Dün neydi o öyle…

Bir ara takvime baktım…

Günlerden “Nisan 1” mi diye!

Şaka olmalıydı bu…

Hükümetin kötü bir şakası…

Bir ülkenin bu kadar aciz düştüğü az görülmüştür…

Doğal afetlerde hayatın donup kaldığına şahit olmuştuk da…

Böylesi bir rezaletin “doğal” karşılanmasına hiç alışkın değil bu millet…

Yüzlerce maden işçisinin sırf birleri daha fazla kazanacak diye canından olduğu gün de aynı şeyi söylediler…

Dünyaya rezil olduğumuz dün de…

Onlara kalırsa her şey normal…

Fazla söze gerek yok…

Ortada yakın tarihte yaşanmış iki olay var…

İzmit Körfezi’nde yapımı devam eden körü inşaatında halat koptuğu için “sorumluluk benim”  diyerek intihar eden Japon Mühendis Kishi Ryoichi’de insan…

Zonguldak Kozlu ve Karadon’da, Soma’da, Ermenek’te 357 maden işçisi iş cinayetine kurban verildiğinde sorumluluktan kaçan Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da…

Aynı Bakan dün de saatlerce süren, hayatı felç eden elektrik kesintisini normalleştirme gayretindeydi…

Bir Türkiye klasiği bu…

Sahiden de şaka gibi!

Nisan 1!

                                 ***

Hafta sonu Zonguldak ve maden işçisi adına son derece önemli bir seçim var.

GMİS 10’uncu olağan Genel Kurulu’nda tahmin edildiği üzere 2 liste yarışacak…

Biri Eyüp Alabaş’ı seçim bölgesi Gelik’te sandığa gömen Ahmet Demirci…

Diğeri taban seçilmesinde kaybetmesine rağmen ikinci kez Genel Başkanlığa aday olan Eyüp Alabaş…

Aslında fazla söze gerek yok…

Alabaş, görev süresince o koltuğun hakkını veremedi…

Bir zamanlar kentin gündemini belirleyen GMİS, etkisini ve saygınlığını kaybetti…

Sendikacılar, emek mücadelesiyle değil özel yaşamlarıyla anıldı…

Aşüfte bir kadının sosyal medyada bir GMİS yöneticisi için yazdığı şu mesaj aslında GMİS’in düştüğü içler acısı durumu en güzel özetleyen satırlardı…

“Zonguldak’ta bir maden buldum… Yakıp yakıp ısınıyorum”

Bu satırları yazmadan kısa bir süre önce arayan Halkın Sesi dostu, ağabeyimiz Düş Konağı’nın işletmecisi Nuri Aydın’ın sözleriyle bitirmek istiyorum bugünkü yazımı…

“Zonguldak’ta iyi yönetilen bir GMİS olsaydı, Zonguldak bu hallerde olmazdı”