Zonguldak’ın Kilimli ilçesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile 300 öğrenci kapasiteli yurt yapılacak alanda bulunan depolardan bir tanesinin tahliye işlemleri başladı. Yurt yapılması planlanan alanda halen kontratı devam eden ve sabah saatlerinde yıkımına başlanan iş yerinin sahibi iş adamı Hamit Aslankılıç; "10 yıllık kira kontratım elimde mevcuttur. Kaymakamlık beni buradan usulsüzce emniyet güçlerini kullanarak burada yıkım gerçekleştiriyor. Bu yıkım kesinlikle ve kesinlikle hukuka aykırıdır" dedi.

Sabah saatlerinde depoların bulunduğu alana giden polis ve yıkım ekibi tahliye işlemlerine başladı. Kilimli Kaymakamı Nevzat Taşdan, ise yıkım alanında gelerek incelemelerde bulundu. Diğer depo sahipleri Kilimli belediyesine giderek birkaç gün süre aldıkları öğrenildi. Sabah saatlerinde yıkımına başlanan iş yerinin sahibi Hamit Aslankılıç, kendisinin belediyenin kiracısı olduğunu ve kendisine Kilimli Belediyesinden herhangi bir evrak gelmediğini söyledi.

Elinde 10 yıllık kontratı olmasına rağmen iş yeri yıkılan Hamit Aslankılıç, yıkımın hukuka aykırı bir şekilde olduğunu söyledi. Aslankılıç, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Kaymakamlık elinde her hangi bir tahliye veya yıkım kararı olmaksızın kendileri geldiler özel idaredeki ekipler ile beraber sabah geldiler buraya yıkmaya başladılar burayı ben kaymakamlığın kiracısı değilim ayrıca ben Kilimli belediyesinin kiracısıyım. 10 yıllık kira kontratım elimde mevcuttur. Kaymakamlık beni buradan usulsüzce emniyet güçlerini kullanarak burada yıkım gerçekleştiriyor. Bu yıkım kesinlikle ve kesinlikle hukuka aykırıdır. Hukuka aykırı bir şekilde yapılıyor buradaki yıkım.

Biz kanuni müracaatlarımızı yaptık. Mahkeme devam ederken böyle bir yıkımın olması bana göre bir eşkıyalıktır. İlçe emniyet müdürüme soruyorum elinde yıkım kararı var mı? 'Yok' diyor. 'Ben bana kaymakamlığın bana yaptığı tebligat var' diyor. 'Ben ona istianen yapıyorum' diyor. Benim kaymakamlık benim muhatabım değil ki, ben Kilimli belediyesinin kiracısıyım. 'Biz kaymakamlıktan gelen yazıya bakarız' diyor. O zaman bende dedim sizin burada olmanız benim açımdan kanuna uygun değil yani. Sizin yaptığınız iş yasal değil. Bana bir mahkeme kararı verin tahliye kararı verin yıkım kararı verin dedim. Bana bunları ibraz etmediler. Bu yasal değil yasal olmadığı içinde biz hukuki yönden mücadelemizi yapacağız. Ayrıca burada kendi kafalarına göre malları yüklüyorlar ve getiriyorlar. Kendi malımı alırken bana tutanak tuttular. Bunun ile ilgili mahkemesel boyutlarında hesaplarını verecekler. Bilmiyorum bu nasıl bir adalet nasıl bir kanundur. Burası bir fabrika burada 10 kişi çalışıyor. 10 kişi çalışan yerde ekmeğimiz ile oynanıyor ve bunu daha önceki dönemde de gene yaptılar gene çevik kuvvet buraya getirdiler. 5 sene önce hukuk mücadelesi yaptık ve davayı kazandık. Ama şuan ki burada yapılan aynı  aynı şekilde hukuksuzca devam ediyor. Burada kurmuş olduğumuz bir düzen var ve biz burayı tırnaklarımız ile kurduk. Yurt yapılacaksa gitsin kaymakamlığın olduğu yere yapılsın. 14 bin 500 metre kara alan var orada. Vakıfbank'tan ihaleye çıkmış alsınlar orayı yapsınlar. Gitsinler üniversitenin bir bölümünü getirsinler. Benim burası 5 dönüm 5 dönüme karşı 435 metre kare yer vereceklerini söylüyorlar. Belediye Başkanı resmen bizimle dalga geçiyor. Yani her gelen bizimle uğraşıyor burası bir işyeri.  Her gelen fabrikayı kapatırsan kim bu ülkede çalışacak ekmek yiyecek para kazanacak. Bu işin biran önce düzeltilmesi gerek" dedi. 

 

Yıkım yerine gelen Hamit Aslankılıç'ın Avukatı Gürsu Avcı ise; "Yeni öğrendik buranın tahliye kararı olduğunu her hangi bir karar olup olmadığını ilçe emniyet müdürümüze söyledik. Kendisinde her hangi bir evrak olmadığını ancak yıkım kararının tarafımıza kapıya yapıştırılmak suretiyle tebliğ edildiğini söyledi. Bizim ısrarlarımızın üzerine yıkım başladıktan yaklaşık 1 saat sonra ilgili evrağı getirdi ancak ilgili evrakta da yıkım kararına ilişkin bilgi göremedik. Yıkım kararı alındığı beyan edilmiş ama yıkım yapılacağına ilişkin bir karar yok. Hukuksuz yapılan bir yıkım vardır şuan burada. 10 kişinin ve ekmek parası aynı zamanda müvekkilin ekmek parasına yıkmaktadırlar şuanda. Gerekli hukuk işlemlerini başlatacağız. Yapılan tamamen kamunun gücünü kullanarak vatandaşını ezdiği bir durumdur" şeklinde konuştu.