Bizde ‘Demokrasi’ denildiğinde akan sular duruyor. Her siyasetçinin ağzından demokratik bir mücadele verdiği sözünü duyuyoruz. Ancak iş demokrasinin başlangıç ilkesi olan ‘rakipler arası yarış’  veya demokrasinin olmazsa olmazı ‘fikirler ayrılığı’ söz konusu olduğunda, hemen kaşlar çatılıyor.

Daha düne kadar yedikleri içtikleri ayrı gitmeyenler, fikir ayrılığına düştüğünde en ufak bir müsamaha gösterilmiyor. İşin kötü tarafı, bu tahammülsüzlüğün toplum arasında da baş göstermesidir. 

Buna dur demek, “Yaratılanı Yaradan’dan ötürü hoş görmek” ile mümkün.

İktidar, muhalefet, sivil toplum ve vatandaşlar olarak hepimize düşen görevler var.

Nasıl anlatsak, neresinden başlasak?

Cumartesi günü Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Murat Kurum ilimizi ziyaret etti. Kentin bitmeyen tartışması Fevkani köprü ve lavuar alanında inceleme yaptı. 
Ziyaretin içeriğine ayrıca değineceğim.

KANTARCI’NIN SİTEMİ

Çaycuma Belediye Başkanı Sayın Bülent Kantarcı, bakanı ayrımcılıkla suçladı. Kantarcı açıklamasında, bakanın ziyaretinde kendi partisi dışında hiçbir belediyeyi ziyaret etmediğini belirterek, “Sadece AKP’lilerin bakanı mı?” dedi. Hatta kendisinin twitter üzerinden Sayın bakanı Çaycuma’ya davet ettiğini, cevap dahi yazılmadığını ileri sürdü.   

Demokrasimiz için uygun bir davranış mıdır? Birlik ve beraberliğimize katkısı var mıdır?

Oturup düşünmek lazım.

***

FEVKANİ’YE BAKIŞ

Bana göre Sayın Bakan’ın Fevkani’ye baktığı o kare en manidar fotoğraf karesidir.

Acaba Sayın Bakan, belediyenin hemen gözü önündeki Fevkani köprü ve çevresindeki düzensizlik, kirliliğe baktığında neler hissetti. En çok bunu merak ediyorum.

Evet, 8 yıl CHP’li Belediye Başkanı yönetti bu şehri. Ama ondan önce AKP’li başkan yönetti bir dönem, daha öncesinde ise DSP, ANAP, SHP ve CHP olarak gidiyor…

Sonuç; şehrin silüeti(görünümü) hiç değişmedi.

Mesela Fevkani’den Soğuksu’ya inerken Ortaçağ’dan kalma Pazar yerini andıran giysi pazarımız var ki, rezalet. 2001 yılından bu yana zerre miktarı değişmedi. Bu kadar mı geliş(tiril)mez bir şehir. Yıllar heba oldu, şehir komalık hale geldi.

Yani ameliyat kaçınılmaz.

Umarım bu bakışlar, bir kararlılığın ifadesi olur ve bu şehir, o şehir olur.