1990'lı yıllarda Manisa'da bir meslek lisesinde çalışırken elektrik-elektronik deneylerini pratikçe yapabilmek için basit modüller (setler) yapmıştım. O zaman bazı öğretmenler bunlara gülüp geçmişti.
 
2000'li yıllarda Bolu'da bir meslek lisesinde çalıştım. Elektronikle ilgili deneylerin tümünün uygulama setlerini hazırlamıştım. Sanırım 2002 yılıydı. Okula müfettişler gelmişti. Atölyede dolaşırken kaba görünümlü, ucuz setleri gördüler. "Bunlar çok güzel uygulamalar. Devam edin" dediler. İlerleyen zamanda öğrencilerle beraber birçok deneyin hazır modüllerini üretmiştik. O okuldan ayrıldıktan sonra hepsinin çöpe gittiğini öğrendim...
 
2010'lu yıllarda KKTC'de iki mesleki okulda çalıştım. Kompanzasyon, dijital elektronik, kodlama ve kumanda deneyleri için basit temrin setleri yapmıştım. Bunları, okulda başka kullanan, deneyen, inceleyen, çalıştıran hiç olmadı ne yazık ki...
 
2015-2019 arasında bir ilin X meslek lisesinde çalıştım. Öğretmenlere hep "Deney setleri üretelim. Temrinleri hızlandıralım" dedim. Ama bir arpa boyu bile yol kat edemedim.
 
Karalayanlar, hakaret edenler olacaktır belki ama yine de ifade edeyim: Uygulama, deney, sökme, takma, üretim olmadan yapılan teknik öğretim hiçbir şekilde kalıcı olmaz.
 
Özellikle mesleki eğitimde derslerin yüzde 50'sinin uygulamalı/deneyli olması icap ediyor. Ama bu noktada başarılı işler çıkaran öğretmenlere pek rastlamıyorum artık.
 
Projeksiyonu ya da etkileşimli tahtayı aç. USB diski tak. PDF dosyalarını monoton bir ses tonuyla oku. Öğrenciler de uyuklasın. Durumumuz bu...