Bir önceki yazımda ülkede solun, yeterli koşulların var olmasına rağmen gereken oyu alamadığını söylemiş ve bunun nedenini açıklamaya çalışmıştım

Konuya devam edelim

Son 40 yılda sol ve sağ blokta önemli değişimler yaşandı

SOLDAKİ DEĞİŞİMLER

Öncelikle sol, 12 mart ve 12 eylül gibi etkisi uzun yıllar faşizan darbelerle ezildi

Dünyada da Sosyalist Sistemin çöküşünden moral anlamda olumsuz etkilendi

Bu süreçte sağ iktidarlar ülkeyi yönettiğinden, kadro ve mali olanak anlamında devlet imkanlarından uzak kaldı, yararlanamadı

Yukarıdaki oluşumlar sonucunda model ve proje geliştirme konusunda da yetersiz kaldı. Doğal sonuç olarak sahadan da uzak kaldı

SAĞDAKİ DEĞİŞİMLER

Öncelikle sağ blok kimlik değiştirdi. Liberal- demokrat sağın yerini radikal sağ aldı. Buna en büyük katkıyı liberal sağın bizzat kendisi yaptı. Oylarını alma amacıyla milliyetçi ve siyasal İslamcı akımları korudular, kolladılar.

Bu anlamda, Süleyman Demirel’in;

“Bana Milliyetçiler cinayet işliyor dedirtemezsiniz”,

“Tespih çekenle tetik çeken bir olur mu?” sözleri unutulmadı

Sonuçta bugün radikal sağ ( AKP, MHP) yüzde 50 oy alırken, liberal sağ diyebileceğimiz İyi Parti yüzde 10 oyu zor alıyor.

Radikal sağ sadece oyunu arttırmadı. Kendi fikir adamını, edebiyatını, sermaye sınıfını, yaşam biçimini, ekonomik, sosyal ve siyasal kurumlarını yarattı- güçlendirdi.

Bu oluşumdailk yazıma yorumda bulunan Mustafa Eleman kardeşimin dediği gibi dini – inancı siyasi avantajolarak kullanmalarının büyük payı var.

Bu yapılanma umutsuzluk yaratmamalı

Zaten umudunun kırılması mümkün değil

Çünkü solun tarihsel haklılığı da görevi de devam ediyor.

Sömürü ve haksızlık devam sürüyorsa solun görevi de devam ediyor.

Ondokuz yıllık AKP iktidarının başarısı ortada; milyonlarca yardıma muhtaç aile, yüzde yirmiyi aşan is yüzde yirmibeş enflasyon, tarumar olmuş tarım, karmakarışık bir eğitim, kamplaşmış bir toplum

Ama ne yapılmalı sorusuna cevap aranırken içinde yüzülen deryayı tanımak gerekiyor.

Ben siyasal bilimci değilim.

Haddimi de bilirim.İddialı laflara da gerek yok

Bu konuda söylemek istediğim şu elbette

Sistemi değiştirmek isteyenler, değişsin diyenler, bunun nasıl yapılacağını, değişimin mümkün olduğunu da, fiilen göstermeli

Göstermeli ki kitleler umudu onda görmeli ve harekete katılmalı

Mesela Tunceli örneği yaygınlaştırılabilir

Sol belediyeler öncülüğünde örnek projeler hayata geçirilebilir

Sol bu hareketi sağlayacak projeler ve örgütlenmeleri bulmalı

Sadece eleştirmek yetmez. Sahada da bunu göstermek zorundasınız

Kısaca emeksiz yemek mümkün değil