Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, hükümet sözcüsü gibi konuştu. Kamuoyunda çok eleştirilen son toplu görüşmede tüm zamanların en iyi zammını aldıklarını iddia etti.


Eğitim Bir-Sen Karadeniz Bölge Toplantısı'nda konuşan Gündoğdu, eğitimciler olarak geçen yıl büyük sıkıntı yaşadıklarını söyledi. Gündoğdu, Milli Eğitim Bakanı'nın değişmesi, ek ödeme haklarını elde etmeleri ve son olarak kamuda kıyafet düzenlemesiyle büyük kazanım elde ettiklerini kaydetti. Gündoğdu, Memur-Sen Konfederasyonu'ndaki Eğitim Bir-Sen'in misyonunda para, sendika, memuriyet ve siyasetin bir araç olduğunu belirtti. Balıkesir'de bir öğretmenin başörtülü olarak derse girmesiyle ilgili Türk Eğitim-Sen'in tavrını eleştiren Gündoğdu, şöyle devam etti: “28 Şubat sürecinde Türk İş’in Genel Başkanı’nın bir konuşmasına tanıklık etmiştim. ‘Bu ülkenin en büyük sivil toplum örgütü ordumuzdur, ikincisi de Türk-İş’tir’ diyor. Ordu anayasa ve yasa gereği sivil olamaz. O, milletin ona güvenlik görevi verdiği konumdadır. Bizim Karadenizli Temel’e, ‘hamsinin kaç çeşit yemeği olur’ demişler, Temel’de, ‘40 çeşit’ demiş. ‘Say’ demişler, Temel, ‘hamsi hoşafı bir’ demiş. ‘Tamam, dur’ demişler. ‘Hoşafı varsa, 40 çeşidi de vardır’ demişler. Eğer ordumuz sivilse, sivil olmayan örgüt yoktur.”

 

“En büyük zammı aldık”
Toplu Sözleşme Görüşmeleri’nde Kamu-Sen’in sadece seyirci olabildiğini söyleyen Gündoğdu, "10 hizmet kolunun ve genel toplu sözleşmenin teklif sahibi Memur Sen ve bağlı sendikalardır. İmza, pazarlık ve itiraz yetkisi de bunlardadır. KESK bir hizmet kolunda temsili yetkiye sahiptir. Kamu-Sen de seyirci konumundadır. Seyirciye yanlış söz söylüyor değiliz. Elbette her maçın bir seyircisi vardır. Seyirciler maçı izlerler, maç esnasında ya da maç sonrasında yorum yapabilirler. Ama maçla ilgili yetkileri yoktur. Seyirci sahaya inmeye kalkıştığında haddini bilmesi, kaos çıkarmaması lazımdır" diye konuştu. En son ki toplu sözleşmenin tüm dönemlerin en iyi zammı ile sonuçlandığını belirten Gündoğdu, “Rahmetli Özal ve rahmetli Erbakan’dan sonra alınmış en önemli, en iyi zamdır. Buna dil uzatan sendikacılar, 9 yıl yetkili oldukları süreçte yüzde 50’sini bile neden alamadılar? Bu soruya cevap bekliyorum” dedi.

“Kravat takma mecburiyeti kaldırılmalıdır”

Gündoğdu, kravat zorunluluğunun sivilleşmeye uygun olmadığını belirterek, hükümete seslendi. Gündoğdu, "İktidara sormak lazım. Okyanustan geçip, susuz çayda boğulmak niye? Eşitliği sağlamak sosyal devlet adına mükemmel bir şey. Erkeğe hâlâ ‘Kravat takmak zorundasınız’ demek, ne demek? Bütün memurlara ‘Kravat tak’ demek sivilleşmeye uygun mu?" dedi. Mısır ve Suriye’de batının sınıfta kaldığını vurgulayan Gündoğdu, İslamiyet'ten önce puta tapan kabilelerin, yanlarında helvadan yaptıkları putları da taşıdıklarını ve acıktıkları zaman bu putları yediklerini belirten Gündoğdu, günümüzdeki batılı devletler için de, “Batı demokrasi putunu yiyor. Sınıfta kaldı” dedi.

 

“Andımız’ı savunan sendikacılar okusun”
Okullarda 'Andımız'ın kaldırılmasına karşı çıkanları da eleştiren Ahmet Gündoğdu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sendikacı arkadaşlara çağrıda bulunuyorum. Her sabah genel merkezin önünde bir araya gelin Andımızı okuyun. Gerçi okuyamıyorlar. Basına yansıyan görüntülere göre yanlış okuyorlar. Çocukların içinde Türk var Kürt var, gayrimüslimler var, Ermeniler, başka ırklar var. Çocuklara okutalım da günahsız hale gelsinler. Onlar zaten günahsız. Yetişkinler okusun bakalım işe yarayacak mı? Ama Türküm, doğruyum, çalışkanım demekle bu iş olsaydı Silivri Cezaevi Türk'ten geçilmiyor olmazdı."

 

Rabia selamı verdi

Konuşması arasında Rabia selamı da veren Gündoğdu'ya salondakilerin hepsi ayağa kalkarak, aynı selam ile karşılık verdi. Konuşmasının ardından Gündoğdu ve Bolu, Kastamonu, Karabük ve Bartın Şube Başkanları’na Eğitim Bir-Sen Zonguldak Şubesi Başkanı Kamuran Aşkar tarafından madenci heykeli hediye edildi. (İHA)