Neler oluyor bize?  Son yedi haftada alınan inanılmaz sonuçlarla, nerelerden nereye geldik anlamak asla mümkün değil. Maç saatlerinden önce yalnız Zonguldak değil, kdz. Ereğli’den, Filyos’tan, Çaycuma’dan, Devrek’ten otobüslerle veya kendine ait araçlarla gelerek Kemal Köksal Stadyumu’nun tribünlerini dolduran, takımını ateşleyen o muhteşem taraftar nereye gitti, inanamıyorum.
Takımlarını başarıdan başarıya koşturan başkan Muhteşem Süleyman, İmparator Cahit Hoca, süper lig dahil PTT ligi ve ikinci lig takımlarını izleme komiteleri tarafından takip edilen Kömür Sporlu oyuncular artık yoklar.
Yedi hafta önce Türkiye’nin en çok gol atan takımı, en az gol yiyen takımı olarak, bir rekorun sahibi olan bu takıma neler oldu da bu hale geldi inanamıyorum?
Adı geçen son yedi haftada rakiplerinden sadece 2 puan alabilen, 19 puanı kaybeden, şampiyonluğa oynayan bir takım olabilir mi? Üst üste atılan taklalarla, bu acı günleri yaşayan bir takım için “futbolda bunlar vardır “ demenin bir anlamı var mı bilemiyorum.
Zirvede bulunurken kendisine büyük paylar çıkaranların, bir takımının düşüşünde de kendisine pay çıkarması gerekmez mi?
Bu takımı amatör ligden alarak bu günkü noktalara getiren Cahit Hoca ve oyuncularının hak etmedikleri bir biçimde çirkin sözlerle eleştirilmesi ne derece doğrudur anlamış da değilim.
Ne derler, bir takımın başarılı olması isteniliyorsa yönetim, teknik adam, oyuncular ve 12. Adam denilen taraftarların taşın altına ellerini hep birlikte koyması gerekir.
Hani maçlarda asla unutulmayan bir söylemimiz var ya  “iyi gününde kötü gününde biz Zonguldaklıyız” sözleri asla unutulmamalıdır.
Köşe yazımın manşetinde belirttiğim gibi; Şapkayı önümüze koyarsak gerçeklerle yüzleşmemiz en iyi ilaç olur.