HEMA’DA 2 İŞÇİNİN KULE EYLEMİ SÜRÜYOR

DEMİRCİ: BU MADEN SAHASI TTK’YA DEVREDİLMELİ

 

Amasra’da Hattat (Hema) Enerji ve Madencilik şirketince işlerine son verilen 2 işçi, Hattat-3 asansör kulesinde 5 Ekim’de başlattıkları eylemlerini 5. gününde de sürdürüyor. Eyleme aileler de destek veriyor.

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Yönetim Kurulu, 8 Ekim 2018 tarihinde HATTAT Enerji ve Madencilik Şirketine ait Hattat-3 kuyusu önünde eylemlerini sürdüren işçileri ziyaret etti ve burada bir basın açıklaması yaptı. GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, “Devlet bu duruma daha fazla seyirci kalmamalıdır. Gerekirse Türkiye Taşkömürü Kurumu devreye sokulmalıdır ve saha biran önce TTK’ya devredilmelidir. Biz artık yeter diyoruz”dedi.

Bartın’ın Amasra ilçesinde faaliyet gösteren Hattat (Hema) Enerji ve Madencilik şirketinde çalışan 183’i sendikalı 209 işçi, ‘ekonomik kriz’ gerekçesiyle geçtiğimiz 22 Eylül’de işten çıkarıldı.

Aradan geçen zaman içinde işçiler, yasal hakları olan 52 günlük ücretlerini, bayram ikramiyelerini ve kıdem tazminatlarını alamadıkları iddiasıyla 5 Eylül 2018 tarihinde sabah saatlerinde maden ocağında eyleme başladı. İşçilerden Serdar Aslan ve Bülent Çevik, şirkete ait 80 metre yükseklikteki asansör kulesine çıkarak, eylem başlattı. Asansör kulesinin 65 metre yüksekliğinde eylem yapan işçiler, haklarının bir an önce ödenmesini istiyorlar.


Kulenin dibinde 100 işçi ve aileleri, eylem yapan işçilere destek verirken, çevik kuvvet ekibi, 112 Acil Servis ekipleri ile Amasra Belediyesi’ne bağlı itfaiye ekibi de hazır bekletiliyor. GMİS’e bağlı Amasra Şube Yöneticileri de işçileri yalnız bırakmıyor. 

GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, Hattat-3 Kuyu alanında bir basın açıklaması yaptı. Madencilerin haklı ve meşru bir eylem yaptıklarını belirten Demirci şunları söyledi:

“Şu anda sahasında bulunduğumuz Hattat Enerji ve Madencilik Şirketi’nde çalışan 209 arkadaşımızın işine 15 gün önce son verildi. Bu arkadaşlarımızdan 183’ü sendikamızın üyesiydi.İşveren 2 aydır maaşları ödemedi. Bayram ikramiyelerini ödemedi,sosyal haklarını ödemedi.

Sendika olarak işveren nezdinde yaptığımız girişimler sonuçsuz kaldı. İşveren her seferinde çeşitli gerekçeler öne sürdü. Madenci kardeşlerimiz büyük fedakarlıkta bulunarak çalışmaya devam ettiler, işlerine, işyerlerine sahip çıktılar.Ancak işveren aynı hassasiyeti göstermedi ve ekonomik kriz bahanesiyle arkadaşlarımızı işten çıkardı.

BIÇAK KEMİĞE DAYANDI

Madenci kardeşlerimiz 2 aydır elde avuçta ne varsa onunla idare etmeye çalışıyorlardı.

Okullar açıldı, kış kapıya dayandı, üniversitede okuyan, askerde olan çocuklarımız var, hastası olan var, ev sahibi, marketler, bankalar beklemede;artık yeter diyoruz.

Biz çalıştık, emek harcadık, alın teri döktük. Biz, anamızın ak sütü kadar helal alacaklarımızı istiyoruz.

Sesimizi duyurmak için her yolu denedik.Sendika olarak işverene, ilgili bakanlıklarla görüştük, ama olmadı.Bıçak kemiğe dayandı ve kardeşlerimiz Bülent Çevik ve Serdar Aslan kuleye çıkarak oradan seslenmek zorunda kaldılar. 4 gündür gece-gündüz, ayazda soğukta, yarı aç – yarı tok sesimizi duyurmaya çalışıyorlar. Biz, arkadaşlarımızın sağlığının bozulmasından endişe ediyoruz. Onlar da haklı olarak çocuklarının sağlığını korumak için mücadele ediyorlar. Biz, kardeşlerimizin haklı mücadelesine destek olmak için buradayız. İşverene ve tüm ilgililere buradan sesleniyoruz; Biz hakkımızı istiyoruz."

BU MADEN SAHASI TTK’YA DEVREDİLMELİDİR

Zonguldak Havalisi Maden Havzamızdaki kömür rezervinin üçte birinden fazlasının bu bölgede bulunduğunu anlatan Demirci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"
Ancak işveren yaklaşık 12 yıldır hazırlık sürecini tamamlayıp üretime geçemedi. Böylesi büyük bir rezerv uzun zamandır üretilmeyi bekliyor.

Böyle giderse daha çok bekleyeceğiz. Oysa ülkemizin şiddetle taşkömürüne ihtiyacı var. Buradaki kömür kazılmayı bekliyor, Türkiye yılda 4-5 milyar dolar ödeyip dışarıdan kömür alıyor. Türkiye kömür ithal edebilmek için borç para arıyor, ama kömür burada kazılmayı bekliyor. Devlet bu duruma daha fazla seyirci kalmamalıdır. Gerekirse Türkiye Taşkömürü Kurumu devreye sokulmalıdır. Biz artık yeter diyoruz. Ekonomik krizi biz işçiler, emekçiler çıkarmadık. Biz işimizi yapıyoruz.Krizin bedelini bize ödetemezsiniz. Krizin çözümü işçi çıkartmak değildir.Ekonomik krizi çözmenin yolu, istihdam yaratmak ve üretimi artırmaktır.Biz üretmek, ülkemize ve milletimize hizmet etmek, ailemizi geçindirmek istiyoruz. Buradaki arkadaşlarımızın haklı sesini duyuruncaya kadar eylemlerimiz devam edecektir”.

Eylem ve basın açıklamasında işçiler; “Hema şaşırma sabrımızı taşırma”, “Direne direne kazanacağız”, “İş, ekmek yoksa barış da yok”, “Madenci burada Hattat nerede”, “Madenci feneri sönmeyecek” sloganları attı.

 İŞÇİLER 3 TAKSİTTE ÖDEME TEKLİFİNİ KABUL ETMEDİ

Basın açıklamasının ardından Hattat Holding Başkan Yardımcısı İlyas Börekçi, eylemdeki işçiler ve aileleriyle görüşerek şirketin mali durumunu anlattı ve işten çıkarılan işçilerin haklarının 45 günlük süre içinde 15’er günlük 3 parça halinde ödenebileceğini söyledi. Ancak eylemdeki işçiler ve aileleri bu teklifi kabul etmedi. Börekçi, ardından 10’ar günlük aralarla 3 taksitte ödeme yapmaya çalışacaklarını söyledi. Ancak işçiler ve aileleri mağdur durumda bulunduklarını, emeklerinin karşılığını istediklerini belirterek haklarının bir an önce ödenmesini istediler.

Görüşmeden bir sonuç çıkmayınca işçiler eylemlerine devam etme kararı aldılar.

(Haber merkezi)