İsmailağa Cemaati Zonguldak Lideri Mevlüt Birben dergahlarının kapısını Halkın Sesi muhabirlerine açtı…

 “Gülen Cemaati’nde esrarkeşten kumarbaza ne ararsan var”

Zonguldak’ta sayıca en fazla müridi bulunan İsmailağa Cemaati’nin Zonguldak Lideri Mevlüt Birben, dergahlarının kapısını Halkın Sesi’ne açtı. Kilimli ilçesine bağlı Muslu beldesinde bulunan İsmailağa Cemaati dergahında Türkiye’nin dört bir yanından gelen müritlerini ağırlayan Mevlüt Birben, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra gerçek yüzü ortaya çıkan Gülen Cemaati’nde esrarkeşten kumarbaza ne ararsan olduğunu belirterek, “15 Temmuz’dan sonra halkta bir kafa bulanıklığı var. Bunu aşmaya çalışıyoruz” dedi.

“HACCA GİTMEZLER KOLEJ YAPARLAR”

Gülen Cemaati için,” Bunlar Allah yolunda yürümediler ki” diyen İsmailağa Cemaati Lideri Birben, “Bunlar arkadan her şeyi yaptılar. Bunlar camiye uğramamış, cemaat görmemiş insanlar. Cemaat çerçevesinden baktığında, Allah yolunda ilerlemektir. Bunlar şimdi cemaat olabilirler mi? Olamazlar. Bunlar bugüne kadar cami yaptırdıklarına şahit oldunuz mu? Bu adamın hacca gittiğini göremezsiniz. Kolej var ama cami yok, hac yok. Kurban derilerini satarken de İslam’a hizmet diye topladın, gazeteni satarken de İslam’a hizmet diye sattın” şeklinde konuşarak Gülen Cemaati’ne ateş püskürdü.

Halkın SESİ: Cemaatinizin felsefesini anlattır mısınız?

Mevlüt BİRBEN: İsmailağa Cemaati olarak genel durum Kur-an hizmeti vermektedir. Hafız yetiştirme, Arapça ilminde alim yetiştirmektir. Bayanlara hitap edecek bayanlar yetiştirmek. Bununla beraber tasavvuf ve ilim alanlarında insanlar yetiştirmek. Önce ilim ondan sonra tasavvuf. Cehalet hiçbir zaman ilmin önünde duramaz ve cehalette tasavvuf olamaz. Tasavvuf için belli bir eğitim alması lazım ya da bunun için çaba göstermesi lazım. Ülkemizde cemaat ve tarikatların sorunu ile neler yaşadığımızı gördük. Bu yüzden bunun önüne ilimle geçilir. Ufku açık, olayları takip eden, kuranı bilen ve ahlaklı biri kötü yollara girmez. Girenlerin hepsinde cehalet hat safhada. Bütün mesele bir donanım olmaması. Ne yaptığını bilmesi gerekir. Bu da Kuran’dan geçer, peygamber efendimizden geçer. Bu tasavvuf kültürü nasıl olduğunu bilmeden körü körüne cemaat ya da tarikat mensubu olunmaz. Topluma zarar verir. Bunu iyi bilmek gerekir.

Halkın Sesi: İsmail Ağa Cemaati’nin temsilcileri kimlerdir?

BİRBEN: Cemaat olarak önderimiz Mahmut Efendi. Ondan sonra büyük sırayla alimler geliyor.

Halkın Sesi: Sizin İsmail Ağa Cemaati ile tanışmanız nasıl oldu?

BİRBEN: Ben 1970 senesinde İstanbul’da talebelik yaptığım yıllarımda tanıştım. Zonguldak’a gelişim; oradaki hafızlığı tamamladı. Arapça ile haşır-neşir oldum ondan sonra Zonguldak’a geldim.

Halkın Sesi: Sizin cemaatinizin bir siyasi ayağı var mı?

BİRBEN: Bu cemaat siyaset üstü bir cemaattir. Efendi hazretlerimizin devamlı söylediği söz, “Siyaset bizim yapacağımız bir iş değildir. Biz siyasetin üstü bir cemaatiz. Siyaset kurumuna biz bağlı değiliz. Siyasete mensup kişiler var mıdır? Vardır, elbette. Bu olay maneviyata özgü bir durum. Maneviyatını yükseltmek için siyasete gerek yoktur. Cemaat şu partiyi destekler diye bir şey yok. O kişinin kendi olayıdır.

Halkın Sesi: Peki, bürokrasinin içinde var mı?

BİRBEN: Bürokrasinin içinde pek yoğun yok. Malum cemaat gibi vatana ihanet eden bir cemaat gibi bir yapılanmamız olmadı. Öyle soruyorsanız öyle bir durum yok.

Halkın Sesi: Diğer cemaatlerden farkınız nedir?

