Köksal Toptan’ın kardeşi Galip Toptan ilk kez Halkın Sesi’ne konuştu:
“Uçar, şimdi siyaset çöplüğünde”
Merkez sağda 40 yıl yakın siyaset yapan TBMM eski Başkanı Köksal Toptan’ın kardeşi Galip Toptan, ağabeyinin aktif siyaseti bırakmasının ardından ilk kez bir gazeteciye röportaj verdi… Köksal Toptan’ın dönemin İl Başkanı Hamdi Uçar ve Kozlu eski Belediye Başkanı Ali Bektaş tarafından topa tutulduğu dönemde bile dilini tutan Galip Toptan, yıllardır ilk kez Halkın Sesi’nden deneyimli gazeteci Sermet Aksu’ya konuştu. Özel yaşamından, siyasete, ağabeyine yönelik parti içi muhalefetten insanların merak ettiği her şeye yanıt veren Galip Toptan, Aksu’nun sorularını içtenlikle yanıtladı.
İşte Sermet Aksu’nun kaleminden işte o röportajdan öne çıkan spotlar:
“Ağabeyim Köksal Toptan biz kardeşlerinin politika ile ilgilenmelerini istemedi”
“Köksal Toptan gibi bir devlet adamının kardeşi olmak zor… Ne yapsanız göze batıyor”
“Hamdi Uçar ağabeyime karşı tavır almakla yanlış yaptı… Bu yanlışının sonunda şimdi siyaset çöplüğünde”
“Kozlu Belediye Başkanı Ertan Şahin’in bir yıl önceki Ertan Şahin olmasını çok isterdim”
“Akdemir,Zonguldak Kömürspor’a lavuar alanını bir yıllığına tahsis ederse bu seneyi kimseye el avuç açmadan geçeriz”
“Eğer bir AKP-CHP koalisyonu kurulabilirse bu geniş tabanlı bir hükümet olur ve herkesi kucaklar”
Zonguldak’ta hemen hemen herkesin tanıyıp sevdiği, birlikte mutlaka bir anısı olduğu, her ortama giren, girdiği ortamları neşelendiren, insanlara elinden geldiğince yardım etmeyi seven bir Galip Toptan var.
Ünlü siyaset adamı Köksal Toptan’ın kardeşi…
Galip Toptan bizim de çocukluk arkadaşımız, okul yıllarımızda birlikte Manolya kıraathanesinde king oynardık, daha sonra birlikte yedik içtik, birlikte seyahatler yaptık, her seyahatin ikimizde de güzel anıları vardır, ilk susuz rakıyı, sek olarak yani, birlikte Konyalar’da Ocakbaşı restaurant’ta içtik, Afyonlar’da “bizi iki tek atabileceğimiz bir yere götür” dediğimiz şoförün “tek de atın, çift de atın” diyerek bizi getirdiği Naman Otel’de iyi eğlendik, Amasralar, Karakumlar, Kızılkumlar, Kapuzlar’da ortak arkadaşlarımızla hoş günler geçirdik; ve gele gele bu günlere kadar geldik…
“Galip” dedim geçtiğimiz aylarda, “gel seninle bir ropörtaj yapalım, geride çoluğa çocuğa anısı kalsın…”
Galip öyle her gazeteye ve gazeteciye konuşmaz, ama bana konuşur, çünkü bilir biz birbirimize yanlış yapmadık, yapmayız!
“Olur Sermet…” dedi… “seni mi kıracağız?”
İşte sonunda buluştuk, kent merkezindeki Satranç Derneği Lokalinin avlusunda hem çayımızı içtik, hem de söyleştik…
Sermet Aksu: Anlat Galip, ilk ne iş yaptın, nerelerde çalıştın?
