Saadet Partisi’nde kongre heyecanı! Saadet Partisi’nde kongre heyecanı!

Dün gece vefat eden ünlü araştırmacı ve yazar bugün Eyüp Sultan Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi. Yıllar önce Türk Ocağı Zonguldak Şubesinin düzenlemiş olduğu konferansa da katılan Türk Dünyasının önemli ismi Sosyolog Prof. Dr. Orhan Türkdoğan’ın vefatı büyük üzüntü ile karşılandı. 
Ziya Gökalp, Mümtaz Turhan, Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu, Erol Güngör ekolünde araştırmalar yapan Prof. Dr. Orhan Türkdoğan, Türk sosyolojisi ve Türk Sosyo-iktisadi konulu pek çok esere imza atmıştı. 12 Eylül'ün ardından MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası'nda yargılanan isimler arasında yer alan Prof. Türkdoğan, çalışmalarından dolayı 1995 yılında Türkiye Yazarlar Birliği tarafından 'Yılın Kültür Adamı' seçilmiş, 2022'de 'Türk Dünyası Turan Yazgan Ödülü' almıştı.
Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa E. Erkal, ünlü sosyoloğun ölümüne dair mesajında şu ifadelere yer verdİ: "Ziya Gökalp ve Ord. Prof. Dr. Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu çizgisinde, Türk toplumunda milletleşme sürecinin tamamlanması ve Türk milleti için milli endişe ile gece - gündüz demeden çalışan, tarihi perspektif ve bütüncü yaklaşımla araştırma teknikleri kullanarak, çeşitli alanlarda teorik ve uygulamalı çok sayıda eser ve araştırmaya imzasını atan, Aydınlar Ocağı Genel Merkezi'nden Türkiye'nin Ayyıldızları ödülünü alan, yaptığı hizmetlerle Milliyetçi Fikrin Ölmez ve Abide Şahsiyetleri arasında yerini alan, hocaların hocası, ünlü sosyolog Prof. Dr. Orhan Türkdoğan vefat etmiştir. Allah gani gani rahmet eylesin, ruhu şad, mekânı Cennet olsun. Aile fertlerine, Türk ilim hayatına, yakınlarına ve sevenlerine sabır ve başsağlığı dileriz. Cenazesi, 02 Şubat 2024 Cuma günü, İkindi Namazını müteakiben Eyüpsultan Camii'nden kaldırılacaktır." açıklamasında bulundu..
Prof. Dr. Orhan Türkdoğan kimdir?
Orhan Türkdoğan 18 Ekim 1926 yılında Malatya’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Malatya’da tamamlamıştır. 1946-1947 öğretim yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Eti ve Sümer Dili ile Felsefe Bölümlerinin ikisine birden aynı anda kayıt yaptırmıştır. Eti dilini öğrenmiş, ancak o dönemde yaygın olan tüberküloz hastalığına yakalandığından, öğrenimine beş yıl ara vermek zorunda kalmıştır.1951 yılında ikinci kez üniversiteye başladığında Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Felsefe, Sosyoloji, Pedagoji ve Bilim tarihinde eğitimini tamamlamış ve 1955 yılında mezun olmuştur. 1955-1959 yılları arasında daha önce öğrenim gördüğü Malatya Lisesi’nde felsefe öğretmenliği yapmıştır. 22 Eylül 1956 tarihinde sınıf arkadaşı Şükran Hanımla evlenmiş olan Türk Doğan’ın her ikisi de tıp doktoru olan bir kızı bir oğlu, kızından bir kız torunu, oğlundan iki kız iki erkek torunu bulunmaktadır. 1959’da Atatürk Üniversitesi’nde asistanlık sınavına girmiş ve Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Kürsüsüne asistan olarak atanmış, bir yıl sonra Sosyoloji Kürsüsü açılınca oraya geçmiştir. Türkdoğan 1877’de Ruslar tarafından Kars’a yerleştirilmiş ve 1962’ye kadar Türkiye’de yaşamış olan Malakanlar üzerine, 1959-1962 yılları arasında, aralarında üç yıl süre ile kalarak bir sosyolojik araştırma yapmış ve bununla 1962 yılında doktora unvanını almıştır. 1962’den 1964 yılının sonuna kadar ABD’nin Missouri ve Nebraska Üniversitelerinde çalışmalar yapmıştır. Türkdoğan 1964 yılının sonunda Türkiye’ye dönmüş, Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde Öğretim Görevlisi olarak Sosyoloji, Toplum Kalkınması ve Yeniliğin Yayılması derslerini üstlenmiş, Fen-Edebiyat Fakültesinde de Sosyal Doktrinler ve Ekonomik Sosyoloji derslerini okutmuştur. 1964-1967 yılları arasında Erzurum’un Ilıca ilçesine bağlı 38 köy üzerinde gözlem ve mülâkata dayalı olarak yürüttüğü “Türkiye’de Sağlık Hastalık Sistemi” adlı araştırması ile 1967’de doçent unvanını, 1971 yılında hazırladığı “Türkiye’de Köy Sosyolojisinin Temel Sorunları” isimli araştırması ile de profesör unvanını almıştır. 1972 yılında Alman hükümetinin davetlisi olarak Stuttgart’a giderek, orada Hohenheim Üniversitesi’nde misafir araştırmacı olarak bulunmuş ve Üniversite Rektörünün desteği ile anket ve gözlem tekniklerini kullanarak birinci nesil Türk işçileri üzerindeki araştırmasını yürütmüştür. 1973-1978 yılları arasında Atatürk Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde Dekanlık görevinde bulunmuştur. 1985 yılında Gazi Üniversitesi’ne bağlı Bolu İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’ne tayin olmuş, 1985-1995 yılları arasında on yıl süre ile Bolu’da görev yapmıştır. 1995 yılında Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü İşletme Fakültesi’nde göreve başlayan ve İstanbul’a yerleşen Tükdoğan, 1999 yılında Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü İşletme Fakültesi’nden emekli olmuş, yönetimin talebiyle 2002 yılına kadar burada ders vermeye devam etmiştir. Orhan Türkdoğan bugün Türkiye’de Doktor, Doçent ve Profesör olmuş birçok bilim insanının jürisinde yer almış; “ele aldığı bir kitap, bir makale ya da bir tez Türk sosyolojisine, Türk düşünce tarihine ne kazandırıyor” şeklindeki bakış tarzı ile, eserin olumlu yönlerini ortaya koyup varsa eksikliklerini tamamlaması yönünde yapıcı eleştiriler getirerek birçok adayı bilim camiasına kazandırmıştır. Her yerde ve şartta Türkiye’nin çözüm bekleyen meseleleri üzerine konuşmak, tartışmak ve gençlere yol göstermek onun için bir yaşam tarzıdır. Orhan Türkdoğan çok okuyor, sürekli araştırıyor ve eser ortaya koyuyor; Türkiye’nin neresinde olursa olsun alanımızda yeni çıkmış eserlerden hemen haberdar oluyor, okuyup değerlendiriyor ve bizlere tavsiye ediyor. 70 yaşından sonra bilgisayar kullanmayı öğrenen Türkdoğan, yaklaşık 4500 ciltlik şahsî kütüphanesini Kasım 2009’da Giresun Üniversitesi’ne hediye etmiştir. Orhan Türkdoğan 2008 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi onur ödülüne layık görülmüştür. Orhan Türkdoğan 1 Şubat 2024 tarihinde hayatını kaybetti.

Haber Merkezi