Filyos Irmağının deltasında, nehrin iki yakasında kamyonlarla iş makineleri bir tane yeşil ot bile bırakmazken, Türk Petrollerine ayrılan 300 dönüm alanda, çalışacak kişi sayısının yalnızca 84 olması Filyos’ta hayal kırıklığına neden oldu. Yıllarca iş hayali kuran vatandaşlar, “Hani binlerce insana iş verilecekti” diye soruyor.
 

Yıllardır siyasetçilerin Zonguldaklıları avutma aracı olarak kullandığı Filyos Vadisi Projesi hayal kırıklığı yaratmaya devam ediyor. Önceleri, 40-50 bin kişiye istihdam yaratacağı söylenen projede, sayı önce 20-25 binlere, son Filyos Çalıştayında da 10 bine kadar düşürüldü. Son olarak Türk Petrolleri Anonim Ortaklığının, Filyosluların büyük ümit bağladığı doğal gaz işleme tesisinin ÇED Halkın Katılımı Toplantısında, 2023 yılında, tesiste toplam 84 kişinin çalışacağını açıklaması beldede büyük hayal kırıklığı yarattı. Zonguldak bölgesinin altın değerindeki en önemli sulak alanında, 300 dönümden fazla bir arazinin çoğu da kent dışından gelecek 84 kişilik istihdam için yok edilmesi, “Proje sonunda 10 bin kişi iş bulacak” sözüne de kuşkuyla bakılmasına neden olurken, “Değer mi” sorusunu da gündeme getirdi.
 

AYDAN: “ALANIN SANAYİ AMAÇLI KULLANILAMAYACAĞINA DAİR PEK ÇOK YARGI KARARI VAR”
 

TPAO’nun düzenlediği ÇED Halkın Katılım Toplantısı ile ilgili sosyal medyada bir paylaşım yapan TEMA Zonguldak İl Temsilcisi Berran Aydan “Bölgenin sanayi amaçlı kullanımına ilişkin kararlar hukuka ve kamu yararına uygun olmadığından, Vakfımızca, hem Çevre Düzeni Planı hem de konuya ilişkin diğer idari işlemlerin iptali talebiyle uzun yıllardır hukuki süreçler yürütülmektedir. Bu hukuki süreçler neticesinde alanın sanayi amaçlı kullanılamayacağı pek çok yargı kararı ve devam eden davalarda alınan bilirkişi raporları ile tasdik edilmiş olup hukuki süreçlerden bir kısmı devam etmektedir” dedi. Aydan bu itirazlarını toplantıda da dile getirip yazılı olarak ilgililere sunarken, Zonguldak Çevre Koruma Derneği Başkanı Ahmet Öztürk’ün, aynı toplantıda, özellikle 1. Derecede Arkeolojik Sit Alanı olan Radartepe’yi imara açma girişimlerine itiraz ettiği öğrenildi. Öztürk, TPAO yetkililerine, “Bunu aklınızdan bile geçirmeyin. Bu doğrultuda atacağınız her adımı, bugüne kadar kullandığınız çevreci söylemin bir aldatmacadan ibaret olduğu şeklinde yorumlarız” diye seslendi.
 

IRMAK OLUŞTURDUĞU MENDERESLERLE TOPRAK ÜRETEN FABRİKA KONUMUNDADIR. FABRİKA ÜSTÜNE FABRİKA YAPILAMAZ
 

Öte yandan ZOKEV tarafından 20-21 Mayıs 2015’te yapılan “Ekonomik ve Ekolojik Sürdürülebilirlik Açısından Filyos Vadisi Sempozyumu” sonuç bildirgesinde, tüm bu konulara dikkat çekildiği ortaya çıktı. Bildirgenin giriş bölümünde, yer alan şu ifadeler özellikle dikkat çekici bulundu: “Filyos Vadisi sulak alanları, endemik türleri, biyolojik çeşitliliği, zengin flora ve faunası ile Karadeniz Bölgesi’nin en değerli ekosistemlerinden biridir. Irmak yukarı havzalardan taşıdığı alüvyonlarla çok değerli tarımsal toprak oluşturmaktadır. Batı Karadeniz Bölgesinin tek sulak alanıdır ve göç kuşlarının konaklama yeridir. Bu niteliklere sahip bir arazinin endüstri alanı ilan edilmesi hem iç hukuktaki Toprak Kanunu’na, hem de Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Irmağın eğiminin azaldığı yerlerde oluşturduğu menderesler toprak üreten fabrikalar olarak kabul edilir. Bu doğal fabrikaların üzerine doğayı tahrip edecek yeni fabrikalar kurmaya çalışmak akıl dışıdır.”