıma geliyor. Yaşlı vatandaşlarımız dalgınlıkla yola atlıyorlar. Özellikle pazartesi, çarşamba ve cumartesi günleri yoğunluk daha tehlikeli bir boyut kazanıyor.

Geçen gün Kozlu durağı istikametinden hızla araç geliyor, teyzemiz yola fırladı. Hemen tuttum kolundan… Bir başka geçişimde yola adım atmış, araba geldiğini görünce kaldırıma çıkmaya üşenen bir kadın gördüm. Hemen müdahale ettim ve teyzeyi kaldırıma çıkarttım.
 
Allah korusun facialar, acılar yaşanmadan bu ikazlara kulak verilmeli diye düşünüyorum.

Bahsini ettiğim yer Belediye Başkanının makam odasından başını uzatsa görebileceği kadar yakınında… İnsanlar kırımızı ışıkta durmuyorsa belediye başkanı buna ne yapabilir diyebilirsiniz. Bence tedbir anlamında mutlaka yapılabilecek bir şeyler vardır. (İşin Emniyet ve Karayolları boyutu da var tabi ki…) Daha önceki dönemlerde bu ikazlara kulak asılmadı. Bazı can kayıpları da yaşandı.

Diyorum ki yeni canlar yanmasın!

Sayın Belediye Başkanı, çevre yolu olsa da yaya geçidi konusunda alternatif bir proje geliştirebilir. Tabi işin Emniyet ve Karayolları boyutu da var ki Sayın Vali ve Belediye Başkanı’nın himmetleriyle bu iş çözülür bence…

Koskoca yazıyı buna ayırdım. Çünkü insan hayatından daha değerli bir konu bilmiyorum. 

Tekrar etttiğimin farkındayım.

Can yanmadan, analar ağlamadan bu işe el atılmalı. Sayın Vali, Sayın Belediye Başkanı ve Karayolları yetkilileri ile bir araya gelerek yayaların daha güvenli geçişi sağlanmalı. Bu konu kenti ilgilendirdiği için yazıp çiziyoruz.

Kent Konseyi yetkililerimiz ve Zonguldak sevdalılarının da bu konuya duyarlılık göstermesini rica ediyorum.

Kent Konseyi bu konularda çıkışlar yapmalı.

İZBE BİNALARA EL ATILSIN

Şehrin en önemli sorunlarından olan yol olayına el atıldı. Asfaltlama çalışmaları başladı. Ancak şehrin harabe görünümü değişmedi.

Binalar çok bakımsız… Eski, kirli ve soğuk… Terk edilmiş bir şehir görüntüsü veriyor.

Bu şehirde insanlar yaşamıyor mu?

Bu şehre medeniyet hiç gelmemiş mi, yorumlarına muhatap oluyoruz.  

Dolayısıyla şehre bakınca bu çirkin görüntü göze çarpıyor.

Belediye Başkanı bu konuya da eğilmeli. Boya badana işleri ve binaların çevresinin düzenlenmesi gibi bir düzine basit ama önemli konulara el atılmalı.

Zira kent yaşamı için en önemli konulardan biri de budur.

Şehrin pırıl pırıl bir görünüm kazanmasına kafa yormalıyız.

Sağlıcakla kalın…