Zonguldak’ta daha önce bir doktora yapılan saldırıyı alkışlayan paylaşımlarda bulunduğu için Çaycuma Huzurevi’ndeki işinden kovulan Murat İleri, şimdi de, Ekrem İmamoğlu’na “it” dedi.

Çaycuma Huzurevinde, taşeron şirket kadrosunda, “hasta bakıcı” olarak çalışan Murat İleri, sosyal medya adresinde, şiddeti öven, kendisini “çok iyi adam döven” biri olarak tanımlayan, sözde fikri tartışma yürüttüğü kişileri bu yönüyle yıldırmaya çalışan birçok paylaşım yaptı. İleri, Zonguldak’ta bir doktora yapılan saldırıyı adeta alkışlayan bir paylaşım da yapınca başta Türk Tabipler Birliği olmak üzere tüm sağlık örgütlerinin tepkisini çekti. Gelen tepkiler üzerine taşeron şirketteki işine son verilen İleri, sosyal medya adresini kapatarak paylaşımlarına son verdi. AKP içindeki ilişkilerini kullanarak kamudaki taşeron şirket çalışanlarının kadroya geçirilmesi için çıkarılan KHK’den yararlanmak isteyen İleri, bu süreçte, daha önceden tartışmalı olduğu kişilerden özür de diledi. 

“BU İTE 23 HAZİRAN'DA AZİZ MİLLETİMİZ HADDİNİ BİLDİRECEKTİR”

Birçok insanın “Belki uslanır, ekmeğiyle oynamayalım” diye işine geri dönmesine sesini çıkarmadığı İleri, göreve başlar başlamaz sosyal medya hesabını açarak, salvolarına, kaldığı yerden devam etti.  Özellikle yerel seçimler sürecinde tam bir AKP militanı olarak çalışan İleri, son olarak, CHP İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu’na “it” dedi. BEÜ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Seyfullah Kara’nın İmamoğlu’nun VIP krizindeki tavrını eleştiren paylaşımının altına yorum yazan İleri, “Ekrem Imamoğlu denilen vasatın basİTliğini çok güzel ifade etmişsiniz hocam. Tebrik ederim. Her yönü ile Pkk ve Fetö terör örgütlerine kucak açan, ben Yunanlı değilim. Has Osmanlı torunu ve müslümanım diyemeyen bir Abd ve ısrail projesi olduğu açık ve net olarak ortada... Ben delikanlı ve mert bir adamım. Bu ite 23 Haziran'da aziz milletimiz haddini bildirecektir” dedi. 

BU CÜRETİ, ATILDIĞI İŞE YENİDEN ALINMASINI SAĞLAYAN İKTİDAR PARTİSİNDEN Mİ ALIYOR?

Halkın Sesi kamuoyu adına soruyor: Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı gibi “şiddet mağduru” insanların sığınağı olan bir devlet kurumunda çalıştığı halde, kabadayı ağzıyla şiddeti meşru kılan paylaşımlar yapan, mafya lideri Sedat Peker’i övüp, İkinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’ye “sağır” diye hitap eden İleri, bu cüreti, atıldığı işe yeniden alınmasını sağlayan iktidar partisinden mi alıyor? Şayet öyle ise, AKP yöneticileri, bunun çalıştığı kurum kadar kendilerine de de zarar verdiği görmekten aciz mi? Birçok yerde, sokak jargonuyla “AKP sözcüsü”, “Reis’in Çaycuma Temsilcisi” gibi tavırlar sergileyen bu şahsın davranışlarına AKP örgütleri neden sessiz kalıyor? İşçi statüsünde de olsa bir kamu görevlisinin bir meczup gibi davranıp, böylesi paylaşımlarda bulunması kamu etiğine ne kadar uygun?