Bizler farkında olmasak da yıllar ne çabuk geçiyor. Gülşah’ı tanıdığımda daha ilkokula bile başlamamıştı. Delikanlılık zamanlarımızda dünyaya minicik geldiği için sarılmaya kıyamazdık ona.

Kimin Aklına gelirdi ki, kendi anlatımıyla “çok yaşamaz” dedikleri Gülşah serpildi, büyüdü yaşadıklarını hikâyelendirdi de kitap halinde yayınladı.

Tanımayanların çoğu bilmez. Turizm eğitimi almış, turizmin içinde çalışmakta olan biri olarak,  içinde beslediği engin insan sevgisi ve ailesine bağlılığı, hep farklı kılmıştır Gülşah’ı.

Günlük yaşamın içinde çabalarken boş zamanlarında, sesiz ve derinden giderek kimselerin farkına varmadan yazdığı “Hayatına şans ver” adlı hikâyesi ile içindeki yazarlık volkanını patlatıverdi bir anda.

Güncel Sanat Dergisine gönderdiği bu hikâyesinin 2012 yılında kısa öykü dalında birincilik ödülünü almasıyla birlikte başlattı “Kalp yaşlanmaz” adlı kitabının doğuş serüvenini.

Akıcı bir anlatımla yazılmış bir solukta hiç sıkılmadan okuyacağınız on öyküden oluşan kitabını annelik duygularını tattığı evladı olarak görmesi. Her bir öykünün kendi özgünlüğü içinde görerek, birbirinden üstün ya da başarı sıralaması yapmaması da Gülşah’ı farklı kılıyor.

Hikâyelerine;

“Aramak her zaman bulmak değildir”

“Kan bağı ayak bağı değilse güzeldir”

“Biri gelir hayatına bir çelme takar, elinden alır, önünden geçer, sende öyle kalırsın”

“Birinin kalbine esir düşmüşsen unut artık özgür kalamazsın”

Gibi felsefi cümlelerle zenginleştirip, derin anlamlar katan Gülşah Kılıç 22 Şubat ta Ankara kitap fuarında imza günü yaparak 160 sayfalık kitabını okurları ile buluşturacak.

Sevgili Gülşah, çoğu kişiden önce okumak ayrıcalığını yaşadığım “Kalp yaşlanmaz” adlı kitabın sana bundan sonraki başarılara açılacak kapılarının sihirli anahtarı olsun.

Hiç kuşkum yok ki, başarılarınla, ailene yakınlarına ve Zonguldaklılara gurur yaşatacaksın.

Her şey iyi güzel de Kalbin yaşlanmayacağını ahhh bir de şu yaşlı, yorgun kalbime anlatabilsem.

Kalp yaşlandı be üstat.