BİRBEN: İlimdir. Tasavvufi yön dışında eğitime verdiğimiz ağırlıktır. Bir alimi yetiştirirken bir cemaatin yıllarca yapmakta olduğu eğitimin niteliğidir. Bir Mehmet Ali Hoca, Bir Cübbeli Ahmet Hoca’yı konuşursak bu eğitimden geçmişlerdir. Bu tarikatın mensubu olan illerde olan mensupları hep alimlerdir. Eğitimle alakalıdır.

Halkın Sesi: Cemaatinizin ekonomik yapılanması nasıldır?

BİRBEN: Mensuplarımızın kendi katkılarıdır. Bağış yaparlar istekleri doğrultusunda.

Halkın Sesi: Cemaatinizin kendi içinde ticareti var mı?

BİRBEN: Cemaatin ticareti, kolektif bir şekilde şirketleşmesi yoktur. Mensubu ticaretle uğraşabilir. Şirketi olan, ticaretle uğraşan, esnaf, memur ve işçiler cemaatin içinde vardır ve ticaretle kişisel olarak uğraşırlar. Cemaat olarak şu şirket bizimdir diye bir şey hiçbir zaman yoktur, olamaz.

Halkın Sesi: Cemaat ile vakfınızın ortak bir çalışması var. Bu sadece bu kente mi özgü yoksa cemaatinizin yapılanması olarak mı işleyiş mi?

BİRBEN: Buraya münasip bir yapılanma. Her vilayette başka bir şekilde işleyiş vardır.  Herkesin kendi muhitinde bir çalışması vardır. Bizim de böyle.

Halkın Sesi: Kentte örgütlülüğünüz nasıl?

BİRBEN: Sayı olarak bilemem. Bizim bir gönül, sevgi ekseninde çok. Ben öyle insanlar görüyorum ki,  camiye bile uğramamış Cübbeli Ahmet Hocayı dinleyip hayran kalıyor. Burada bir muhabbet oluşuyor. Alanımız geniş. Burada her partiye oy vermiş mensup, mevcut. Sadece burada değiliz. Kilimli, Çatalağzı, Kozlu, Zonguldak’ta çalışıyoruz.  Bizim sohbetlerimiz olur, vakfımızın eğitim yerlerinde. Herkes gelir. Parti gözetmeden her kesimden insan olur. Ne dinlerler; Kuran’ı, hadisi dinler. Ahlaki eğitimleri, ilmi dinlerler. 

Halkın Sesi: Cemaatinizin ne sıklıkla bir araya geliyor?

BİRBEN: Haftada bir toplanıyoruz. Perşembe akşamları toplanırız. Onun dışında büyüklere Kuran eğitimi yapıyoruz. Bugün toplum Kuran’dan uzak. Biz de onlara bu hizmeti sunuyoruz. Gelemeyenlere biz götürüyoruz. Esnaftır gelemiyordur, biz gidip onun yerinde bu hizmeti veriyoruz.

Halkın Sesi: 15 Temmuz darbe girişimini nasıl yorumluyorsunuz?

BİRBEN: Tabi bu 15 Temmuz’dan sonra halkta bir kafa bulanıklığı var. Bunu aşmaya çalışıyoruz. Devlete karşı bir darbe girişimi var. Cemaat olarak yapıldı. Tabi bu bir cemaat değil. Bunu çözemiyoruz. Bu 40 sene öncesinden hazırlanmış bir durum. İhanet tablosu. Bunun içerisin de esrarkeşi de var, kumarbazı da var, sarhoşu da var. Ne ararsan var. Bu nasıl cemaat? Cemaati genel çerçevede konuşurken cemaat, cem olmak demek. Cemaati cem olmak diye anlamıyor. Bunlar Allah yolunda yürümediler ki. Bunlar arkadan her şeyi yaptılar. Bunlar camiye uğramamış, cemaat görmemiş insanlar. Cemaat çerçevesinden baktığında, Allah yolunda ilerlemektir. Bunlar şimdi cemaat olabilirler mi? Olamazlar. Bunlar bugüne kadar cami yaptırdıklarına şahit oldunuz mu? Bu adamın hacca gittiğini göremezsiniz. Kolej var ama bu yok. Kurban derilerini satarken İslam’a hizmet diye topladın, gazeteni toplarken böyle topladın.

Halkın Sesi: Sizin cemaatinizin ev, yurt gibi bir yapılanmanız var mı?

BİRBEN: Yok. Bize öyle gelenleri İlim Yayma Cemiyetine yönlendiriyoruz. Milli Gençlik Vakfının evleri var oralara yönlendiriyoruz.

Halkın Sesi: Zonguldak’ta sizin cemaatinizin yaptırdığı bir cami var mı?

BİRBEN: Bir cami yaptırmadık ama projemiz var. Şu anda çalışmalarımız sürüyor.

Halkın Sesi: Son olarak İsmail Ağa Cemaati’nde göreviniz nedir?

BİRBEN: Cemaat, gönül muhabbetim dışında bir görevim yok.