İşadamı Yasin Hamzaçebi’den Pusula Gazetesi’ne cevap

 

“Yüreği Varsa Canlı Yayında Konuşalım”

 

İşadamı Yasin Hamzaçebi, bir süredir hakkında haberler yapan Pusula Gazetesi Sahibi Ali Rıza Tığ’a basın toplantısıyla cevap verdi. Çebi Grup olarak sistematik şekilde yaklaşık 3 yıldır Ali Rıza Tığ tarafından haber yapıldıklarını ifade eden Çebi, “3 yıldır yaptığı haberlerde devam eden mahkememizle ilgilidir, mahkememiz 15 yıldır devam ediyor. Aynı mahkeme ile iligili sistematik olarak belli haftalarda haberler yapmaktadır. Kendisi ile ilgili Cumhuriyet Savcılığında 40’a yakın suç duyurumuz bulunmaktadır. Biz adeletimize güveniyoruz.” dedi.

 

İşte o açıklama:

Bu güne kadar da cevap  ermedik. Ancak Pazartesi günü kendi yayın organından Şerafettin Kaymaz isimli şahıs ‘Yasin Hamzaçebi beni dolandırdı’ diyerek sizin gibi haysiyetli arkadaşların yanına gitmiyor, nitelikli gazetecinin yanına gidiyor. Neden nitelikli gazateci diyorum? Kendisi çete davasından ceza almıştır! Ama Yasin Hamzaçebi ceza almamıştır! Ali Rıza Tığ eski Emniyet Müdürü Attila Çınar’a şantaj ve tehdit yaparak, örgüt lideri ile hareket etmiştir. Bu gazete ve tapelerde mevcuttur. Şerafettin Kaymaz eski parayla ‘Yasin Hamzaçebi beni 8 Trilyon dolandırdı’ diyor, kendisi de bununla ilgili sistematik algı yapıyor. Çebi Grup firmasının 150’ye sigortalı  yakın çalışanı vardır. Çebi Grup’un kimseyi dolandırmaya ihtiyacı yoktur.

 

‘NAMUSLU BİR İNSANSAN GEL BORCUNU ÖDE!’

Biz Şerafettin Kaymaz’ın bütün mallarına haciz koyuldu. ‘Siz beni dolandırdınız, mallarınıza haciz koymayayım, birde sizi ödüllendireyim mi?’ diyeyim? Şerafettin Kaymaz, şerefli, haysiyetli ve namuslu bir insansan gel borcunu öde! Ali Rıza Tığ ile haber yaparak Yasin Hamzaçebi’nin borcunu gasp edemezsin!

 

Ben buradan Sayın Valime, Kaymakamıma, Cumhuriyet Başsavcıma, İl Emniyet Müdürüme sesleniyorum. Bunlar bir çete. Bizden araçları alıp ertesi gün başkalarına satarak ve yine bir şirket ismi daha değiştirerek yeni şirketin üzerine bu arabalar devredilerek kendilerine 5-6 milyonluk yeni bir rant elde etmişlerdir. Ama biz mağduruz. Mağdur olan Yasin Hamzaçebi’nin firması. Kaymaz’ın bize borcu 8 milyon değil, ama Türk Ticaret Kanununa göre yetkililer bütün mal varlığına el koyuyor.

 

‘ŞERİATIN KESTİĞİ PARMAK ACIMAZ’

Şerafettin Kaymaz ile ortak hareket eden şirketimizi toplam, 3 milyon lira dolandıran İhsan Uysal kontortoto almıştır. Hükümetin verdiği belge ortadadır. İhsan Uysal beyefendiye hapis kararı çıktığı için hükümet konseyi ile anlaşmak için yanıma geldiler. Tabi şeriatın kestiği parmak acımaz. Bizim yasalarımızın karşısında boynumuz kıldan ince. Devlet ne gerekiyorsa yapacak.

Yasin Hamzaçebi bu güne kadar kimseyi dolandırmadı. Nitelikli dolandırıcı diye hep bu haberi yaptı o malum kişi. Benim birine borcum varsa gelsin alsın ben buradayım. Düşünsenize Çebi Grup’un borcu var, ama 150 kişiye ekmek veriyor.

Biz Sayın Cumhurbaşkanımızın bize vermiş olduğu talimat ile 150 istihdam sağladığımız kişilere bir kişi dana nasıl arttırabiliriz derdindeyiz. Bizim köyde bir tabir vardır, adam paçamıza yapıştı! Bırak bizi kardeşim!

 

‘TELEVİZYONU ALMADIK DİYE YAZMAYA BAŞLADI’

Paçamıza yapışmasında ki neden de şudur, Zonguldakspor Kulüp Başkanı Süleyman Caner’de mesajlar mevcuttur. Ali Rıza Tığ bir dönem batmıştı. Biz de o dönemde bir basın, yayın organı işine girelim istemiştik. Biz tabi her yüzümüze güleni dost zannediyoruz. Sayın Caner, Ali Rıza Tığ’ın gazetesini sattığını ve konuşmamızı teklif etti. Ben o zaman Ali Rıza’nın A’sını bilmem, tanımam. Sayın Caner’e o zaman konuş alalım dedim. Bizden bir buçuk milyon lire para istedi. Uydudan yayın yapan kanal daha az istedi. Bizde Tığ’a teşekkür edip almayacağımızı söyledik. Ama sabah bir uyandık, bir haber. ‘BMW X5 arabası olan Milletvekili mi var?’ Arabamız da TBMM’nin amblemi var. Arabada Milletvekili mi var yazıyor? Eğer arabada Milletvekili Amblemi suç ise TC İl Emniyet Müdürü gerekli işlemi yapar. Algı böyle başladı. Ardından, algı böyle başladı ve her gün ‘Nitelikli dolandırıcı’ diye bizi yazmaya başladı.