Galip Toptan: 1975 yılında TTK’ya girdim Sermet. Herkes gibi işçiydim, zaten o yıllar Zonguldak insanının kaderi ya gurbet, ya TTK. Ya da anadan babadan varsa ticaret. Okuyanlar okuyor, ama ben üniversiteye gitmedim, liseden sonra işçi olarak işbaşı yaptım, TTK’da beş buçuk yıl çalıştım. Bu arada 1979 yılında bir yıl süre ile Mehmet Çelikel Lisesi’nin kantinini çalıştırdım. 1979-1982 yılları arasında da Zonguldak’ta ilk Pilsen Cafe’yi açtım. Ortağım şimdi rahmetli olan arkadaşım Hamdi Bildiren idi. Nam-ı diğer Albay… Rahmetli’nin babası askerdi, Albaydı, o yüzden kendisini de tüm Zonguldak “Albay” diye çağırırdı. Albay’ı 1971-72 yıllarında tanıdım, beraber TTK’da çalıştık. Çok iyi arkadaştık. Benim için çok değerli bir insandı, dostluğumuz büyüktü, hiç birbirimizi kırmadık. Albay’ı 1999 yılında mide kanseri olduğu için kaybettim, hala bir tarafım yok gibi… Eğer vefat etmeseydi birlikte kömür ve tekstil işleri yapacaktık, ne yazık ki ömrü vefa etmedi. Allah rahmet eylesin, Ankara’ya gidişlerimde vaktim elverdiğince mezarını ziyaret ederim.
Sermet Aksu: Biraz da aile hayatından bahset…
Galip Toptan: Bildiğin gibi evli ve iki çocukluyum Sermet. İki oğlum var. Fehmi Burçin Toptan 37 yaşında ve şu anda Kozlu Belediyesinin temizlik vs. işlerini yürüten firmanın elemanı, özel sektörde çalışıyor yani, diğer oğlu Hakan Toptan ise 35 yaşında Turizm sektöründe hizmet veriyor. Antalya Utopia World’de görevli.
Sermet Aksu: Nilüfer Turizm işi ne oldu?
Galip Toptan: Nilüfer Turizm konusunda tüm angajmanları ve ön görüşmeleri yaptık. Daha önce de gazetenize açıkladığım gibi bu konudaki ortağım Kemal Demir. İkimizi Bursa’ya davet ettiler. Burada ki firma ile sözlü olarak anlaştık. Daha sonra Zonguldak’a dönüp İl Merkezi ve İlçelerde bürolarımızı tuttuk. Ancak büyük bir şanssızlık eseri firmanın sahibi ağır bir kaza geçirdi, tedavi olmak için yurt dışına gitti. Hala kendisini beklemek durumundayız. Ama eninde sonunda Zonguldak’a güzel bir şehirlerarası otobüs firması kazandıracağız.
Sermet Aksu: Senin bir de Kiler firması ile işlerin vardı ne oldu?
Galip Toptan: Kiler firması ile sekiz-sekiz buçuk yıl ilgilendim. Firmanın tüm işlerini takip ettim. Ama sonunda doku uyuşmazlığı oldu, gergin bir şekilde ayrıldım. Aramızda bazı problemler oldu yani, benim açımdan Kiler ile helalleşmedik diyebilirim. Ama eğer bütün bunlar olmasaydı Zonguldak güzel bir tesise kavuşmuş olabilirdi.
Sermet Aksu: Yıllarca siyasetten uzak durdun, özel bir nedeni var mı?
Galip Toptan: Ağabeyim Köksal Toptan aileden hiç kimsenin aktif politika ile iç içe olmasını hiç istemedi. Benim herkes tanır. Bağ kur emeklisiyim. Şimdiye kadar fazla bir mal varlığı edinmedim, Alaplı’da doksan metre kare bir dairem var. Ağabeyimden ve kendisinin siyaset yaşamında geldiği pozisyonlarda hiç nemalanmadım, nemalanmakta istemedim, bir de Zonguldak’ta Güneş Ece tarafından kaçıp ve yarım bırakılıp bir dairem var, şimdi bu daireyi ne yapıp edip bitirmeye çalışıyorum, bir arabam bile yok ama halimden memnunum. Zonguldak’ta caddelerde başım dik yürüyorum, kimse beni hırsızlıkla, yolsuzlukla suçlayamaz, ağabeyimden böyle gördük böyle gidiyoruz.
Sermet Aksu: AKP son genel seçimde Zonguldak’ta oy kaybetti, neden?
Galip Toptan: AK Parti tüm Türkiye’de olduğu gibi Zonguldak’ta da belli bir oran da oy kaybetti. Bunda parti yöneticilerinin sorumluluklarının büyük olduğu kadar çıkan şaibelerin ve dedikodularının da payı büyüktür. Zonguldak’ta AK Parti yeterince tabana inemedi, seçmeni tam anlamıyla kendilerine inandıramadılar. Büyük hatalar yapıldı, bu arada AK Partinin Zonguldak’ta oy oranın azalmasında üç dönem kuralı nedeniyle ağabeyimin aday olamamasının da etkisi büyüktür, hatta en büyük faktör budur diyebilirim. Bir de Bölgecilik yapılması partinin oylarını etkiledi. Halk” Beycumalılık” yapıldı diyor. Herkesin tanıdığı bazı isimler, ki bunların arasında kira gelirinden vergi rekortmeni olanlar bile var, bunlar partiye yarardan çok zarar verdiler. Kamuoyu bunları partiden nemalandığı zannıyla AKP’ye oy vermedi. Bunların yüzünden parti puan kaybetti.
