Hakların Demokrasi Partisi gönüllüsü bir grup “Eşitlik, Özgürlük, Kardeşlik için kentimizi de kendimizi de biz yöneteceğiz” sloganı ile Zonguldak’ta bir araya geldi. Genel Maden İşçileri Sendikası küçük konferans salonundaki toplantıya çoğunluğu genç yüzü aşklın insan katıldı. Toplantıya Ereğli ve Devrek’ten de temsili düzeye katılım olduğu gözlendi. Bir açılış konuşması yapan, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Zonguldak sözcüsü Ali Topaloğlu, “HDP’liler olarak Zonguldak’ta yerel seçimlerin örgütlenmesiyle yönelik ilgili bir forum düzenledik. HDP 2011 seçimlerinde emek, demokrasi özgürlük bloğunun birlikte seçime giren unsurlarının daha sonra Hakların Demokratik Kongresi’ne dönüşmesiyle birlikte oluşmuş bir siyasal partidir. Partimiz içinde Kürt hareketinden emek hareketine, sosyalist hareketlerden bireylere kadar pek çok çevre yer almaktadır. Türkiye’de ezilen, yok sayılan, ötekileştirilen birçok yapı içinde kendini eşit bir şekilde temsil edilmektedir. Bu yapı  gerek AKP’ye karşı, gerekse CHP’nin uyguladığı politikalara karşı üçüncü bir seçenek olarak, Türkiye’nin her yerinde siyaset yapacak bir organizasyondur.” dedi.

“İŞ KAZASI DEĞİL RESMEN CİNAYET”

Topaloğlu konuşmasında, “Zonguldak’ta dört tane maden işçimiz hayatını kaybetti. Bir tanesi TTK ocağında, diğer üç tanesiyse özel sektörde olmak üzere 4 tane maden işçisi toprağa düştü. “Ocak kapatılmıştı. Kendi iradeleriyle girdiler ve öldüler” şeklinde suçu ölenlere atıp kendini temize çekmek isteyenlere şunu demek isterim. Demek ki yoksulluk, gittikçe artıyor. İnsanlar yaşamları pahasına da olsa ocaklara girip çalışmak zorunda kalıyor. Bu bir iş cinayeti de değil, resmen bir cinayettir. Diğer taraftan, Hakkari’de Polis şiddetine maruz kalan iki gencimiz daha toprağa düştü. Burada yapılan polis şiddetini, barış sürecini engelleyecek eylemi ve provokasyonu kınıyoruz.” dedi.

“GÜVENLİKSİZ ÇALIŞMA AKP’NİN ÜRÜNÜDÜR”

Daha sonra HDP Genel Meclis üyesi İlhami Şahbaz, “Türkiye’nin dört bir tarafı aslında her gün yenilerine tanık olunduğu gibi yine iş kazası adı altında iş cinayetlerine konuk olduk. İşçi katliamlarına tanık olduk. Katliamların illaki silahla gerçekleştirilmesi gerekmiyor. Yaşadığımız son 10 yılda 12.000’den fazla insanımızın iş kazası adı altında yaşamını kaybetmesi 2013 yılı içersinin 11 ayında, Aralık ayı hariç, 2013 yılının 11 ayında istatistiklere yansıyan 1145 işçinin hayatını kaybetmesi aslında bunun kazadan daha öte bir katliam olduğunu bize göstermektedir. Bu nedenle ben de yaşamını kaybeden tüm işçi kardeşlerimize bu uğurda canının feda eden yerin metrelerce altında bir ekmek parası için günlük 60 lira için hayatını kaybetmek zorunda kalan arkadaşlar için Allah’tan rahmet diliyorum. Onları saygıyla anıyorum. Ancak biliyoruz ki arkadaşlar, bu iş kazaları olarak önümüze getirilen kazalar, AKP’nin son dönemdeki, özellikle 10 yıllık iktidar dönemi boyunca bir çalışma biçimi haline getirdiği, geleceksiz güvencesiz çalışmanın bizlere yansımış halidir.” dedi.

HDP yürütmesinden Çiğdem Özbaş ise, Zonguldak’ın hep umutla umutsuzluğun iç içe yaşadığı bir kent olduğunu söyleyerek, evlerden ağıtların yükseldiği bir günde umudu yeşertmek için bir arada olmanın önemli olduğunu söyledi. Daha sonra katılımcılara söz verildi. Yapılan tartışmaların ardından örgütlenme ve seçim olmak üzere iki komisyon kurularak toplantı bitirildi. (Nermin Akkaya)