1950'li yıllarda Türkiye'de kömüre bağlı ağır sanayisi ile yıldızı parlayan Zonguldak, yerli ve yabancı birçok yöneticinin yanında, üst düzey devlet adamlarını da ağırladı.1956 yılında Türkiye'ye gelen İran Şahı Rıza Pehlevi ve eşi Prenses Süreyya da, Zonguldak'ı ziyaret eden isimler arasında yer aldı.

20 Mayıs'ta geldikleri kentimiz de 2 gün kalan Pehlevi ve Süreyya, bir gece Çatalağzı Termik Santrali’ne (ÇATES) ait o zaman köşk olarak hizmet veren misafirhanede, bir gece de Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) Fener A Tipi Misafirhanesinde konakladı. Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın refakat ettiği geziye, güzelliğiyle ünlü Prenses Süreyya damgasını vurdu.

 

İran Şahı Rıza Pehlevi ve eşi Prenses Süreyya, Zonguldak’a demiryolu ile beyaz bir trenle geldi. Günler süren hazırlıklar sonrasında Zonguldak, bu önemli konukları karşılamak için sabırsızlandı. Zonguldaklılar her gittiği yerde Prenses'si yalnız bırakmaz, sevgi gösterileri ile karşılarlar...

Aradan geçen onca yıl sonra Süreyya bugünkü şartlarda tekrar misafir edilebilir mi?

Çatalağzı'nda konaklayabilir mi?

Işıkveren'nin yeşil doğasında dolaşıp, çiçekli bahçeler arasında kaldığı konuk evi bahçesinde kendisi onuruna verilen davette kır yemeği yapılabilir mi?

Zonguldak kent merkezine dönüş yolunda kara yolundan üstü açık otomobil ile seyahat edebilir mi?

Üzerindeki beyaz elbiseyle Çatalağzı caddesinden geçebilir mi?

Sahil boyunca uzanan deniz manzarası ve doğal plajlar arasından şehir merkezine yolculuk edebilir mi?

 

Zonguldak Nostalji