Sermet Aksu: Kırk yıla yakın Zonguldak ve Bölgede siyaset yapan Köksal Toptan gibi önemli bir devlet adamının kardeşi olmak size ne gibi avantajlar veya dezavantajlar kazandırdı?
Galip Toptan: Sermet, bu işin tek avantajı Köksal Toptan gibi bir devlet adamının kardeşi olmak ve böylece herkese tarafından tanınan bilenen bir insan olmak. İnsanlar elde olmadan size de hürmet gösteriyorlar. Hatta sizden beklentileri bile olabiliyor. Ama ben bu yanımı bu tür işler de hiç kullanmadım. Zaten ağabeyim de izin vermezdi. Köksal Toptan’ın kardeşi olmanın ise dezavantajı çok. En ufak bir atılım yapsanız göze batıyor, pire deve oluyor. Kamuoyu bazı konuları yanlış algılıyor, ister istemez insana politikadan nemalanmış gibi bakıyorlar ama ben hep bunlardan uzak durdum, bu tür işlere hiç girmedim. Bu nedenle alnım aktır.Yalnız Köksal Toptan’ın kardeşi olmaktan her zaman onur ve gurur duydum ve ölene kadar da duymaya devam edeceğim. Allah herkese böyle babama gibi bir ağabey nasip etsin. Yedi kardeşiz, babam 1967 yıllında rahmetli oldu. Ağabeyim Köksal Toptan bize hiç yetimlik hissettirmedi
Sermet Aksu: Galip, özellikle son dönemde eski İl Başkanı Hamdi Uçar ağabeyim Köksal Toptana karşı açık açık cephe aldı, sence bunun arkasında ne var?
Galip Toptan: Sermet bildiğin gibi Hamdi Uçar Milletvekili olmak istiyordu. Ancak bunun önündeki engelin ağabeyim Köksal Toptan olduğunu düşündü ve bu nedenle de kendisine cephe aldı. Bunun adı siyasette yanlış hesap yapmaktır ve yanlış hesap yapanlar da kendilerini siyasi çöplükte bulurlar, Hamdi Uçar da işte orada ama ağabeyim yine bir Köksal Toptan. Şu an da bile Türkiye’nin aranılan ve danışılan sayılı insanlarından biri.
Sermet Aksu: Köksal Toptan’ın ismi bir ara Cumhurbaşkanlığı için bile geçti, ne oldu da Toptan cumhurbaşkanı olmadı ya da olmadı?
Galip Toptan: Ben 2007 yılında siyasi partilerin tümünün ağabeyimin cumhurbaşkanlığı konusunda olumlu görüşleri olduğunu biliyorum. O zamanlar CHP lideri Baykal’ın da bu konuda ağabeyime destek verdiği konuşuldu. Ama olmadı, Abdullah Gül oldu, ağabeyim olsaydı Türkiye için iyi olurdu. Yakın zamanlara kadar herkesin şahit olduğu gerginlikler olmazdı. Sermet bu çok zor bir soru, Devlet işleri bunlar, sadece bunları diyebiliyorum.
Sermet Aksu: Galip, Kozlu Belediye Başkanlığı seçimlerinde bazı konularda ismin geçti, neden bu işlerin aslı astarı?
Galip Toptan: Ben Ertan Şahin için gerçekten çalıştım, kendisini destekledim, Ankaralarda kulisler yaptım. Aday olması için çok uğraştım. Bunu herkes biliyor. Şu an gelinen nokta da Kozlu da çok da hoş olmayan bazı dedikodular var. Bu dedikodular bilindiği gibi belediye hakkın da bu kapsamda hazineye ait yerlerde bir takım kişilerce binalar yapıldığı söyleniyor. Yılların medikalcisi (İstanbul’da) Belediye ile ilgili elektrik vs. işleri alıyormuş. Bu arada Ertan Şahin’e karşı olan bazı müteahhitlerin belediyeden alacakları olmamasına rağmen iş yaptırdıkları taşeronlara bu işlerin karşılığı olan alacaklarını geç ödemelerini sıkıntı yaratıyor. Ben şahsen Ertan Şahin’in bir yıl önceki Ertan Şahin olmasını çok isterdim.
