Gazipaşa Caddesi üzerinde yıkılan binaların yerine aynısının yapılması konusunda hatanın mal sahiplerini yönlendirme durumunda bulunan mimarların olabileceğini söyleyen Demirtaş, Zonguldak’ın akşam 08.00 olduğunda karanlığa gömüldüğünü bunun da nedeninin ana cadde üzerinde bulunan bankalardan kaynaklandığını ve bankaların Zonguldak’ta sosyal yaşamı esir aldığını vurguladı. Ana caddenin sergi salonları ve cafe ile restaurantlarla ışıklandırılması gerektiğini belirten Demirtaş,  caddenin trafiğe kapatılması ve gezi yolları ile modern bir kent görünümüne bürünmesinin sağlanılabileceğini dile getirdi. 

Gazipaşa Caddesi üzerinde yıkılan binaların yerine aynısının yapılması konusunda hatanın mal sahiplerini yönlendirme durumunda bulunan mimarların olabileceğini söyleyen Demirtaş, Zonguldak’ın akşam 08.00 olduğunda karanlığa gömüldüğünü bunun da nedeninin ana cadde üzerinde bulunan bankalardan kaynaklandığını ve  bankaların Zonguldak’ta sosyal yaşamı esir aldığını vurguladı.

 Ana caddenin sergi salonları ve cafe ile restaurantlarla ışıklandırılması gerektiğini belirten Demirtaş,  caddenin trafiğe kapatılması ve gezi yolları ile modern bir kent görünümüne bürünmesinin sağlanılabileceğini dile getirdi. 

Yüksek Mimar Mühendis Nejat Altınkaya da Türkiye’nin büyük şehirlerinde uygulanan kentsel dönüşümün, Zonguldak’ta uygulanmadığını belirterek, vatandaşın yasanın içeriğinden habersiz olduğunu vurguladı.

Zonguldak Mimarlar Odası eski Başkanı Turhan Demirtaş ile Mimarlar Odası İl Sekreteri Yüksek Mimar Mühendis Nejat Altınkaya, kentsel dönüşümle ilgili merak edilen bütün konuları Halkınsesi Gazetesi Muhabiri Nermin Akkaya ile paylaştı.

Kentsel dönüşüm nedir? Bundan sonraki süreç ve avantajları nelerdir? Zonguldak bu yasadan yeterince faydalanıyor mu?

Kentsel dönüşüm binanın riskli yapı olduğunun tespiti ile başlıyor.  Zonguldak'ta bununla ilgili tespit yetkisi almış bakanlık tarafından görevlendirilen 3 büro var. Risk tespit edilen binanın raporları Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü'ne veriliyor. Raporlar incelendikten sonra risk tespit edilen bina 90 gün içinde yıkılması gerekiyor. Riskli binaların yazıları Çevre Müdürlüğü tarafından Tapu Müdürlüğü ile belediyelere bildiriliyor. Mevcut bina yıkıldığı zaman belediyeye ödenmesi gereken bütün harçlardan muaf oluyorsunuz. Örneğin, caddede bir iş hanı yıkılıyor. Bu işlemle sıfırdan yapımı için yıkılacak olsaydı, neredeyse belediye ye 200-300 milyar harç ödenesi gerekiyordu. Bu harçlardan muaf oluyorsunuz. Devlet burada vatandaşa 2 türlü yardımda bulunuyor. Diyelim ki; yıkılan binada 5 tane daire var ve o dairelerin 18 aylık kirasını devlet ödüyor. Devlet aynı zamanda İşhanları için 500 milyar, binalar için de 700 milyar kredi yardımında bulunuyor. Projeleri biz çiziyoruz, belediyeye veriyoruz. Ancak şunu söyleyeyim, Zonguldak bu yasadan faydalanmıyor.

Zonguldak'ın yüzde 70'i sağlıksız çürük yapılarda yaşıyor

Son zamanda Gazipaşa Caddesi'nde binalar peş peşe yenilenmek adına yıkılıyor. Bunların fazlalaşması devletin yaptığı kira yardımları mı yoksa bu binalar gerçekten yıkılması gereken eski binalar mı?

