Farkında mısınız aylardır aynı terane!
Sırf birileri gibi işi sidik yarışına çevirmemek için müdahil olmak istemedim tartışmaya…
Her şey bitti iş Kantarcı’nın arazisine kaldı öyle mi?
Gerçi Bülent Bey, mizah dergilerine kapak olacak esprilerle iktidar beslemelerine sosyal medya üzerinden gerekli cevabı veriyor… 
 Cumartesi günü Çaycuma’da yapılan toplantıda AKP Milletvekili Hüseyin Özbakır da itiraf etti…
Kantarcı’nın kendisine ait olan arazi için açtığı dava dışında iki ayrı dava daha var…
“Anti-Kantarcı” medyanın elindeki son koz da sinek ikili çıktı!
Ama ne hikmetse tartışma ısrarla Kantarcı üzerinden yürüdü bu güne kadar!
Seçim sürecinde siyasi malzeme yapılan dava konusu yer neredeyse Çaycuma şehir girişine 1 kilometre mesafede…
Düşünün, Filyos Projesi’nin yapılacağı vadi nire…
Davaya konu olan yer nire?
Sorunları siyasi polemik malzemesi yaparak çözemeyeceğimize göre…
Bitsin artık bu kısır çekişme!
                          ***
Hatırlar mısınız bir zamanlar Reha Muhtar diye bir akli evvel vardı bu ülkede…
Yıllarca ana haber bültenleri arasından birinciliği kimseye kaptırmayan Muhtar, fıkralara konu olacak saçma sapan sorularıyla kasıp kavuruyordu ülkeyi!
Reytig uğruna ekranda her türlü maymunluğu yapan Muhtar, Türk televizyonculuk tarihinde utanç vesikası bir haberciliğe imza atıyordu…
Ama ne gariptir ki, aynı Reha Muhtar reytingleri patlatıyor en yakın rakibine uzak ara fark atıyordu…
Şimdi soru şu:
Reha Muhtar’ın sunduğu Show Haber’in izlenme oranlarında birinci olması onun ülkenin en iyi habercisi olduğu anlamına mı geliyor?
Tabi ki hayır!
Peki, Reha Muhtar’ın bugün niçin esamisi bile okunmuyor?
Çünkü, kötüler zamanla elenmeye mahkumdur!
Ölçü; güvenilir olmak, saygınlık, toplumsal bir bakış açısı ve evrensel gazetecilik değerleri olmadıkça Reha Muhtar özentileri hep olacak medyada…
Bu yazıyı okuduktan sonra lütfen en çok takip edilen site olmakla övünen gazeteci arkadaşların köşe yazılarının takipçi sayılarına bir bakın…
Neredeyse 50’de biri bile değil…
Hadi o rakamlar doğru diyelim…
Peki, sözde 50 bin hiti olan bir sitenin başyazarının ortalama bin kişi okuması çelişki değilse nedir?
Geriye bir tek ihtimal kalıyor…
Demek ki, o siteyi takip edenler dahi, o gazeteciyi adam yerine koymuyor, ciddiye alıp okumuyor!
İnsanlarla dalga geçmek, takipçilerini aptal yerine koyup içi boş haberlerle daha fazla “tık” alma kaygısıysa mesele herkese hayırlı işler!