HAYVANLAR  DA HEMŞERİMİZ
Gün geçmiyor ki ulusal kanallarda hayvanlara yapılan eziyetler konusunda bir haber çıkmasın…
Bir bakıyoruz bir yerde bir çöpçü yavru köpeği kürekle dereye atıyor,
Bir bakıyoruz bir vatandaş kedi yavrusuna şut çekiyor…
Oysaki hayvanların da bazı hakları var, sokak hayvanları bu dünyayı ve bu coğrafyayı birlikte paylaştığımız yaşam arkadaşlarımız.
İstenmeyen görüntüler için ise eğitim şart, insanlarımıza daha çocuk yaşta kedi köpek ve başka hayvanların sevgisi aşılamalıyız…
Bunun için de eğitim şart, çocuklara ise bu eğitim küçük yaşlarda verilmeli, anaokulundan başlamalı…
Hayvan akları konusunda ülkemiz biraz gerilerde, diğer ülkeler bu konuda çok yolalmışlar.
Türkiye’de hayvan hakları 5199 numaralı kanunla düzenleniyor. Bu kanuna göre tüm hayvanlar eşit ve kanun hükümleri çerçevesinde yaşam hakkına sahip. Kanunda hayvanların İngiltere, İsviçre ve Avusturya’daki kanunlarda gözlenen bir ifade olan “hissedebilen varlıklar” olduğuna dair bir ibare bulunmuyor. Dikkat çeken en önemli eksiklerden biri de hayvan hakları ihlallerinde hapis cezasının olmayışı. Çorlu’da yaşanan eziyet olayında olduğu gibi suçlu kişi para cezasını ödeyerek, hapse girmeden suçlamalardan kurtulabiliyor. Ceza bedelleri her yıl belirlenerek Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından ilan ediliyor.
Hayvanları, bakımının gerektirdiği yaygın eğitim programlarına katılarak sahiplenenlerin sahiplendikleri hayvanın bakımını yapmakla yükümlü olduğu belirtilmiş. Herhangi bir eğitim programına katılmadan sahiplenenlerle ilgili ise para cezası verilebileceği dışında herhangi bir bilgi bulunmuyor. Kanunda ayrıca ev ve süs hayvanlarından kedi ve köpek sahibi kişilerin, sahip oldukları hayvanı belediyeye, en geç otuz gün içerisinde kayıt yaptırmakla yükümlü olduğu ifade edilmiş. Kanunun bir başka önemli yanı ev ve süs hayvanlarının terk edilmesiyle ilgili hükmü. Bu hükme göre ev ve süs hayvanları beslenemeyeceği ve iklimine uyum sağlayamayacağı yerlere terk edilemez ifadesi kullanılmış. Buna göre hayvanlar ancak yeniden sahiplendirilebilir ya da hayvan bakımevlerine teslim edilebilir. Hayvanı kaybolan veya vefat eden kişilerin de belediyeye 7 gün içinde haber vermesi gerektiği de belirtilmiş.
Petshoplarda kedi ve köpek satışının yasaklanmasıyla ilgili kanun tasarısı siyasi süreçlerin tamamlanmasını beklerken, petshoplar gibi ev ve süs hayvanı satan kişilerin hayvanların bakımı ve korunmasıyla ilgili yerel yönetimler tarafından düzenlenen eğitimlere katılmaları gerekiyor. Kanuna göre petshoplar üretimini ve ticaretini yaptıkları hayvanların sağlıklı koşullarda tutulduğundan emin olmak zorunda.
Türkiye gibi, sokakları hem sokak hayvanı hem de terk edilmiş ev hayvanlarıyla dolu bir ülkede petshopların düzgün koşulları sağlayıp sağlamadığının kontrol edilmesiyle ilgili kanunen yetkili kurum Orman Bakanlığı. Orman Bakanlığı illerde yetkisini en büyük mülki amire devredebildiği belirtiliyor. İllerde ayrıca bir denetim elemanı ve pek çok il temsilcisinin görev yaptığı Hayvanları Koruma Kurulu bulunuyor. Bu kurulun görevleri arasında hayvanların korunması ve 5199 nolu Kanunda belirtilen görevleri yerine getirmek olduğu ifade edilmiş. Yerel yönetimlerin ise ev ve süs hayvanları ile sahipsiz hayvanların kayıt altına alınması ile ilgili işlemleri yapmakla ve eğitimleri düzenlemekle yükümlü olduğu belirtiliyor. Kanunda denetime tabii işletme ve kişilerin yıllık denetim programına alınarak izlenmesi ve denetime tabii tutulması mümkün. İhbar ve şikayet gibi durumlarda Bakanlık yetkilisi haber vermeden denetim gerçekleştirebiliyor.
Hayvanların daha iyi koşullarda yaşamlarını sürdürmesi için insanlar olarak yapabileceğimiz pek çok şey var. 5199 nolu kanun özellikle karşılaştırmalı bakıldığında bazı temel eksiklikleri göze çarpan bir kanun. Hayvanların hissedebilen varlıklar olarak kabul edilmesi halinde hapis cezasının kanuna dahil edilmesi de gündeme gelebilir. Petshoplarda hayvan satışının yasaklanması, denetimlerin sıkılaşması, hayvan hakları ihlallerinde hapis cezası verilebilmesi ve her heveslenen kişinin hayvan sahibi olmaması gibi atılabilecek belli başlı adımlar var. Bu kurumsal adımların bir an önce atılması ve hayvan dostlarımızın daha iyi koşullarda yaşaması hepimizin önceliklerinden.