Sportif müsabakada esastır...

Maç devam ederken kural değişmez....

CHP'de şimdiye kadar görülmemiş işler oluyor...

Bir delege seçimi oldu, iki liste yarıştı, yarışın sonunda muhalifler kazandı...

Neymiş efendim:

Seçimi kazanan mavi liste cinsiyet ve gençlik kotası gereği listesinde tüzüğün kriterlerine uymamış...

Eeeee...

Resmi itiraz süresinin son gününde bu sebeple mavi listeye itiraz olmuş...

Eeeee...

Merkez İlçe yönetimi bugün itirazı değerlendirecekmiş...

Peki Sayın Ebru Hanımın başını çektiği "beyaz" liste gençlik ve cinsiyet kotasına uymuş mu?

Sizce?

Tabiki uymamış...

Aynı ihlal beyaz listede de var...

Öyleyse bu hırs, bu ihtitas niye?

Bugün yapılacak toplantıda alınacak karar ne olursa olsun,  bu iş hiç ama hiç şık olmadı...

Mızıkçı, oyunbozan bir çocuğun nafile çabasından öteye geçmeyecek bu atraksiyon kısa vadede Ebru Hanım ve arkadaşlarına siyasi prim kazandırabilir ama bu ayıp uzun süre dillerden düşmez!

Her şeye rağmen Ebru Uzun'un kendisine yakışanı,  demokrasinin gereğini yapacağını umuyorum. 

***

HALİT GÜLAY OLURSA...

Hangi parti olursa olsun siyaseti kirlenmemiş insanlar yönetmeli...

Son bir kaç haftadır CHP'nin delege seçimleri bir yandan, AKP'nin merkez ilçe başkanlığı yarışı diğer bir yandan gündemden düşmüyor...

AKP'de Ankara'dan bastıran Yahya Ertem ile siyasetin dikkat çeken genç yüzü Mustafa Çağlayan'ın adı diğer adaylara göre biraz daha öne çıkıyor...

Son olarak yerel basında adı sıkça zikredilen Halit Gülay’da yarışın sürpriz ismi...

Halit Gülay, siyasette hiç kirlenmemiş nadir isimlerden biri...

Siyaseti yakınen takip eden herkes Halit Gülay'ın etki alanını, akçeli işlere asla girmeyeceğini bilir...

Politikada kimseye kefil olmamak gerektiğini bilirim ama keşke Halit Gülay ve onun gibi insanlar politikaya girse de siyasete kalite gelse..

Birde AKP şu yerli-yabancı hastalığından bir kurtulsa...

***

ERDOĞAN DEMİR

610 bin nüfuslu Zonguldak'ta sade bir yurttaştan hiç bir farkı olmayan Erdoğan Demir, tıpkı Pusula'ya özelden attığı mesajlar gibi Halkın Sesi'ne de ince ince mesajlar atmış...

Ufak yollu göndermeler,  "sen yazmazsan ben yazarım" diyerek aba altından sopa göstermeler...

Anlayacağınız Erdoğan Demir cephesinde değişen hiç bir şey yok...

Zora girince  her türlü yöntemi mübah gören Erdoğan Demir öyle görünüyor ki daha da çirkinleşecek...

Ticarette kural tanımayan siyaseti arkasına alarak piyasalara kafa tutan her kim olursa olsun er yada geç hesabını verecektir...

Bu kişi Erdoğan Demir’de olabilir!

Düne kadar Köksal Toptan’ı bugün de Hüseyin Özbakır’ı kendisine kalkan olarak kulanan Erdoğan Demir’in geçmişteki yanlışları bugün de aynen devam ediyor...

Keşke yaşadıklarından ders alabilmiş olsaydı...

Davut Acar’dan sözleşmeye aykırı olarak aldığı arazide her Zonguldaklı kadar bizlerinde hakkı var...

İşte bu yüzden şehrin en güzel alanını kimseye gasp ettirmeyeceğiz.

Nokta!