Sermet Aksu: Biraz da Zonguldak Kömürspor’u konuşalım?
Galip Toptan: Zonguldak Kömürspor bizim aşkımız. Rahmetli ortağım Albay Zonguldak Kömürspor 1’inci ligdeyken, ben o zamanlar askerdim, her maça gider, bana maçı birinci dakikasından doksanıncı dakikasına kadar mektupta anlatırdı. Amigoluk yaptık, taraftar olduk, yağmur kar demedik, deplasmanlara koştuk, Şimdi ise idareci olarak hizmet vermenin gayreti içerisindeyim. Zonguldak Kömürspor’a hizmet kelimelerle ölçülemez. Zonguldak Kömürspor’a sponsor olarak TTK’yı, Erdemir’i filan gösteriyorlar ama TTK zaten batık Erdemir’inde kendi sportif yatırımları var. Zonguldak Kömürspor’a Demir grubu bilhassa Salih Demir çok yardım etti. Salih Demir benim bildiğim kadarıyla son üç senede Zonguldak Kömürspor’a 5 milyona yakın masraf etti.(Gerek başkanlığı sırasında, gerekse daha sonra).Salih Demir hala gıkını çıkarmıyor. Bu gün bile Demir Madencilik Zonguldak Kömürspor’un kira, elektrik, su ve yakacak giderlerini yüksünmeden hala karşılamaktadır. Demir Madencilik formaya reklam bile verdi. Bu ara da Eren Enerji’den de zaman zaman yardım alıyoruz. Sayın valimiz elinden geldiğince yardım ediyor. Sayın Emniyet Müdürümüz de Zonguldak ve Zonguldak Kömürspor için çalışanlara minnettarım. Öte yandan Muharrem Akdemir Başkanımız bize otoparkı tahsis etti. Zonguldak’ın fiziki yapısı itibariyle başka otoparklar zor. Ancak lavuar alanını sadece bir seneliğine takım tahsis edebilirse hiç kimseye el avuç açmadan bu seneyi de geçeriz. Başkan Akdemir’in bize yaptığı maddi ve manevi katkılar çok fazla ve çok önemli, bu arada kordonboyu’nun bazı beleşçiler tarafından otopark olarak kullanıldığını görüyorum, başkan bize buranın bir kısmını versin hem kimseyi bedava park ettirmeyiz hem de kulübe para kazandırırız, ağanın eli tutulmaz… Ben yine de başkan Akdemir’e yönetim kurulumuz adına basın sözcüsü olarak şükranlarımı sunuyorum.
Sermet Aksu: 13 yıllık AKP iktidarında AKP’li yöneticilerin aldığı ihaleler oldu, siz bugüne kadar devletle iş yaptınız mı?
Galip Toptan: Güzel bir soru ağabeyimin TBMM’ye girdiği bin 1977 yılından politika hayatına son verdiği 2015 yılına kadar geçen süre içinde ki 8 dönem milletvekilliği, bir dönem meclis adalet komisyonu başkanlığı, milli eğitim bakanlığı, devlet bakanlığı, kültür bakanlığı, TBMM Başkanlığı ve 65 gün cumhur başkanlığına vekaleti süreci içerisinde ne ben ne de diğer kardeşlerim devletten simidin üzerindeki bir susam tanesi kadar iş almadık. Hatta Sermet sen de çok iyi biliyorsun ki ağabeyimin milli eğitim bakanlığı döneminde Zonguldak valisi Galip Demirel’di, benim cafe pilsen’im yoktan yere 10 gün kapatıldı. İstersem uğraşır kapattırmazdım. Ama tenezzül etmedim, ağabeyimi de bu işe bulaştırmadım.
Sermet Aksu: Bu dönemki AKP Milletvekillerini nasıl buluyorsun?
Galip Toptan: Sermet, Hüseyin Özbakır yıllardan beri Zonguldak’ta, İli ve yöreyi çok iyi bilir. Kendisi devlet terbiyesi almış, kıymetli bir isimdir. Ben kendisinin Zonguldak’a faydalı olacağından eminim. Diğer AKP milletvekili Faruk Çaturoğlu ise benim çok yakın tanıdığım insandır. Çok iyi arkadaşız, dost canlısı, mükemmel bir kişilik yapısına sahiptir. Onun da çok başaralı olacağından eminim.