Risk olmayan binaya riskli rapor verilemez. Zaten Zonguldak'ta yıkılan binaların hepsi eski binalardır. Türkiye'deki bütün yapım yönetmelikleri 1999 depreminden sonra değişti. 2000 yılından sonra yapılan yapılar dayanıklı yapılardır. Çünkü o binalarda hazır betona geçildi. Yani bir kata 4 ton demir gidiyorsa şimdi 8 ton demir harcanıyor. Özellikle Zonguldak'ta yıkılan binalar 40-50 yıllık eski binalar ve deniz çakılı ile yapılmış. Binaların yenilenmesinde teşvikler olunca vatandaş yıkalım, hem binam sağlam olsun hem de binanın yıkılması bir külfet olduğundan harç ve kredi desteğinden faydalanalım diyor.  Bir de devlet zararın çoğunu karşılıyor. Büyük bir teşvikli destek ama bunun kentsel dönüşüm boyutunda mimarlar olarak görmek istediğimiz farklı. Mesela Gazipaşa Caddesi'nde bireysel olarak binalar yenileniyor. Bugün İstanbul'a baktığımız zaman orada büyük çapta kentsel dönüşümlere sait oluyoruz ve modern bir kentleşme ortaya çıkıyor. Zonguldak'ta o ayağı göremiyoruz.  Modernleşmeye belediyenin bir kere hazır olması lazım. Zonguldak'ın yüzde 70'i sağlıksız çürük yapılarda yaşıyor. Mithatpaşa, Ontemmuz veyahut ta Site Semti'nin arka mahallerini görün. Arkada bulunan mahallelerde çürük binaları yıkıp, otoparklı modern binalar yapılabilir. Bu uygulama yapılırsa kentin görünümü değişir. Maalesef Zonguldak'ta teşvikleri verildiği halde modern bir değişim göremiyoruz.

Kentsel dönüşüm değil, bu kentsel değişim

Gazipaşa Caddesi’nde binalar yıkılıyor ve gözlemlediğim kadarı yerine aynıları yapılıyor. Kentsel dönüşüm yıktığın binayı aynı şekilde yapmak anlamına mı geliyor ve Zonguldak’ta kentsel dönüşüm uygulanıyor mu?

Evet, Gazipaşa Caddesi üzerinde 6-7 tane bina yıkılıyor. Daha yıkılacaklar da var. Haklısınız yıkılıp, yerine neredeyse aynısı yapılıyor. Bence bu kentsel dönüşüm değil, bu kentsel değişim. Bunlar kentsel dönüşümden faydalanıyor. Aslında yıkılan yapılar riskli yapılar, çürük yapı olduğundan yıkılması lazım. Kentsel dönüşüm onlarından yapımına da izin veriyor. Fakat esas manada kentsel dönüşüm dediğimiz zaman büyük alanlarda yıkılıp ta yeniden yapılması lazım. Daha modern bir değişim için belediyenin imar desteği vermesi gerekiyor. Ne yazık ki; Zonguldak Belediyesi imarda İstanbul'un 50 sene evvelini uyguluyor. Biz bunu istemiyoruz. Modern donatılar neyse ona göre yapılanmaya gidilsin. Yeni binalarda Site Semti'ni boydan boya bitişik nizam yapmışlar.  Evler birbirine bitişik yapılacak otopark yok, yerleşkesi yok, nereden nefes alınacak. Bu bir kentsel dönüşüm planlaması değil. Kentsel dönüşüm dediğimiz zaman bahçeli, ferah, otoparkları olan gezinilebilecek modern kenttir. Bunların İstanbul-Ankara'da çok güzel örnekleri var. Oradaki belediyelerden örnekler alınabilir. Zonguldak Belediyesi kentsel dönüşüme örnek planlama yapmıyor. Site Semti'nin içerisinde ticari bir yerleşke olabilir mi? Orası konut mıntıkası. Ama ne yazık ki; daha çok alan kazanıp daha çok bina yapmak için bitişik nizamlı ticari imar planları yapıyorlar.

Belediyede bir imar mantıksızlığı var

Çarşıdaki yapılar kentsel dönüşümün kanunundan faydalanarak binalarını yeniliyorlar.  Ama biz mimarlar olarak belediyenin Ankara-İstanbul gibi illerde olduğu şekliyle daha büyük bir kentsel dönüşüme öncülük etmesini beklerken, belediye o tarzda müracaat edenlerin imarlarını çözmüyor. Mesela Site ‘de engelliler okulunun arkasında belediye evleri var. Evlerin hepsi çarpık çurpuk çürük evler. Yıkalım, yerine yenilerini yapalım dediler. Biz mimarlar olarak 50 tane bina yıkılıp modern bir yerleşim olsun istedik. Belediye bu teklifi kabul etmiyor ama önündeki bitişik nizamı kabul ediyor. Belediyede bir imar mantıksızlığı var. Bu şekilde Zonguldak'ta kentsel dönüşümden faydalanılamaz. Neden Zonguldak'ta da İstanbul'daki Fikir Tepe gibi bir kentleşme olmasın. Vatandaş kentsel dönüşümün içeriğini bilmiyor. Çarşı bitişik nizamlı. Buralar ticari alan olduğundan daha fazla değişiklik yapılamaz. Ama belediye kentsel dönüşümü daha geniş konut alanlarına açarak vatandaşa daha faydalı olabilir.

