1930’lu, 40'lı yıllarda, yol geçmez, kervan geçmez, denize dik falez üzerinde kısa bodur bitki örtülü bir arazi, hemen yanında denizden sandallarla gelip çıkılan bir kumsal, patika yollarla bağlantılı yüksek kayalıkların üzerine çıkılan keçi yolu.

Bölgeye yakın yerlerden gelen insanların fasulye sırığı toplamak için tercih ettiği orman alanı… Ya da denize dik uçurumundan dolayı intiharı çağrıştıran yapısı sebebiyle Zonguldaklıların kullandığı bir deyimin de kaynağı…

''Git kendini Balkayası'ndan aşağıya at''

''....... Kendimi Balkayası'ndan aşağıya atarım'

Neden “Balkayası?”

Denize dik kayaların üzerinde yaban arılarının oluşturduğu bal peteklerinin, sıcaktan eriyerek kayalar üzerinden aktığını gören insanlar tarafından geçmiş yıllarda 'Balkaya' ismini almış.

1957'de açılan Zonguldak limanı inşaatı sırasında mendirek taşlarının bu bölgeden çıkarılan taşlarla yapılmış olmasından dolayı yamacın bir bölümü kesilmiş.

Hemen altındaki kumsal bölge haliyle mahalleli tarafından ''Balkayası plajı'' ismini almış ancak son yıllarda biraz daha içerideki ''Kızlar plajı'' adının onun yerine kullanılması ağızlarda sakız olmuş. Bu duruma en çok kızanlar, bölge insanları ve tarihçiler…

Hal böyle iken, davul çalsan kimse duymuyor. Üstelik yeni projelendirmelerde aynı hata yapılıp Balkaya Plajı projesi yerine Kızlar Plajı projesi isimlendirmesi kullanılıyor.

Zonguldak Nostalji