25 yıl hemen hemen hiç tatil yapmadan, günde sadece bir kaç saat uyuyarak, bu ülke güçlü olsun, gelişsin, büyüsün, zengin olsun, ilerlesin diye onlarca teknik kitap yayınladım. 
 
Hukuk, adalet, etik, suç nedir bilmeyen densiz ya da densizler www.elektrik.gen.tr adlı, kerameti kendinden menkul, künyesi, adresi belirsiz bir web sitesi tüm teknik kitaplarımı birebir olarak yayına verdi. 
 
Bu zatları e-posta ile ikaz ettim. “Yayınlarımı kaldırın. Bunlar telif hakkına tabidir. Suç işliyorsunuz” dedim. Sümüklü böcek kadar zekası olmadığını tahmin ettiğim, adını ve telefonunu açıklamayan bir çomar “Kitapların size ait olduğunu kanıtlamanız gerekiyor” diye yazınca bildiğim bütün bedduaları sıraladım. 
 
“Ey olumsuz insan, bu kitaplar 25 yıldır bütün kitapçılarda, kütüphanelerde, online sitelerde satılıyor. Ter dökülerek yazılmış eserleri iki klavye tuşuna basarak sahiplenemezsin” dedim. 
 
Şerefsizce, birçok yazarın eserlerini siteden yayınlayan bu yapının sahiplerini ölene kadar huzursuz edeceğim. 
 
X     X     X
Kim çok çalışıyor?
 
30 yıldır sıklıkla şunu duyarım: "En kolay iş öğretmenlik. Hiç yorulmazlar. Ter dökmezler. Çok tatil yaparlar..."
Bunlara pek ehemmiyet vermem. Mesleğini idealistçe yapan öğretmenler yılın 365 günü çalışır, okur, öğrenir ve bilgi üretir.
Her meslek grubunda olduğu gibi eğitimci camiasında da bu ülkeye zerre faydası olmayan insanlar mutlaka vardır...
Benim çevremde de:
- Hiç kitap okumayan
- Hiç mesleki kursa gitmeyen
- E-posta gönderemeyen
- Sunum hazırlayamayan
- Ders videosu yapamayan
- Sürekli rapor, izin alan
- 30-40 yıl aynı kitabı kullanan
- Toplumdan kopuk
- Projelerden kaçan
- Toplantılarda uyuyan öğretmenler maalesef vardır.
Ancak, bu ülke için çırpınan on binlerce öğretmen hala mevcuttur.
Kamuda, bir şehirde, sayabildiğime göre 40 kadar farklı devlet dairesi faaliyet göstermektedir. Bu kurumlarda görev yapan çeşitli meslek dallarında tanıdıklarım mevcut. Bazen itiraf niteliğinde açıklamalar yaparlar... T, D, N, M, U, ... gibi kurumlarda günlük "verimli çalışma süresinin" 1 saat olduğunu ifade ederler...
Maalesef kamuda verimlilik, zaman, üretim, bilim, teknik, standart, hız, fayda kavramları unutulmuştur.
Devlete ait tüm misafirhaneler. tesisler, lojmanlar satılmalı, çalışma sürelerinin verimliliği gözden geçirilmelidir.
5000'den az nüfuslu ilçeler hemen köye çevrilmelidir. Kadıköy ilçesi 3 milyon nüfusa sahipken, ülkemizdeki onlarca ilçenin nüfusu 5000'in altına inmiştir.
Minicik ilçelerde onlarca müdüre, amire, bürokratik yapıya artık gerek yoktur... Çok sayıda kamusal işlem web üzerinden halledilebilir olmuştur.
X     X     X
HERŞEY MİNİK ÖĞRENCİLER İÇİN
 
Zonguldak ilinin Devrek İlçesinde bulunan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin Moda Tasarım Teknolojisi Alanında görev yapan üç öğretmen ve öğrenciler küçük yaştaki öğrenciler için mini maske üretmeye başladılar.
İlk aşamada Devrek ilçesindeki ilkokullarda okuyan miniklerin ihtiyacını karşılamak isteyen öğretmenler, bu işi ücret talep etmeden yaptıklarını ifade ettiler.
Proje kapsamında üretilen maskelerin ilk partisi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne 9 Ekim Cuma günü teslim edildi.
Devrek Meslek Lisesi öğretmenleri bu ülkenin üretimine katkı yapma noktasında, sosyal sorumluluk projelerinde yer almaya devam edeceklerini de ilettiler.