Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’nun Zonguldak ziyareti çok önemliydi. Biz şehrimizde, ilimizde yaşanan çevre katliamını “Bir de bizden dinleyin Sayın Bakan” başlığını manşete taşıyıp sesimizi duyurmak istedik.
Zonguldak kent merkezinde Öğretmenevinin arka kısmı, Kilimli sahil yolu, bırakın müteahhitleri, devletin resmi kurumlarının da adeta hafriyat alanı oldu. Karadeniz adeta çöplüğe çevriliyor. Sadece bununla da yetmiyor. Zehirlenmemiz cabası. Kanser riskinde nüfusa orantıyla birinci il olmamız da bir yara.
Bakan Bey; Bugün –Yani ziyareti öncesi- Zonguldak için çok önemli kararlar aldıklarını basın toplantısında duyurdu. Diğer Bakanları bilmem ama bugün bir Basın Danışmanının harikalar yarattığını söyleyebilirim. Adı: Burak Önder Karakaş. Bakanın gezisini takip eden gazetecilere aynı anda -Ki bizde öyle gazeteci yok denecek kadar azdır- haberleri ve fotoğrafları servis etti. Kimisi konuşma metni istedi. Kimisi tapu verirken fotoğraf var mı? diye sordu. Muhtemelen bu kardeşimiz benden gençtir. Sabırla bizim medyaya hizmet etti. Eline koluna sağlık.
Ha bize gelince Bakan Beye soru soran bir gazeteci  oldu mu onu duymadım. Görmedim.
Bugün Sayın Cumhurbaşkanı’nın gündeminde Kabine değişikliği vardı. 8 Mayıs’ta Zonguldak ziyareti öncesi kentin düzeltilmesi adına Sayın Bakan Kurum’un Zonguldak’a göndermiş. Kapalı olan oturumlarda neler konuşuldu bilemeyiz. Belki bizim manşetimiz –Muhalif gazete- diyerek çöpe gitmiş olabilir. Gazeteci muhalif asla değildir. Gazeteci gördüğünü, tanıklık ettiğini toplum menfaatine gündeme getirir. Olayın özü budur. Bunu muhalif olarak algılamak yanlıştır.
Bakın Sayın Bakan Kurum, Şehir merkezimizle ilgili ilk yorumu; “...Mithatpaşa Mahallesi’nde yaklaşık 180 bin metrekarelik alanda şehrin içine girerken yakışmayan bir görüntü var. Hem vatandaşımızın yaşam standartlarına uygun değil. Sosyal donatıların olmadığı, yolların, alt yapıların olmadığı, belediyemizin, valiliğimizin yeterli hizmeti sağlayamadığı Mithatpaşa Mahallemizde kentsel dönüşüm projesi gerçekleştireceğiz” diyor.
Burada dikkatten kaçmasın; Valilik ve Belediye yeterli hizmeti vermemiş diyor Sayın Bakan. Sayın Bakan bir de, “Fevkani Köprümüz var. Bu köprüye ilişkin de ulaşım master planını belediyemiz hazırlıyor” dedi. Bu ne demek. Köprü yıkılacak. Bana göre de yıkılmalı. Ama bu köprünün hurdası Zonguldak’a 50 viyadük yapar. Malı çaldırmamak gerekiyor. Alman çeliği var da...
Lavuar alanı projesi. Sayın Bakan 80-90 milyon liralık proje yaptık diyor. Proje bilinmiyordu. Gerçi şimdi de bilinmiyor. İhale Mayıs’ta olacak dedi Sayın Bakan. Ne olacağı konusunda ipucu vermedi. İhaleye katılacak firmalar her halde masa da öğrenecek.
Şehir şu an şuursuzca adeta şantiye alanına dönmüş durumda. Kimin ne yaptığı belli değil.
Bu dönem, Gazeteciliğimin ilk yıllarını hatırlatıyor. 12 Eylül 1980 darbesini yapan Kenan Evren’in Zonguldak ziyareti öncesini. Devrek-Zonguldak karayolu ve tünellerinin yapılışı, Kent merkezindeki düzenlemeler. 8 Mayıs’ta Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan Zonguldak’a gelecek. Mithatpaşa tünellerini yapan yükleyici firma -her kimse- öyle böyle çalışmıyor. Camii inşaatı 24 saat çalışıyor.
Zor oyunu bozuyor.
Sayın Cumhurbaşkanı Zonguldak’a gelecek olmasa bu işlerde karınca mesafesi alınırdı.
Sayın Bakan Kurum; Kimseyi mağdur etmeden projeleri yapacağız dedi. İnşallah öyle olur.
Sayın Bakanın şehirde olduğu gün CHP Merkez İlçe Başkanı Ebru Uzun bir açıklama yaptı. Kanserin merkezi Zonguldak’ın bir derdini dile getirdi. Ebru Uzun’un eşi arkadaşım kardeşim Timur Uzun birkaç yıllardır kanser tedavisi görüyor. Ablası da eski Çevre ve Şehircilik İl Müdürü idi.
Ebru Uzun adeta açıklamasında milletvekillerine yalvararak, “BEÜ Onkoloji Uzmanı Prof. Hüseyin Engin’in istifasının tüm kanser hastalarını üzdüğünü ve endişelendirdiğini biliniz. Hastaları için gerekli olan ilaç vb. gibi taleplerinin hastane yönetimince karşılanmadığı için istifa ettiği söyleniyor.Tüm kanser hastaları ve aileleri adına yalvarıyorum; bu çözülemeyecek bir sorun değil, günü kurtaran açıklamalarla geçiştirilecek bir konu değil. İsterseniz yaparsınız hepimiz biliyoruz” dedi.
Sayın Bakan Kurum’dan denizin ve doğanın kirletilmesini es geçebilirsiniz de bari kanser hastalarına şifa olacak bu çağrıya kulak verin.
Sevgiyle kalın.