Bir Düşünmeli

"Ne oldu bizlere de bu hâle geldik?

Muhalefetin varlığı demokrasinin bir gereğidir gerçeğini ne zaman unuttuk? Farklı düşünüyor olmak, düşüneni neden "zillet" yerine koyuyor? Kaldı ki aynı bayrak altında, aynı kurtuluş savaşında şehit, gazi olmuşuz. Aynı vatan sevgisiyle yoğrulmuş, zaferlerinde coşmuşuz.

Ne zamandan beri millet olmanın şanını ayrışmalarda kaybeder olduk?
 
Koltuk uğruna kırıp döken niceleri geldi geçti bu dünyadan... geçmeye de devam edecek. Kimi şükran ve gururla anılırken, kimi unutulup gidecek. Denir ki, entrika ve yalanlar dönüp dolaşıp sahibini bulurmuş; beddua etmek de öyle. Biliyoruz ki yaşadığımızı kendi ellerimizle hazırlıyoruz; kin ve nefret dili "insanım" diyen hiç kimseye yakışmıyor; mış gibi yapanlar da kendini kandırıyor ancak. "İnsanım" diyen güzel ahlâklıdır; ne kılık kıyafetle, ne inancının rengiyle, ne de şekil şemalle olur bu; etrafına verdiği ışık kadar, eliyle, diliyle incitmediği kadar, görüneninde neyse görünmeyeninde de aynı olduğu kadar, vicdan sesine kulak verdiği kadardır insan. Ne olur, kul hakkını haram ettirmeyin kendinize.

Duymak istemediğinizi konuşmayınız.

Ve sevgi kazanır, kazanacak hep…