Bugün tüm siyasi ve taraf olduğum düşünceleri bir kenara bırakıyorum. Bugün doğup büyüdüğüm ve ebediyete kadar benim için kutsal gördüğüm Zonguldak ve Zonguldak haklı için kuvvetle muhtemel ziyaretinden ötürü, Cumhurbaşkanının ekiplerinin yerel gazeteleri daha bir dikkatli okunacağını tahminen bu yazıyı kaleme alıyorum.

Tam 21 yıldır şehir dışında yaşıyorum. Gerek görevlerim, gerekse ilgi alanlarım ve merakım nedeni ile ülkemizin %90’ lık bir coğrafyasını bizzat gezdim, gördüm. Birçok şehir merkezini iyi biliyorum. 81 vilayetin tamamında (ayrıca yavru vatan Kıbrıs ) ve büyük bir çoğunluğunun ilçelerine kadar mutlaka temasta olduğum bir eşimiz, dostumuz var.

Üniversite yıllarında hemen her şehirden bir arkadaşınız oluyor. Sonrasında ülke çapında gezi odaklı bir forum sitesinin yönetim kadrosunda olmak, hem birebir gezip görmek hem de sosyal projeler sayesinde her bir il ve ilçesinde iyi dostlar edinmeme sebep oldu. Bununda üstüne ülkenin dört bir noktasında ofisleri olan ve genelinde bulunduğu yerdeki en fazla personel çalıştıran bir kurumda eğitim ve denetim faaliyetleri sürdürmem sayesinde kuzeyden güneye, doğudan batıya sağlam dostluklar kurma şansım oldu.

Bu kadar gezip, görüp, gözlem yapıp, bölgede yaşayanlardan o şehirleri dinledikçe birçoğunda içim hep burkuldu. 90’lı yıllarda sosyal hayatı olan bir şehirde çocuk ve gençlik zamanı geçirirken; 2021’ in ortasında neredeyse 20 yıldır her şehri ziyaretimde; ya yerinde sayan ya da geriye doğru giden bir şehir tablosu ile karşılaşıyorum.

Sn Cumhurbaşkanı,

Zonguldak’ a bir gün otobüs ile ya da kendi kullandığınız bir araçla gelme şansınız olursa yollarının ülke standartlarının altında ve hala bitmediğini göreceksiniz. Ne yazık ki birçok güvenlik sorunu da mevcut, hala yollarımız çöküyor, bariyersizlikten ötürü araç kazaları sonrası kayıplar yaşıyoruz.

Bir şehrin vitrini en başta şehrin girişleridir. Hangi noktasından girerseniz girin şehir daha çirkin. Allah vergisi yeşilimiz, ağaçlarımız henüz kesilmemişken durumu kurtarıyor; ancak 10 yıl sonrasına garantisi yok, üzülüyoruz.

Tarıma elverişli topraklarımız var ancak teşvik alan bir şehir olamadık; ne olurdu Zonguldak içinde tarıma arazi alanları açılsaydı. Bu şehir kendi kendine yetebilecek kadar güzel kaynaklara sahip.

20 yıldır yıkalım mı, kalsın mı denilen bir köprü var şehrin ortasında. Lavuar alanı için projeler üretiliyor, harika ama oradaki güzelim tarihi bina yıkılırken nasıl kıyıldı, şehrin tarihi moloz edildi, size söyleyebildi mi ekipleriniz ancak Zonguldak’ ın yaşayan tarihiydi.

Tarih demişken, sürekli Kız Meslek Lisesi gibi Zonguldak'ın tarihi ve bu şehirde gençliği harmanlanmış herkes o binaların Zonguldak Kimliğinin envanterinde olduğunu bilir, bunu hisseder. Her defasında farklı oyunlar ile bina yıkılma tehlikesine giriyor, lütfen şehri gelmişken, o okulun emektarları, öğrencileri ve bu şehirde yaşayanlar ile bir 5 dk ziyaret edin.

Hele Fener Mahallesine çıktınız mı, bir tur atın mutlaka oralarda. Ne yazık ki o alan içinde kötü kokular geliyor burnuma, ileride değişeceği ile ilgili, kıymasınlar doğasına, yapısına. Biz orayı bu hali ile seviyoruz, Zonguldak halkı için orası tedavi merkezidir. Nefes alma alanıdır.

Elbette sadece orada rahatlamıyor bu halk. Sahillerimizde Karadenizin incisidir. Ne yazık ki tıbbi atıklar ve kontrolsüz moloz dökülerek zaman zaman ülke gündemine geliyor, biz haberi izlerken utanıyoruz, yapanların yanına kar kalıyor.

