Yoğun seçim çalışmaları nedeniyle verdiğimiz kısa bir aradan sonra sizlerle birlikte olmanın iç huzurunu yaşadığımı belirterek başlayalım yazımıza.

Gençlik yıllarımda sol bir alt kültür bilinci ile yetişen bendeniz, devlet hizmetinde çalışırken sürekli sağ iktidarların yönettiği yalnız ve güzel ülkemin sol, sosyal demokratlar tarafından yönetileceği günlerin düşlerini kurduk. Kişilerin iktidarı değil, sistemin programların, anlayışın iktidar olmasını savunduk. Kısa süreleri saymazsak olmadı,  olamadı.

Ölümüm mü yaklaştı ne oldu bana? Bilemiyorum ama önümüzdeki 7 Haziran genel seçimlerinde sanki düşlerimin gerçekleşeceği inancı en üst seviyede.

Gelelim benim de dolaylı olarak katıldığım eğilim yoklamasına;

Halil Furat’la birlikte siyasi işbirliği yapmamı yadırgayan, şaşıran, kaybedecek adayı desteklememin kızgınlığını belirterek eleştiren sevgili dostlarıma yanıt hakkımı kullanıyorum.

İşbirliğimizin ortak noktası Furat’ın tartışmasız olarak kuşaktan takip eden Cumhuriyet Halk Partisine karşılıksız bağlılığı. İtirazı olan var mı? Peki, eksikleri yok mu? Tabi ki var. Kimin yok ki?

Furat kaybetti. Bazen kaybettiğinde kazanırsın. Bir tek benim oyuma muhtaç olsa bile, yola çıktığım, yoldaşlık yaptığım arkadaşımı hiç satmadım. Satanları şiddetle kınadım. İkiyüzlü davranmadım. Dün arkasından küfür edip, bugün yüzüne gülenler gibi yapmadım. Desteklediklerimi ya da karşı çıktıklarımı açık olarak belirttim.

“Siyasette uzun süreli dostluk da yok, düşmanlıkta” bilinen gerçeğini de göz ardı etmeden, CHP’nin iktidar yürüyüşünde kenetlenmek üzere birbirimize başarılar dileyerek helalleştik.

Bilmem anlatabildim mi?

Başarıyı yok sayıp küçümsemek şerefsizlik olur ama çoğu insanın yaptığı gibi kazanan yalakalığı yapmayacağım.  Bence seçimin kazananı ne uzun yıllardır sırasını bekleyen Şerafettin Turpçu, ne de gençliğin ateşini tutuşturan Deniz Yavuzyılmaz.

Tek kazananı var.

Demokratik bir seçimi başarı ile gerçekleştiren CHP’ ve onun onurlu üyeleri.

Seçim sonuçları üzerine de analize gerek duymuyorum. Seçimin en demokratik yöntem olduğundan sonuca bakarım. Rekabet ortamında yapılan seçimde, Partili yol arkadaşlarımız iradelerini sandığa yansıtarak tercihlerini ortaya koydular.

Bundan böyle isimlerin ne önemi var. Şimdi ulaşılacak tek hedef, milletvekillerimizi meclise, CHP’yi de iktidara taşımak.

Şimdi, CHP zamanı

Birleşelim, Türkiye’nin birleştirici gücünde.

                      **                         **                                  **

 

Burhan Özkan

 

Kapıdan baktırıp, kazma kürek yaktıran kalleş mart ayı ile işbirlikçisi alçak kalp krizi; geçen hafta dostum, arkadaşım, meslektaşım Burhan Özkan hocamızı aramızdan aldı.        Sevmiyorum seni Kalp krizi. Yalçın Aslan’dan sonra bana yaptığın bu ikinci alçaklık.

Tıpkı sevgili eşi, kızı ve dostları gibi, Halk oyunları ve spor camiası da öksüz kaldı. Daha işleyecek çok dersimiz var diyen öğrenciler gibi seninle markalaşan daha çook festivaller yapacaktık. Erken terk ettin bu yalan dünyayı.

Seni üzdüysek bizleri affet.

Seni unutmayacağız.

Dostum, Bir de senden özel bir ricam var,  gittiğin yerde Yalçın’ı bul ve onu çok özlediğimizi söyle.

Işıklar içinde uyu arkadaşım.