Zonguldak Eğitim İş Şube Başkanı Metin Kahveci, şube merkezinden yazılı bir basın açıklaması yaparak eğitim sistemindeki aksaklıkları dile getirdi. Kahveci, açıklamasında özetle şu görüşlerine yer verdi.

“Eğitimin niteliğini yükseltmek ve çocukların özgür, akılcı ve sorgulayan bireyler olarak yetiştirilmesi için hiçbir bir adım atmayan siyasi iktidar, ‘dindar ve kindar nesil’ yetiştirme hedefine uygun olarak ortaçağ eğitim anlayışını yaygınlaştırmaya hızla devam etmektedir.

AKP iktidarının 4+4+4 olarak adlandırılan ucube yasa ile öğrencileri cemaatlerin ve tarikatların kucağına iterek çağdaş, bilimsel, akılcı, laik eğitim sistemini okullardan kapı dışı etmesi; her gün okullarımızda karşılaştığımız yeni bir gerici uygulamayla kendini göstermektedir. Son olarak Kayseri’deki Hacı Sami Boydak İlkokulu ve Ortaokulu’nda gerçekleştirilen nevruz etkinliklerinde, ilkokul çocuklarının ellerinde bıçakla kurban kesme oyunu oynaması, eğitim sisteminin geldiği nokta açısından çarpıcı bir örnektir.

Öte yandan her okulda mescit açma zorunluluğunun getirilmesi, anaokulu dahil ortaokullarda ve liselerde başörtüsünün serbest bırakılması, AİHM’nin zorunlu din dersleri ile ilgili kararına rağmen seçmeli din derslerinin ilkokul 1, 2 ve 3’üncü sınıflar ve anaokullarında dayatılması,  okulların imam hatibe dönüştürülmesinden istenen sonuç alınamaması üzerine normal okullar içinde imam hatip şubelerinin açılması, anasınıfı öğrencilerinin cami gezilerine götürülmesi, öğrencileri imam hatiplere yönlendirme uygulamaları, belirli gün ve haftalara dini günlerin eklenmesi ve 19’uncu Milli Eğitim Şurası’nda alınan kararlar, bilimsel ve laik eğitime karşı olan cemaat ve tarikatların denetiminde olan sözde bazı hayır kurumlarının okullarda para toplayarak çocukları haraca bağlaması, eğitimin “tek din, tek mezhep” anlayışına göre nasıl biçimlendirildiğini ortaya koymuştur.

Cumhuriyetin hiçbir iktidarı döneminde eğitim sistemi bu kadar siyasileşmemiş ve böylesine bir kadrolaşmaya sahne olmamıştır. Eğitim sistemi aklın, bilimin ve sanatın ışığında değil, dogma, hurafe ve dayatmalar içinde yönetilmektedir. Siyasal iktidarın elinde bir oyuncak haline gelen eğitim sistemi, AKP'ye oy ve seçmen devşirilecek bir mekanizmaya dönüştürülmüştür.

Eğitimin gericileştirilmesi ve ticarileştirilmesi, eşitsizlikleri giderek daha da derinleştirmektedir. Bugün,  eğitimin niteliğini yükseltmek ve çocukların özgür, akılcı ve sorgulayan bireyler olarak yetiştirilmesi için sınava dayalı değil, bilimsel düşünmeye ve üretmeye dayalı bir eğitim sisteminin gerekliliği kaçınılmaz hale gelmiştir. Kamusal (ulusal), parasız bilimsel ve laik eğitim hakkından tüm yurttaşlarımızın yararlanabilmesi mutlaka sağlanmalı, inanç alanı ile eğiti