 

 

‘HER BAYILAN VİAGRA MI İÇİYOR?’

Sayın Hüseyin Özbakır, Sayın Cumhurbaşkanımızın Cezaevi Başsavcısıydı. Bu işlerin üzerine gitti. Neden? Hüseyin Özbakır yetim hakkı yemez, rüşvet bilmez. Bu şer odaklarının musluklarını kesti. Bu kişiler kaç yıllık Başsavcıya ‘Viagra kullanıyor’ diye başlık attı. Bizim köyde sorarlar, nereden test ettin? Birde şehit cenazesinde içmiş yazıyorlar. Her bayılan mı içiyor? Kişi kendinin aynasıdır derler ya, demek ki kendileri o tür ilaçları iyi biliyor.

 

‘ADAM SOKAĞA ÇIKAMIYOR!’

Zonguldak Gazipaşa Caddesinde bir yürüsün bakalım, adam yürüyemiyor ki! Adam sokağa çıkamıyor! Neden? Bir dünya yalan yanlış haber yaptığı için çıkamıyor. Arabasında kameralar mevcut, bir insanın arabasında kamera olur mu?

 

‘YÜKSEL KOCAMAN’IN ADINI KULLANIYOR’

Ankara Cumhuriyet Başsavcımız Sayın Yüksel Kocaman’ın adını her yerde kullanıyor. Resimler paylaşıyor ama ona sağ olsun akrabası gazeteci İbrahim Tığ güzel bir yazı yazarak gerekli cevabı Ali Rıza Tığ’a yapmıştır.

 

Geçtiğimiz hafta Cuma günü belden aşağıya bir algı oluşturarak benim Ankaralı bir avukat sevgilim ve üniversitede okuyan Kütahyalı bir sevgilim varmış. Sayın Emniyet Müdürüme sesleniyorum, benim plakam belli, bir kez üniversitenin oraya girmiş miyim? Ben sabah 7’de kalkar işe gelirim, gece 23’de eve giderim. Bizde çalışmak vardır, biz bunu biliriz. Buradan nitelikli çeteci Ali Rıza’ya sesleniyorum. Benim sevgilim olduğunu eğer sen ispatlamazsan, sen şerefsiz, haysiyetsiz, namussuzun tekisin! İspatla, hodri meydan. Sen bunu ispatla sana bu benzin istasyonunu hibe edeceğim. Paraya aç, o yüzden millete saldırıyor. Hibe edeceğim, bu istasyon senin 7 sülaleni kurtarır. Biz istihdam sağlayalım, yeni bir yapalım derdindeyiz, kendisi de Yasin Hamzaçebi’den ne kopartırım derdinde. Benden kimse tırtıklı kuruş kopartamaz. Çünkü ben pazarcılıktan gelmeyim, bir liram altındır.

Benim kamera şifrem çalınmış, Kütahyalı sevgilim buralara geliyormuş. Bir tane o şekilde buraya gelen bayanı ispatla, yine sana benzinliğimi hibe edeceğim. Bir kamera görüntümü ispatla. Ama fotomontaj işini iyi bilir, ama yapamaz. Çünkü Yasin Hamzaçebi’nin abdestinden şüphesi olmaz.

 

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, ‘Sana para vermeyeceğim’ demişti. Kendisine de şantaj yapıyordu ve şikâyette bulundu. İş adamı Sami Aydın’ı da tehdit etti, rüşvet etti. Sami Aydır ‘Sesimi duyan yok mu?’ diye bağırdı. İş adamlarını, herkesi tehdit ediyor. İşi gücü para, para, para.

 

HODRİ MEYDAN

Biz kendisini buraya davet ettik mail ortamı ile ama yine yalan bir haber yapmış. Gelseydi keşke burada sorsaydı, isterse Elmastv’de ağabeylerinle beraber yayın yapalım ben tek geleceğim. Ben yalan bilmem, ama adam aile ortamına girmeye başladı.

 

’10 BİN ALMIŞ SUSMUŞ’

Benim yerime bir arkadaşım benim adıma Garanti Bankası’ndan şahitlerle beraber para vermiş. Bende niye yazmıyor diyorum, bana para verip vermediğimi sordular. Fetih Keleş arkadaşım 10 bin lira para vermiş, beni sürekli yazdığı için vermiş. Telefon tapeleri vardır. Fatih bey benim kadim dostumdur, üzülmeyim diye vermiş. Arkadaş alma dibinde bitmiş. Bu arkadaşın şantaj yolu ile para almadığı tek kişi Yasin Hamzaçebi’dir.