Sermet Aksu: Galip, sence Köksal Toptan’ın Zonguldak’a verdiği en önemli hizmetler nelerdir?
Galip Toptan: Sevgili Sermet, hatırlarsın 1980’li yıllarda sabah 04.00 ve 05.00 gibi buradan Ankara’ya otobüsler kalkardı. Halk bunlara hastane servisi derdi. Ağabeyim herkesin bildiği gibi zamanın DYP Genel Başkanı rahmetli cumhur başkanı Süleyman Demirel ile birlikte 1995 yılında şimdi ki tıp fakültesinin temelini attı. Üniversitenin kurucuları arasında oldu. O zamanlar da TKK’nın üretiminin azaldığı işçi sayısının düşürüleceği biliniyordu, şimdi biliyorsun üniversite de 30 bine yakın öğrenci var ve eski Ankara’ya giden hastane servisleri yok. Benim isteğim bundan sonra gelenlerin de ağabeyim döneminde yapılan yatırımların parti gözetmeksizin bir iki tuğla da onların koymaları.
Sermet Aksu: Gelelim yollar konusuna?
Galip Toptan: Zonguldak Türkiye’nin fiziki olarak en zor şehri ve yerleşim bölgesi. Dağı indirip düzleyeceksiniz ondan sonra yol yapacaksınız. Olmadı tünellerle devam. DYP zamanından beri, ağabeyimin dönemlerinden beri yol çalışmaları devam ediyor.İnşallah bu yıl sonu rahatlayacağız. Yollar konusunda geçmişte ağabeyimin de çalışmaları oldu. Sana bir anımı anlatayım. Bir gün mecliste ağabeyimi ziyarete gittim, ağabeyim TBMM Başkanı sayın Nihat Özdemir geldi. Nihat Özdemir o zamanlar Zonguldak yolarını yapan müteahhitti. Ağabeyim kendisine “ Nihat Başkan 11 tüneli bitirdin, eline sağlık da köprümüz eksik ama paramız da yok, bir köprü yaptırıver” dedi. İşte Sermet Alaplı’ da şu an kullanılan köprü ağabeyimin ricası üstüne Nihat Başkan’ın cebinden yaptırdığı o köprü.
Sermet Aksu: Galip, Başkan Akdemiri nasıl buluyorsun?
Galip Toptan: Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir’i çok severim. Ama doğruya doğru eğriye eğri diyeceksek, çalışmalar yetersiz. Şu memlekette 81 il, 700 küsur ilçe var çoğunu gezdim. Zonguldak’tan kötü olanına rastlamadım. Allah başkana kolaylık versin, Zonguldaklılara da.
Sermet Aksu: Galip meclis yakında hükümet kurma çalışmalarına başlayacak, sen nasıl bir hükümet istersin?
Galip Toptan: Benim gönlümde yatan AKP-CHP koalisyonu. Bu geniş tabanlı bir hükümet olur ve herkesi, her kesimi kucaklar, ülke rahat eder, çok gerildik, bu giderilmiş olur. Özellikle verilen sözleri de kolayca tutulur.
Sermet Aksu: Galip kendinden bahset ve bu işi noktalayalım.
Galip Toptan: Sermetçim, sapına kadar Atatürkçüyüm, Atatürk’ü seven herkesi severim, 60 yaşına kadar geldim doğruluktan sapmadım, kimseye beş kuruş borcum yok. Hala geçim kavgası yapıyorum, çocuklarımı düşünüyorum. İki kere kalp krizi geçerdim yüreğim yorgun, ben yorgunum, sağlığım şimdilik iyi, hayalimde Zonguldak dışında bir çiftlik sahibi olmak yatıyor. Çiftliğimde yaşlanmış kediler köpekler olsun, atlar olsun, tavuklarım, koyunlarım, keçilerim olsun, ömrümün son günlerini böyle bir yerde geçirmek isterim, kimseye kırgınlığım dargınlığım yok, bilmeyerek kırdıysam da haklarını helal etsinler, benden yana hakkım helal olsun. Sermet sana da bu duygu ve düşüncelerimi anlatma fırsatını bana verdiğin için teşekkür ederim. Kendine iyi bak ve senin aracılığınla buradan beni her tanıyana sevgi ve selamlarımı yolluyorum, sağ olsunlar var olsunlar…
Sermet AKSU