Aksaray İşhanı’nın tarihi özelliği yok

Aksaray İşhanı binasının tarihi özelliği olan bir bina değil. Ben bir mimar olarak Aksaray İşhanı’nda tarihi veya korunacak bir özellikte olduğunu göremiyorum. Bir varlığın korunup korunmayacağını Kültür ve Tabiat Varlıkları Kurulu karar veriyor. Şimdi bence korunması gereken bina Zonguldak Belediyesi'nin eski binasıdır ve tescilli binadır. Onun yanında barlı apartmanı var. O iki binada tescillidir. Özellikle Zonguldak'ta korunması gereken bina cumhuriyet yıllarından kalma eski valilik binasıydı, onu da yıktılar. İşçi müdürlüğü Fransızların ilk maden işletmesi olarak kurdukları binaydı ve tarihi özelliği vardı, onu da yıktılar. Bir kentin özelliğini gösteren tarihi binalardır. Zonguldak'ta asıl korunması gereken binalar yıkıldı. Ucube ve kötü görüntü, üstelikte tarihi hiçbir özelliği olmayan binalar nedense koruma altına alınıyor. Anlaşılmış değil.

Yapılanmada zafiyetlerimiz var

Madem yıkıldı, her yere bina yapılacak diye bir şey yok. Örneğin lavuar alana bina yapalım diyorlar. Oraya çok güzel gezi parkları yapılabilir. Şehrin nefes alacağı alanlar olsun. Zonguldak'ta yaşam kültürü yok. Kentsel dönüştürülecekse büyük çapta bakıp kentinin tamamını teşvik edilmesi  lazım. Tek tük binalar yapılacak ama beklediğimiz, özlediğimiz bir kentsel dönüşümü esas maddi imkanı olmayanların mıntıkasına yatırımları getirip te müteahhitleri oraya cezbetmek lazım. Maddi imkanı olmayan vatandaşlarda bu modernimizden faydalanmış olur. Fakir değiliz, yapılanmada zafiyetlerimiz var. İmar önceliklerini neye vereceğimizi tartışmamız gerek. Belediye mimarları çağırsın sorsun. Hiç belediye sizin de görüşünüzü alalım demiyor. 2 ayda bir şehirle ilgili bir sempozyum yapıp bu konular tartışılsın. Bizlerinde fikri alınsın. Böyle kentsel dönüşümcülük yapılmaz.

Çürük mahalleler yıkılsın

Bence kentsel dönüşüm bir fırsat. Bu iyi değerlendirilirse, kentsel dönüşümü toplu konut bazına yayıp Zonguldak'ın daha çürük mahallelerini de yıkarak bunu dayanıklı bir kentleşmeye yönlendirilirse ve bu da ancak imarla belediye tarafından olur. Böylelikle yasadan iyi faydalanılmış olunur. Şehrin önü açılır. Aynı zamanda İkinci Makas mevkiinde de kentsel dönüşüm adına bir çalışma yapılacağı söyleniyor ve bizde mimarlar olarak nasıl bir şey yapılacağını bilmiyoruz. Kentsel dönüşümü burada iyi yönde yapalım istiyorum. Zonguldak hiç olmazsa bu fırsatı değerlendirsin. Yarın bu da kalkar bundan da mahrum kalmayalım. Fırsat varken kullanılsın. Güzel bir şey imkanları var. Postacı kapıyı bir kere çalar. Zonguldak'ta imarlaşma da yanlışlıklar ve dağınıklık var. Örneğin, turistik otel olması gereken yerde adliye binası var.  Sadece adliye binası değil, diğer kamu binaları da sahil kenarlarında. Zonguldak'ta deniz kenarına otel haricinde bina yapma mantığından kaçınılmalı. Şehir tıkanmış vaziyette.

