Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Mali Sekreteri Muharrem Sarıçam, Zonguldak’ta yayınlanan bir yerel gazetede köşe yazısı olarak, GMİS personeli ve yöneticilerini zan altında bırakan yazıların ısrarla yayınlaması üzerine bir basın açıklaması yaptı.

Sarıçam, GMİS basın bürosu aracılığı ile yaptığı açıklamada şunları söyledi.

“Genel Maden İşçileri Sendikası’nın kurumsal kimliğine yönelik olduğu anlaşılan, isim vermeksizin, yöneticilerimizi ve personelimizi zan altında bırakmaya yönelik yazıların bazı basın-yayın organlarında ısrarla yayınlanması üzerine bu açıklamayı yapma zorunluluğu doğmuştur. “Sendikal yolsuzluğun şifreleri” ifadelerinin ısrarla kullanıldığı yazılarda bugüne kadar somut hiçbir veri ve iddianın gündeme getirilmemiş olması yazıların art niyetle kaleme alındığını göstermektedir.   GMİS’in Genel Mali Sekreteri Muharrem Sarıçam olarak, 2007 yılında yapılan Olağan Genel Kurul ile bu göreve seçildim. 2008 yılında yapılan Olağanüstü Genel Kurul ile 2011 yılında yapılan Olağan Genel Kurulda yine aynı görevlere seçildim. Sendikamızın tüm alım-satım ve diğer tüm mali işlerinden sorumlu durumdayım ve yapılan mali işlemlerin tümünün altında imzam bulunmaktadır. Personelimizin mali konularla ilgili hiçbir imza yetkisi bulunmamaktadır.  Ben normalde konuşmayı sevmeyen biri olarak, aldığımız sorumluluk ve yöneticilik ciddiyeti, uzun yıllar yapmış olduğum çeşitli görevler ve aldığım sorumluluklar nedeniyle susmayı ve sokak ağzıyla konuşmamayı tercih etmişimdir. Ben konuştuğum zaman birilerinin Gazipaşa’da gezme gibi bir durumu olamaz. Sendikamızda yolsuzluk ve usulsüzlük konusunda bırakın bilgi, belge bir tane nokta bulsunlar. Ben buradayım, belge, bilgi buldum diyenin alnını karışlarım.

Ben pantolon giyip adam diye gezenlerden değilim.  Ben personelimin, yönetimimin arkasındayım. Mevki, makam, koltuk ve seçim için asla yanlışın içinde olmadım, olmam da. Çıkarım için yola çıktıklarımızı asla satmadım. Denetimlerden tertemiz çıktık. Tüm bu gerçekliğe rağmen, Sendikamızı, yöneticilerini ve personelini hedef alan yazılarda  “Sendikal yolsuzluğun şifreleri” ifadeleri ısrarla kullanılmakta ve somut belgelerin yayınlanacağı yönünde sürekli iddialar gündeme getirilmektedir. Ancak bugüne kadar hiçbir belge ortaya konamamıştır.  Genel Kurul sürecinin devam ettiği bu dönemde ortaya atılan iddialar, amaçlı, art niyetli ve doğrularla bağdaşmayan niteliktedir. Yasal cezai yaptırımlardan çekindiği anlaşılan yazarın, bazı yazılarında her hangi bir Sendika ismi vermediğini beyan etmesi de inandırıcılıktan uzaktır. Sendikamızı ve yöneticilerini yıpratmaya yönelik bu tür yazıların ciddiye alınacak bir yönü bulunmamakla birlikte, yazıların ısrarla yayınlanmaya devam etmesi üzerine kamuoyunu aydınlatmaya yönelik bu açıklamayı yapma zorunluluğu doğmuştur.”