Meşhur bi laftır…
Esasen ülkemizin de yadsınamaz gerçeğidir.
Ağlarsan alırsın,
Ağlamazsan babanın canına sağlık!
 
Mesela,
Zonguldak özellikle 2002 yılından bu yana hiç ağlamadı.
Üstelik ağlamadığı gibi 3 genel seçimde ‘vaatler dinleyerek’ 3 vekil yolladı.
 
Sonuç?
 
Bitmeyen yollar!
Bitmeyen tüneller!
Bitmeyen şehir hastanesi!
Bitmeyen Kilimli Sahil Yolu Projesi!
Bitmeyen Tekel binası!
Bitmeyen göç!
Bitmeyen lavuar alanı!
Bitmeyen Ereğli tersanesi!
Sair…
 
Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında Zonguldak bitme noktasına geldi ancak meşhur projeler maalesef ortada…
 
Diyeceksiniz ki;
Yahu onca mebusu meclise gönderdik de biri başbakana şehrin dertlerini anlatamadı mı, içlerinden biri şehrin yüzüne bakacak yüzümüz kalmadı diyemedi mi, yine içlerinden biri Zonguldak çıplak diye haykıramadı mı?
 
Anlatmadılar.
Diyemediler.
Haykıramadılar.
 
İspat mı?
 
2014 ve öncesinde Zonguldak’ı ziyarete gelen üst düzey AK Parti yöneticileri hizmette geri kalmışlığı bizzat itiraf etmiştir.
Dileyen arşivleri tarayabilir.
 
Hatta Zonguldak’ın hali başka şehirlerde düzenlenen toplantılarda Doğuya yapılan yatırımların anlatımı esnasında örnek teşkil etmiştir!
 
Hem yatırım yapmayacaksın,
Hem de Zonguldak’ı Doğu illeriyle kıyaslayacaksın.
Yapmadılar.
Kıyasladılar.
 
Kimin sayesinde?
 
Tabiî ki ağlamayanların…
 
7 Haziran yaklaşırken siyasetçilerin ziyaretleri iyice sıklaşacaktır.
Telefon numaralarına, erzak çuvallarına, cep telefonlarına, iş vaatlerine, abi kardeş muhabbetlerine sakın tav olmayın.
 
Kapınızı çalandan,
Elini uzatandan,
Okey dönerken kahveye dalandan,
Ağlamasını isteyin.
 
En iyi kim ağlarsa oyunuzu ona verin!
 
 
 
 
 
 
EMİNİM BİRİLERİ KARSLI AİLESİNDEN ÖZÜR DİLER…DİLENMELİ.
Basın camiasına önemli katkılarda bulunan Uzay Karslı feysbuk sayfasına başından geçenleri yazınca içim cızz etti.
Önce yazdıklarını aktarayım;
‘Dün akşam oğlum evde yüksekten düştü. Devreğin yeni hastanesine gittik. Ultrason yok. Caycumanın yolunu tuttuk; oradada 15:30 dan sonra hizmet vermiyormuş. Soluğu BEÜ
aldık. Devrekte hastane yaptık diye övünenlere duyurulur. Benim Trabzonda yaşadığım ilçedeki sağlık ocağında bile ultrason var. Ayıptır Devreklileri enayi yerine koymayın!’
Yüksekten düşen Uzay’ın oğlu değil de benim kızım olabilirdi.
Sizin oğlunuz, kızınız, yakınınız, komşunuz olabilirdi.
Ne hissederdiniz?
Hastane yapmışlar,
Doktor yok!
Doktor var bu kez cihaz yok!
Cihaz var,
Saate bağlı hizmet vermekte.
Trabzon’un köyündeki sağlık ocağında ultrason var, vekil çıkaran ilçede yok!
Geçmiş olsun Uzay, oğlunu benim için gözlerinden ellerinden yanaklarından öp.
Ona de ki;
Şehrin valisi var,
Sağlık sekreteri var.
Onlar çocukların sağlığını bizler kadar düşünür.
En kısa zamanda hayati hatayı telafi ederler…
 
 
 
 
 
 
 
 
DÜNKÜ ÇOCUK…
Araştırmışlar,
Dünyanın en yoksul çocukları Türkiye’de yaşıyormuş...
Eyy Avrupa zenginliğimizi kıskanma...
Saraylarımız var.
Milyon dolarlık makam araçlarımız var, on binlik klozetlerimiz var, parsel parsel satıldığı ileri sürülen başkentimiz var.
Fakir fukara olsak bunlardan söz etmek mümkün müdür?
Bunca zenginlik arasında sen kalk yoksul çocuklardan bahset…
Şımarıksın Avrupa!
Bencilsin Avrupa!
Hainsin Avrupa!
Kendi çocuklarınla azıcık ilgilensene Avrupa!
 
 
 
 
 
 
MIHLAMA
Referandum döneminde Ereğli tersaneler bölgesi açılacak,binlerce insan tekrar is sahibi olacak diyen yalancılar hangi parti mensubuydu???
Uyan Zonguldak.