3-5 binada değil, toplu konutlarda da görelim

Çarpıktık her geçek gün daha da çarpık olmaya başladık. Önce imar yapma stilimizi değiştirmemiz lazım. Zonguldak imarda İstanbul'un 1940'lı yıllarını uyguluyor.  Dediğim gibi imar mantığımızı değiştirmeliyiz. İmar, herkesin anladığı ve neler yapıldığını bilindiği bir şeffaflığa sokulsun. Her ay belediye meclisi toplanıyor ve 50 tane imar palanları görüşülüyor. Siz biliyor musunuz ne yapılıyor? Biz de bilmiyoruz. Önce herkes iyi mi yapılıyor kötü mü yapılıyor bilmeli. İçeriğini anlayan yok. Hiçbir şey yapamıyorsak, kentsel dönüşümü yasada olduğu gibi uygulayalım. Modern şehirleşmenin mantığı uygulansın. Bitişik nizamla şehrin önü tıkanmasın. Kentsel dönüşümde şehircilik kriterlerinin de uygulanması. Üzerimize uyan bir elbise dikelim. Zonguldak'ta kentsel dönüşümü 3-5 binada değil, toplu konutlarda da görmek istiyoruz. Zonguldak'ın değişime ihtiyacı var. Modernleşemiyoruz. Devletin sunduğu imkânlardan faydalanalım. Mimar olarak bizim bir katkımız olacaksa desteğimizi vermeye hazırız.

Demirtaş: Hata mimarların olabilir

Zonguldak Mimarlar Odası eski Başkanı Turhan Demirtaş da kentsel dönüşümü bir fırsat olarak nitelendirdi.  Gazipaşa Caddesi üzerinde yıkılan binaların yerine aynısının yapılması konusunda hatanın mal sahiplerini yönlendirmeme konusunda mimarların olabileceğini söyledi. Zonguldak’ta akşam 8 olduğunda karanlığa gömüldüğünü bununda nedeninin ana cadde üzerinde olan bankalardan kaynaklandığını belirten Demirtaş,  bankaların Zonguldak’ta sosyal yaşamı esir aldığını söyledi.  Ana caddeyi sergi salonları ve cafe ile restaurantlarla ışıklandırılması gerektiğini vurgulayan Demirtaş,  caddenin trafiğe kapatılması ve gezi yolları ile modern bir kent görünümüne bürünmesi sağlanılabileceğini dile getirdi.

 Demirtaş’la yaptığımız sohbette öne çıkan ara başlıklar şu şekilde: “Kentsel dönüşüm bir fırsattır. Çarşı içindeki binalara otopark yapamayacakları için belediyeye verilen yetkiden faydalanılıyor. Devletin, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi hakkında kanun uyarınca, riskli yapılar ile riskli alan ve rezerv yapı alanlarının tespitine, riskli yapıların yıktırılmasına, yapılacak planlamaya, dönüştürmeye tabi tutulacak taşınmazların değerinin tespitine, hak sahibi olacaklarla yapılacak anlaşmaya ve yapılacak yardımlara, yeniden yapılacak yapılara ve 6306 sayılı Kanun kapsamındaki diğer uygulamalara ilişkin usul ve esasları  belirlemektir.

Yasa kentsel dönüşüm yasası değil

 Kentsel dönüşümün belediye ile ilgili yok. Yalnız yıkılan binanın yerine aynı bina yapılıyorsa onda hata mimarın olabilir. Mimar mal sahibine bir takım şeyler önermeli. Belki de öneriyor ama Zonguldak’taki mal sahipleri bizdeki planlara göre pek değişik bir şey yapmaları zor. Otel yapan otel yapıyor. Ancak cafeler veya restaurantlara geniş balkon ve teraslar yapılabilir. Aslında plan ticarethane yap ta nasıl yaparsan yap diyor. Burada iş mimarın mal sahibiyle kavga edip illa bunu yap demesine geliyor. Zonguldak’taki parsellerimiz büyükşehirlerdeki gibi değil. Mal sahibi nerede kar görüyorsa ona göre yönleniyor. Gazipaşa Caddesi’nde uygulanan yasa kentsel dönüşüm yasası değil, yasa çerçevesinde binalar yenileniyor sadece. Bizimde mimarlar olarak kavgamız bu.

Gazipaşa’da sosyalleşme yok

Zonguldak akşam 8’den sonra karanlığa gömülüyor. Nedeni de ana caddemizin çoğunluğunu bankalar kaplıyor. Bankaları arka caddelere veya ikinci kattan sonra, yine olmadı bunun için arka semtlere taşınabilir. Bankaların parası olabilir. Zonguldak’ı ve halkın yaşamını esir mi alacaklar? Bir tane caddemiz var orda da sosyalleşme yok. Cadde deki dükkânların ilk katları cafe ve restauranlar ikinci ve üçünü katları bol ışıklı sergi salonları olmalı. Cadde böylelikle ışıl ışıl olmalı. Gezi içinde Gazipaşa Caddesi trafiğe kapatılmalı. Caddedeki bütün dükkanlar ışıklı vitrin yaparsa güzel bir görüntü oluşur.  Kentsel dönüşümden Zonguldak payına düşeni almalı.

Röportaj: : Nermin AKKAYA