Çocukluğumda İşçi Milli Takımı diyorlardı, o zamandan beri gönlümüze taht kurmuş bir Zonguldaksporumuz var. Sahipsiz. Stadsız. Tesissiz. Bir emrinize bakıyor bu şehrin gençlerinin spora yeniden merak sarması. Kötü alışkanlıkların arttığı bir coğrafya oldu bu şehir, sosyal yaşamdan uzak gençleri kazanmamız gerek.

Bacasız fabrikalar var ülkemizde. Özellikle devlet destekli. Zonguldak için çağrı merkezi ilk adımları atıldı ancak yeterli değil. Can suyu olacak bu şehre gelecek devlet destekli çağrı merkezleri. Anadolu’da, özellikle doğu illerinin bir kısmındaki en büyük işletmelerdir. Neden Zonguldak’ da batıda bir merkez olamasın? Teşviklerinizi bekliyoruz.

Uzunmehmet Cami inşaatı için emeği geçenlere yürekten teşekkürler. Ancak bitmek bilmeyen bir hastane inşaatımız daha var. Cami için gösterdiğiniz ilgi ve alakayı, düzenli sorgulamayı hastanemiz içinde yapmanızı yürekten talep ediyorum.

Ne yazık ki hastane ile bitmiyor ihtiyaçlar, doktorlarımız yok. Bazı alanlarda sıfırı tükettik. Geçtiğimiz yıl covidden ailesinden birçok kayıp yaşayan biri olarak sağlıkçılarımızın emeklerini biliyorum ancak eksik kadrolar ile bir yere kadar. Lütfen şehrin doktor kadrosunu bir röntgenden geçirin, göreceksiniz eksiğimiz çok.

Akıllara zarar birde doğum hastanemiz var, şehrin tepesinde. Yazık günah oraya acil giden hasta için. Varsa bir 5 dk daha şu yolu bir tecrübe edin lütfen. Fikriniz değişmez ise ben yazı yazmayı bırakmaya hazırım.

Şehir tamamen şantiye alanı gibi. Elbette bir şeyleri yaparken buna herkes sabır edecek ancak en son ülkenin kurucusu İsmet İnönü anıtının önündeki kayak alanı için yapılan uygunsuzluk ülke gündemindeydi, biz böyle anılmak istemiyoruz. Eminim gereğini yapacaksınız.

90’lı yılların sonunda dönemin bakanı, Hasan Gemici anlatırken heyecanlanmıştık; Filyos limanı için. Çeyrek asır geçti hala bekliyoruz. Evet, hiç bu kadar sonuca yaklaşmadık ancak bugün sizlerden Zonguldak haklı için ekmek kapısı olacak açıklamaları duymayı bekliyoruz. TOGG için belki de lojistik açıdan biçilmiş kaftandı bu arazi ancak değerlendirilemedi. Neden başka büyük projeler için ( kısa vadede hayata geçecek) bugünden müjdenizi duymayalım. Termik santrallerin kanser yapan bacaları ve şehri küle doyuran atıkları, yıllarca madende verilen şehitler ile ülkeye lokomotif olmuş, geçtiğimiz dönem ve bugün müjdesi verilecek yeni doğalgaz kaynakları ile yer altı zenginlikleri sayesinde ülkeyi besleyecek bu şehrin gençleri işsiz, benim gibi birçoğu ise şehir dışında. Özellikle yetişmiş insan gücü ve eğitim seviyesi yüksek olan bir şehirdeki işsizlik rakamları korkutucu.

Turizm için adımlar atılıyor, ilgi alanım takip ediyorum ancak o dahi yeterli değil. Tanıtım ve rekabette çok geride kalıyoruz.

Kendi kendine yetebilen bir şehrin; bu kadar yoksulluk çekmesini artık istemiyoruz. Çevrenizde hep güzellikler olacak bugün. Hep iyi haberler. Belki ufak ancak göze batmaz durumlarda size iletilecek ancak Zonguldak’ ın mahalleleri, köyleri, şehrin yolları ve bu şehrin insanları neler yaşıyor; bunu 4 Haziran Cuma günü size yansıtmayacakları için satıra alındı bu yazılar.

Akıl akıldan üstündür; sadece iktidar değil muhalefetlide, gazetecileri, sosyal kulüpleri, yaşayan kanlı canlı ahlaklı sorumlu insanları var bu şehrin. Belki sadece dile getirilmesi ve sizin dinlemeniz yeterli olacak, çözülecek kronik sorunları var bu şehrin.