Açıklama şöyle: Yetkili sendika olan malum sendika promosyon ve yolluk davası konusunda sendikamızı kastederek gerçeği yansıtmayan eleştirilerde bulunmuş ve biz de bu yüzden cevap hakkımızı kullanmak durumunda kaldık.

Öncelikle promosyon konusundan başlayalım; evet promosyonla ilgili malum sendika bizi okulumuzda ziyaret ederek promosyon görüşmelerine katılmamızı istemiş, biz de yönetim kurulu olarak bu konuyu değerlendireceğimizi söyledik. Daha sonra yine malum sendikanın temsilcisi bizi telefonla aramıştır ve o gün kendisine bir gün önce gerçekleşmiş olan Soma faciası ile ilgili bir eylem hazırlığında olduğumuzu ve şu anda gündemimizde para değil Soma olduğunu söyledik. Kaldı ki biz yönetim kurulu olarak zaten daha önceden de bu konuyu konuşmuş ve promosyon toplantısına katılmama kararı almıştık. Zaten bizi bankalarla yapılan bir görüşmeye değil, ön görüşmeye çağırmışlardır. Oysa yönetmeliğe göre bu promosyon toplantılarına sadece harcama yetkilisi olan İlçe Milli Eğitim Müdürü, bir şube müdürü ve yetkili sendikanın temsilcisi dışında kimse katılamaz. İmza yetkisi de bu kişilerdedir. Bizim, imza ya da şerh koyma yetkimizin olmadığı bir toplantıda da ne işimiz olabilir ki. Oysa malum sendikanın amacı başkadır. Öyle uzlaşmacı bir anlayış değil, tam tersine promosyondan iyi bir sonuç çıkmayacağını anlamış ve başarısızlığına bizi de ortak etmeye çalışmıştır. Oysa yetkili sendika başarılarını nasıl kamuoyuyla paylaşıyorsa, başarısızlığını da aynı şekilde paylaşmalıdır. Başarısızlıklarına bahane ya da ortak aramamalıdır.

Ayrıca öyle yağma yok, sen caycuma.org’taki ve Denge Gazetesindeki haberlerin iki yerinde bizi kastederek yetkisiz sendika diyeceksin, sonra başın promosyonda sıkıştığında Eğitim Sen’e koşacaksın.

Bundan bir önceki dönemde yani bizim yetkili olduğumuz dönemdeki kazanımlar ortadır. Bundan üç yıl önce sendikamız 800 tl gibi bir rakamı bulmuştur. Aradan üç yıl geçmesine rağmen yetkili sendika olan malum sendika 625 tl’yi bile zorla almıştır. Ayrıca biz geçmiş dönemdeki promosyon toplantılarında bütün öğretmenleri gelişmelerden sürekli haberdar ettik.

Buradan kendilerine diyoruz ki, önemli olan yetkili sendika olmak değil etkili sendika olmaktır. Yetkili sendika nasıl olduklarını promosyonda görmüş olduk. Bizim gündemimiz yoğun, onların bir yılda yaptıkları etkinlik ve eylemleri biz bir hafta da yapıyoruz. Tekrar söylüyorum, bizi böyle boş işlerle uğraştırmasınlar, sendikacılık başka sendikaya laf atarak değil eylem üreterek olur. Bakın bu bölgeye yedi tane termik santral, bir sürü HES yapma girişimleri var. Biz de şimdi termik santrallerin bu bölgeye vereceği zarar konusunda 21 Haziran Cuma günü ÇKSM’de bir panel yapacağız. Kendilerini de oraya davet ediyorum. Belki paneli dinlerlerse bu coğrafyayı ne büyük tehlikeler beklediğini öğrenirler ve sendika olarak, artık biraz da dedikodu üretmek yerine bu toprakların suyuna ve havasına sahip çıkmaya başlarlar.

Ayrıca yolluk konusunu toplamak gerekirse, malum sendika 2010’dan itibaren bizim üyelerimiz yolluklarını alıyor diyor. Kendisine soruyoruz, Eğitim Sen’in kazandığı 7 Ocak 2014 tarihli mahkeme kararından önce Çaycuma’da yolluk alan var mıdır? Varsa açıklasın ki biz de bilelim. Madem kendi sendikaları 2010 yılında yolluk davasını kazandı, neden üyeleri 2014 Ocak’tan itibaren yolluklarını almaya başladı. Yoksa bir sendikacı olarak kendi üyelerinin haklarını korumayı mı unutmuştur. Sonuç olarak, Eğitim Sen’in açtığı dava sonucunda 7 Ocak’tan sonra Çaycuma’daki öğretmenler yolluklarını almaya başlamışlardır.