Ligin ilk maçında Altay karşısında alınan farklı yenilgiyle biranda puan cetvelinin son sırasına inerek, çıkış aramaya başlayan ekibimiz, Karagümrük karşısında istediği sonucu alarak ilk maçın izlerini silmeye başardı.
Futbol taraftarlarının, şuna asla unutmamasını hatırlatmak istiyorum.
Bazı engelleri aşmanız için rakibinizden çok iyi olmanızda yetmeye biliyor.
Ligde ki hedefiniz ne olursa olsun kadrosuna yeni sezon için oyuncu takviyesi yapan takımlar, ligin ilk haftalarında bunu gerçekleştirmede oldukça zorlanırlar.
Bu sezonda, geçen sezonda olduğu gibi 2’inci Türkiye Liginin Beyaz Grubunda ilimizi temsil eden Kömürspor takımının, Karagümrük maçıyla yaşanan özlemi, Kemal Köksal Stadyumunda taraftarı ile kucaklaşması görülmeye değerdi.
Dile kolay, Kömürspor takımının 500 gün gibi uzun sürenin ardından taraftar coşkusunu da arkasına alması bence en büyük mutluluk değil midir?
Şartlar ne olursa olsun, taraftar takımından hep galip gelmesini ister.
Hatta kendi evinde oynayacağı maçlarda da farklı skorlardan yanıdır.
Ama işin gerçeği bazen düşündüğünüzden farklıda olabiliyor?
Özellikle de sezon başında takımınızın, rakibi karşısında, ezici bir üstünlük sonrası sayısızca da gol pozisyonuna girmesini beklerler.
Bu karar sizce, biraz erken olmuyor mu?
Karagümrük maçının ilk 45 dakikasında etkili bir oyun sergileyemedik.
90 dakika içerisinde rakibe çok sayıda gol pozisyonu verdik ama sonuç bizden yana idi.
Maçın ikinci yarısına Kömürspor takımı farklı bir format ile girerken geliştirdiği sağlı sollu ataklarla rakip kalede etkili olmasını bildi.
Oyunun 67’inci dakikasında Lacivert Kırmızılı ekibimiz sezonun ilk golünü Okan Duran’la rakip filelere gönderirken, ligde de ilk galibiyetiyle tanışmasıyla bildi.
Şunu belirtmeden geçmek istemiyorum. İşin sevindirici yanı arzu ettiğimiz oyunu sergileyemedik ama kazanmasını bildik.
Uyum sorunu yaşayan takımımızı ilk 5 maçta eleştirmeyi erken bulmuyorum.
Tabi ki bazı gerçekleri de tavsiye adına yazmayı düşündüm.
Genel hastalığımız herhalde, takımımızın birinci bölgesinden oyun kurarak çıkmasını bilemiyor, bu da rakip kale önüne gelmemizde bizi zorluyor.
İkili mücadelelerde ayakta kalan futbolcu sayısı bence çok önemli olurken, rakibine topu kaptıran oyuncunun da ne yaptığı bence çok önemlidir.