TMMOB Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şube Başkanı Erdoğan kaymakçı yazılı bir basın açıklaması yaparak, “Ruhsat hukuku Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının ilgili teşekkülü Elektrik Üretim Anonim Şirketi‘ne (EÜAŞ) ait olan ve özel sektöre 25 yıllığına işletilmek üzere verilen Kahramanmaraş ili Afşin ilçesindeki Çöllolar kömür sahasında, 6 Şubat 2011 ve 10 Şubat 2011 tarihlerinde iki kez şev kayması meydana gelmiştir. İlk olayda bir işçi yaşamını yitirmiştir. İkinci olayda ise bir maden mühendisi ve bir jeoloji mühendisi olmak üzere toplam 10 kişi kayan malzemenin altında kalmıştır. Bir işçinin cenazesi çıkarılmış, olayın üzerinden 3 yıl geçmesine karşın 9 kişiye hala ulaşılamamış ve bu doğrultuda bir çalışmanın yapıldığı da gözlenmemiştir. Öncelikle yaşamını yitirenlerin yakınlarına bir kez daha başsağlığı ve sabır diliyoruz. Odamız pek çok kez yaptığı açıklamada, iş kazaları konusunda yetkilileri uyarmış ve görevlerini yapmaya davet etmiştir. Elbistan ile ilgili olarak ta yaptığı çalışmaları yetkililerle paylaşmış ve uyarılarını yapmış, önerilerini iletmiştir. Yetkililer, bu ciddi uyarılara kulak tıkamış ve yanlış uygulamalara devam edilmiştir. Ülkemizin en büyük kömür havzası yapay sektörlere bölünerek parçalanmış, bunun sonucunda kaynak kaybına neden olunmuş, özelleştirmenin yol açtığı olumsuzlukların yanı sıra denetim görevi yeterince yerine getirilmemiştir. Yaşanan iş kazası da bu yanlışlıkların bir sonucudur.” dedi.

KAZAYLA İLGİLİ BİLGİLER “TİCARİ SIR” DENİLEREK SAKLANIYOR

Kaymakçı açıklamasını, “Dünyada örneği pek nadir olan bu boyuttaki bir maden kazasının her yönüyle irdelenmesi ve araştırılması, gelecekte benzer kazaların yaşanmaması için çok daha fazla önem taşımaktadır. Bu amaçla, yaşanan maden kazasının nedenlerini araştırmak ve sonuçlarını paylaşmak bir kamu görevi olarak kabul edilmiş ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına değişik tarihlerde üç kez yazıyla başvurularak kazayla ilgili teknik bilgiler istenmiştir. Söz konusu sahanın ruhsat sahibi olan Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdürlüğünce Odamıza gönderilen cevabi yazıda; "İlgi yazınızda belirtilen bilgi ve belgeler, hem ticari sır niteliğinde hem de Çöllolar Açık İşletmesinde meydana gelen heyelan olayları ile ilgili devam eden adli ve idari soruşturmalara dahil edilmiş dokümanlardır. Odanız bu dokümanlara istinaden açılan bir davaya ya da devam eden bir soruşturmada taraf olmadığından, şirketimiz, hem Avukatlık Kanunu‘nun 2. Maddesi, hem de Bilgi Edinme Kanunu kapsamında bu dokümanların verilmesinin uygun olmayacağı görüşündedir." şeklinde yanıt verilmiştir. Meslek Odaları, anayasanın 135. maddesine göre 6235 sayılı kanunla kurulmuş kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır. Söz konusu olayda üyeleri de yaşamını yitirmiş ve halen göçük altındadır. Tüm bu gerçekler ortadayken olayda ‘taraf’ olarak görülmemesini anlamak mümkün değildir. Tamamı teknik ve kamu denetimine açık olan istediğimiz bilgilerin ‘ticari sır’ olarak değerlendirilmesi de ayrıca düşündürücüdür.” diyerek sürdürdü.

“3 YILDIR GÖÇÜK ALTINDA OLAN 9 KİŞİ UNUTULMUŞ MUDUR?”

Kaymakçı açıklamasını, “Olayların ardından Afşin Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın hazırlık soruşturması kapsamındaki bilirkişi raporlarında, sahadaki üretim çalışmaları ile ilgili bir çok eksiklik ve denetim noksanlığı tespiti yer almaktadır. Bunun üzerine Başsavcılık, bazı kamu personeli hakkında da soruşturma izni verilmesini talep etmiş ancak ilgililer hakkında soruşturma izni verilmemiştir. Afşin Cumhuriyet Başsavcılığı, Danıştay 1‘inci Dairesi‘ne karar hakkında itirazda bulunmuş fakat Danıştay 1‘inci Dairesi de bu itirazı reddetmiştir. Bu değerlendirmeler ışığında aşağıdaki soruların yetkililerce yanıtlanmasını kamuoyu adına önemli görmekteyiz: 3 yıldır göçük altında olan 9 kişi unutulmuş mudur, 9 kişinin akıbeti hakkında ne düşünülmektedir? 11 maden emekçisinin hayatını kaybettiği faciayla ilgili bu güne kadar hangi araştırma sonuçlarına varılmış ve ne gibi yaptırımlarda bulunulmuştur? Sayıştay’ın EÜAŞ 2011 yılı raporunun kazayla ilgili değerlendirmeleri dikkate alınmış mıdır? Afşin Cumhuriyet Başsavcılığının olayla ilgili soruşturma yapmak istediği kamu personelleri için soruşturma izni neden verilmemiştir? Odamıza ‘ticari sır’ denilerek verilmeyen olay öncesi ve sonrasını gösteren teknik raporlar, kamuoyuyla paylaşılacak mıdır? Havzada gelecekte benzer iş kazalarının yaşanmaması için neler planlanmaktadır? Kaza sonrası durdurulan Çöllolar projesi hakkında ne düşünülmektedir? Yetkililer, hala toprak altında bulunan 9 kişinin durumlarıyla ilgili olarak neler planladığını, yapılması gerekenleri kamuoyuyla paylaşmak durumundadır. Hiçbir şey olmamış gibi davranarak olayı unutturmaya hakkı yoktur.” diyerek bitirdi.