Demokrasi Platformu Sözcüsü Erdoğan kaymakçı, Yeni Zelanda’daki saldırıyı kınadı. Ardından Çanakkale Zaferi’nin 104. Yıldönümü dolayısıyla şehitleri andı. 

Kaymakçı’nın konuyla ilgili açıklaması şöyle:

“Yeni Zelanda’da Müslümanların yoğun olarak yaşadığı Christchurch kentindeki iki camiye yapılan ve ibadet eden masumları hedef alan 49 kişinin öldürüldüğü ve bir o kadarının da yaralandığı ırkçı saldırıyı şiddetle kınıyoruz. İnsanlık bu karanlığa asla teslim olmayacaktır. Dünyanın neresinde olursa olsun bir insanın veya toplumun yaşamış olduğu acıyı yüreğinde hissedebilmek bir insanlık görevidir. Saldırıda hayatını kaybedenleri saygı ile anarken yakınlarına ve Yeni Zelanda halkına başsağlığı ve yaralılara ise acil şifalar diliyoruz.

MİNNET BORÇLUYUZ…

Ülke savunmasını Almanlara devreden Osmanlı Devletinin, Birinci Dünya Savaşı sonlarında Anadolu kapılarına dayanan emperyalizme karşı savunabileceği son kaleydi Çanakkale…

Birinci paylaşım savaşında ağır kayıplar veren Osmanlı İmparatorluğu, Çanakkale üzerinden İstanbul'u ele geçirmek ve Rusya'ya yardım etmek isteyen emperyalist devletlere karşı bir savunma hattı oluşturmuş ve yapılan savaş sonunda Çanakkale, İngilizlerin “geçilmez” dediği yer olmuştur. Bu nedenle Anadolu'da yaşayan insanların emperyalizme karşı savaşımında ilk meşaledir. Ve bu nedenledir ki Çanakkale “tarihin akışını tersine döndürecek, emperyalistlere yenilgiyi tattıracak sonun başlangıcıdır”.

Emperyalist ülkeler, Dünya Savaşı’nın seyrini değiştirmek için tarihte emsali görülmemiş bir kuvvet üstünlüğü ile 18 MART 1915 de büyük saldırıya geçtiler. Teknik açıdan çok üstün olan emperyalizmin orduları, asker sayısı ile de üstünlüğü ellerinde tutuyorlardı. Aylar süren siper savaşları sonunda taraflar 400 bin civarında canı kaybetmişlerdir. Tüm insanlığın bu savaştan kazanımı ise zalimler ne kadar kuvvetli olursa olsunlar haklı olan ve hakkını arayanın bir gün kazanacağı gerçeğinin ve Ulusal Kurtuluş Savaşı iradesinin ortaya çıkmasıdır.

Çanakkale Savaşları nedeniyle yardım alamayan Rusya’da Çarlık rejimi yıkılıp yeni bir yönetim oluşmuş, ülke savunması teslim edilen Alman subaylara rağmen uyguladığı strateji ile savaşın kazanılmasını sağlayan Mustafa Kemal adı tarih sahnesine yazılmıştır. Çanakkale Savaşlarının bir önemli sonucu da İngiltere ve Fransa’nın sömürgelerinde özgürlük akımlarının doğmasına yol açmasıdır.

Yüz binlerce insanın ölümü ile sonuçlanan Çanakkale Savaşları, Sevr antlaşması sonrasında işgal edilen Anadolu’nun Mustafa Kemal ile yeniden doğuşunu sağlayan Milli Kurtuluş Savaşının anası olmasıdır.

Çanakkale, Anadolu'da yaşayan ve kendilerini ait oldukları etnik yapılarıyla değil yurttaş olabilmenin gereği ile bir araya gelenlerin zaferidir.

İşte o günlerde parlayan kıvılcımdan ve emperyalizme karşı verilen mücadeleden dolayı gelecekten umutluyuz ve bu umudumuzu hiçbir zaman kaybetmeyeceğiz. Üzerinde yaşadığımız bu dünyada bunca kötüye ve kötülüğe rağmen savaşsız, sömürüsüz, mutlu bir dünya kurulacağına inanıyoruz.

 

Çanakkale’yi geçilmez kılarak dünyaya barış, ülkemize özgürlük getiren anlatmakta sözcüklerin yetersiz kaldığı Çanakkale Savaşlarının 104. yılında başta Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere tüm şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz”