BEÜ Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ferruh Ayoğlu:

“SAĞLIKLILAR MASKE TAKMAMALI”

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi(ZBEÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ferruh Ayoğlu, Çin'de baş gösteren ve küresel yayılma gözlemlenen korona virüse karşı uyarılarda bulundu. Virüsle ilgili en önemli tedbirin el hijyeni olduğuna dikkat çeken Ayoğlu, sağlıklı kişilerin maske takmasının önerilmediğinin altını çizdi.

2019 yılının sonunda nedeni belirlenemeyen pnömoni olgusunun yapılan çalışmalarda yeni tip korona virüs olduğunun açıklanmasının ardından dünya genelinde 82 bin 294 tespit edilmiş korona virüs hastası olduğu belirtildi. BEÜ Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ferruh Ayoğlu; virüsün dünya genelinde yayılma gösterdiğini ifade etti. Türkiye'nin de risk altında olduğunu belirten Ayoğlu, "Korona virüs hastalıkları Çin'de başladı. Aralık ayının sonunda 2019 yılının sonunda; bir grup nedeni belirlenemeyen pinomoni olgusu oldu. Daha sonra hastalar üzerinde yapılan çalışmada bunun corona virüs olduğu yeni bir etken olduğu tespit edildi. 7 Ocak 2020 yılında bunun yeni korona virüs olduğu tespit edildi. Başlangıçta vak'alar sadece Çin'de görülüyordu. Oldukça yüksek sayılara ulaşmıştı. Daha sonra diğer ülkelere de geçmeye başladı. Çin'de Şubat ayının ilk yarısında genellikle günde 2 bin 3 bin arasında yeni yeni vaka ortaya çıkıyordu. Şubat ayının ortalarında bu günlük vak'a sayısı binin altına düşmeye başladı. Ama bununla beraber diğer ülkelere de geçmeye başladı. Dünya Sağlık Örgütü her gün korona virüs salgınıyla ilgili resmi bir rapor yayınlıyor. Biz de verileri oradan takip ediyoruz. En son 27 Şubat tarihide yeni bir rapor yayınladı. Bu rapora göre dünya genelinde 82 bin 294 tespit edilmiş korona virüs hastası var. Ölüm sayısı da 2 bin 804. Bunların çok önemli bir kısmı halen Çin'de. Ama şu anda dünya genelinde Çin ile birlikte 47 ülkede korona virüs salgını yaşanıyor. Dünya Sağlık Örgütü bunun küresel yayılma riskinin yüksek olduğunu belirtiyor. Dolayısıyla dünyadaki bütün ülkeler için korona virüsün görülme ve yaşanma ihtimali var. Bu anlamda bizim ülkemiz de risk altında. Ülkemiz için diğer ülkelerden daha yüksek riskli ya da daha az riskli diyemiyoruz. Dünya sağlık örgütünün söylediği gibi bütün ülkeler risk altında. Her ülke kendisi çabalarıyla korona virüs salgınını engellemeye, yavaşlatmaya çalışıyor" şeklinde konuştu.


"Türkiye'de tespit edilmiş korona virüs olgusu yok"

Ayoğlu, Türkiye'nin komşu ülkelerinde de vakaların görülmeye başlandığını hatırlatarak "Türkiye'de tespit edilmiş şu ana kadar bildirilmiş bir korona virüs olgusu yok. Bu anlamda ama çevremizdeki ülkeler Yunanistan'da, Irak'ta, İran'da vakalar görülmeye başlandı. Dolayısıyla bizde de bir süre sonra vakalar tespit edilecektir. Vakalara yönelik olarak işte yüksek ateşli olan kişiler tespit ediliyor. Bunlarla ilgili izlemeler yapılıyor. Sağlık Bakanlığı'nın Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü ulusal laboratuarlarında hastalıkla ilgili bir test gerçekleştiriyor. Türkiye'de sadece tek bir merkezde yapılıyor bu test. Neler yapmalıyız. Tabi insanlar korona virüsle ilgili biraz panik halindeler. Evet ciddi bir durum buna karşı hazırlıklı olmamız lazım. Ne tür önlemler alabiliriz? Burada Dünya Sağlık Örgütü'nün ve Sağlık Bakanlığımızın da söylediği en önemli şey el hijyeni üzerinde. Çünkü hastalık damlacık enfeksiyonu ile bulaşıyor. Yani hasta kişilerin öksürüğünden, hapşırdığında çıkan damlacıkların diğer kişiler tarafından solunması ile ortaya çıkıyor. Bu damlacıklar çevredeki eşyaya da bulaşıyorlar. Ancak cansız yüzeylerde yaşama şansı çok yüksek değil. Ama buna rağmen el hijyenini ısrarla söylüyoruz. Mutlaka ellerin sık bir şekilde sabunla veya alkol içeren el antiseptikleri var bunlar da sürekli temizlenmesi gerekiyor. El yıkamalarına en az 20 saniye süreyle devam ettirmeyi düşünüyoruz. Dışarı çıktık herhangi bir yere dokunduk. Hemen elimizi yıkayalım diyoruz. Yemek yemeden önce, sonra hemen elimizi yıkayalım diyoruz" ifadelerine yer verdi.

"Yaşlılar bir parça daha riskli"

Yüzde 1.5 civarında ölüm yaşandığını yaşlılarda ölüm riskinin daha yüksek olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ferruh Ayoğlu, şöyle devam etti:

"Maske takalım mı bu çok konuşuluyor. Hemen herkes bu soruyu soruyor. Sağlıklı kişilerin maske takması önerilmiyor. Böyle bir uygulama yok. Uygulama ancak şu var. Hani grip gibi soğuk algınlığı gibi bulgularınız varsa öksürüyorsanız, hafif ateşli iseniz o kişilerin tıbbi maske takması öneriliyor. Mümkün olduğunca kalabalıktan uzak durmaya çalışsınlar bu şekilde bulguları olan insanlar deniliyor. Hastalığın en sık bulgusu, ateş, halsizlik öksürük. En yaygın görülen bulguları bunlar. Biraz ilerlediği zaman buna burun akıntısı solunum sıkıntısı eklenebiliyor. Vakaların yüzde 80'i herhangi bir tıbbi tedaviye ihtiyaç duymadan kendiliğinden iyileşiyor, düzeliyor. Yüzde 15 kadarında ağır seyrediyor. Bunu biliyoruz şu andaki istatistiklerden. Yüzde 5 kadarında yoğun bakım desteği gerekebiliyor. Ölümcül mü? Evet ölüm vakaları var. Dünya genelindeki istatistiklere baktığınız zaman yüzde 3.4 seviyesinde seyrediyor. Bu Çin'de daha yüksek. Yüzde üç buçuk düzeylerinde; Çin dışındaki ülkelerde ise daha düşük seyrediyor. Yüzde bir buçuk civarında ölüm var. Yaşlılarda ölüm daha yüksek. Ek hastalığı olanlarda; hipertansiyonu, damar sistemi hastalığı olanlarda şeker hastalığı olanlarda ölüm oranlarının daha yüksek olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla yaşlılarda ve bu tür hastalığı olanlar bir parça daha riskliler. Bu kişilerin mümkün olduğunca dış ortama çıkmamasına kalabalık ortamlara gitmemesine dikkat etmek gerekiyor. Ama ısrarla söylenen şey el hijyenidir"

"Evcil hayvanlardan bulaşması yönünde bir kanıt yok"

Prof. Dr. Ferruh Ayoğlu, korona virüsle ilgili en çok sorulan sorulardan birisinin ise evcil hayvanlardan bulaşıp bulaşmadığı yönünde olduğunu belirterek "Evcil hayvanlardan bulaşır mı türünden sorular var. Bu anlamda bir kanıt yok. Ama şunu söylüyoruz. Dış ortama çıkarsanız, herhangi bir hayvanla temas ederseniz hemen ellerinizi yıkayın diye söylüyoruz. Sosyal medya üzerinden çok fazla bilgi paylaşılıyor. Güvenilirliği teyit edilmeyen bilgilere çok inanmamak lazım. Bu anlamda da en önemli iki kaynağımız Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı rehberler ve veriler. Bir de Dünya Sağlık Örgütü'nün önerileri. Herkes maske takmaya çalışıyor. Ama böyle bir şey önerilmiyor. Sadece hasta olan kişilerin maske takmasını öneriyoruz. Kalabalık ortamlara girmemesini istiyoruz" şeklinde konuştu. (İha)