Dinimize göre içki içmenin günah olduğunu elbette ben de biliyordum. Ama geçenlerde bir arkadaşımdan aldığım elektronik ileti kafamı karıştırdı.
   İletide Kuran'ın 16.ncı  suresi olan en-NAHL Suresi'nin 67.nci ayeti yazıyordu. Ayeti buraya aynen yazıyorum:
   ''Hurma ve üzüm gibi meyvelerden hem içki hem de güzel gıdalar edinirsiniz. İşte bunlarda da aklını kullanan kimseler için büyük bir ibret vardır''
   Bunu okuyunca çok şaşırdım. Zira resmen içki içmeyi öneriyor! Ezberimizi bozuyor!
   Buna inanamadım ve herhalde arkadaşım şaka yapmıştır diye kontrol etmek istedim. Evdeki Türkçe Kuran'ı aldım ve ilgili sure ve ayeti buldum. Gerçekten de arkadaşımın gönderdiği bu ayet Kuran'da da aynen yazıyordu. Ama hemen altında da parantez içindeki açıklamada; ''Bu ayet Mekke'de inmiştir ki; henüz o zaman içki haram kılınmış değildi.''
   Kafam iyice karıştı. Öyle ya; önce içilmesini öneriyor sonra da yasaklıyor. Acaba neden? Bir sebebi olmalı. Hemen aklıma herkesin bildiğini düşündüğüm eski bir hikaye geldi. Bu hikayeye göre; Peygamberimiz bir yere giderken yol kenarında içki içip eğlenenleri görmüş. Eğlenmeleri hoşuna bile gitmiş. Ama dönüşünde bunların sarhoş olup kavga ettiklerini görünce de içkiyi yasaklamış.Bu hikaye doğru olabilir.
   Şimdi bunu bir kenara yazalım.
   Kendime iş edinip Kuran'da içki kelimesi geçen tüm ayetleri taradım. Yedi tane ayet buldum. Bunlardan üç tanesi içki yasağı ile ilgili olmayıp (Yunus Suresi 4. ncü ayet, el-KEHF Suresi 29.ncu ayet ve es-SAFFAT Suresi 67.nci ayet)  cehennem azabı çekenlere kaynar veya zehirli sıvılar içirilmesi ile ilgili idi.
   En-NAHL Suresini yukarıda yazmıştım. İçkiyi yasaklayan diğer ayetler de şunlardır:
   El-Bakara Suresi 219.ncu ayette; ''İçkide büyük bir günah ve insanlar için birtakım faydalar vardır. Ama günahı faydasından çok olduğu için haram kılınmıştır'' denmektedir.
   El-MAİDE Suresinin 90.ncı ve 91.nci ayetlerinde de; ''İçki, kumar, putlar ve fal şeytan işi birer pisliktir. Şeytan, içki ve kumarla sizin aranızda düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoyar'' denmektedir.
   Bunları da hatırda tutalım.
   Bu arada, şu kavramları unutmayalım.  
   Günah:Dince suç sayılan iş ve davranışlardır.
   Sevap: Yapılan iyi bir iş karşılığında Allah tarafından verileceğine inanılan ödüldür.
   Helal: Dinimizin yapılmasını uygun gördüğü, izin verdiği, onun kurallarına aykırı olmayan, dince yasaklanmamış iş ve davranışlardır.
   Haram: Dinin yapılmasını yasakladığı iş ve davranışlardır. 
   Burada dikkat edilecek nokta şudur: Dinen yasak edilen veya izin verilen tüm hususları incelediğimizde; Bir insanın kendisine veya başkalarına yarar sağlayacak her türlü iş ve davranışının sevap veya helal kapsamına girdiğini; aksine, kendisine veya başkalarına zarar verecek her türlü iş ve davranışının ise günah veya haram kapsamına girdiğini görüyoruz. Bu günkü Türkçe ile özet ve kriter budur. Bunu hiç bir zaman unutmayın!  Yapacağınız her iş ve davranışta sadece bunu göz önünde bulundurun. Safsatalara kulak asmayın.                                                           
   Şimdi bir tespit daha yapalım: 
   Kuran, Peygamberimiz zamanında yazılmamıştır. Dört halifeden Hz. Osman'ın tavsiyesi ile Hz. Ebubekir zamanında yazılmaya başlanılmış, Hz. Osman zamanında devam edilmiş ve Hz. Ömer zamanında tamamlanmıştır. Bunun için, daha önce Kuran surelerini ezberleyen hafızası kuvvetli hafızlar teker teker çağrılmış ve ezberlerindeki sureler yazıya geçirilmiştir. Fakat bazı hafızlar yapılan savaşlarda şehit düştüklerinden bazı ayet veya surelerin kayıp olduğu şüphesi de vardır. Diğer hafızların sureleri ve ayetleri ne kadar sağlıklı hatırladıkları da tartışma konusudur. 
   Ayrıca, Kuran yazılırken bu halifelerin bazı ayetleri ayıkladıkları ve bazı yeni ilaveler yaptıkları da iddialar arasındadır. Bunun nedeni de, Kuran'ın aynı zamanda o zamanki sosyal düzeni sağlayan anayasa görevi görmesinden olsa gerektir. Zira, bildiğiniz gibi şartlar değiştikçe yasalar da ona göre değişebilir. Nitekim, Allah verdiği ilk izni sonradan değiştirmeyeceğine göre; sonradan gelen ve içkiyi yasaklayan ayetlerin içmesini bilmeyenleri ve içki içince sapıtanları caydırmak için Kuran'a bu halifeler tarafından koyuldu gibi bir şüphem var.
    Tüm bu tespitlerimizden sonra; şimdi de mantığımızı kullanarak sonuca varmaya çalışalım.
    Referans kaynağımız olan en-NAHL Suresi'nin 67.nci ayeti ne diyor? İçiniz diyor. Ama şu gözden kaçırılmamalı:''İçiniz ama aklınızı kullanarak içiniz!'' anlamında ilave yapıyor. Bu çok önemli.
    İçkiyi yasaklayan el-BAKARA Suresi de içkide fayda da olduğunu itiraf ediyor ama aklını kullanmayarak içenleri kast ediyor olmalı ki; ''faydasından büyük zararları olduğu için yasakladım'' diyor.
   Yine içkiyi yasaklayan el-MAİDE Suresinin 90.ncı ve 91.nci ayetleri ''içki içerseniz şeytan sizi yanlış yönlendirir'' anlamına gelecek uyarılarda bulunuyor. Yani burada şeytana kanacak kadar sarhoş olup kendini kaybedenleri kast ettiği çok açık.
    Şimdi toparlıyorum ve başlıktaki soruyu tekrar soruyorum: İçki içmek günah mıdır?
    EL CEVAP: Allah'ın ilk emri en-NAHL Suresine göre içmesini bilenler için günah değildir. Yani içmede ifrata kaçmamak, içince kendinize veya başkalarına zarar vermemek ve çoluk çocuğun rızkından kesmemek şartıyla tabii ki.
    Aksi takdirde günahtır!