Konya’da üniversite sınavına hazırlanan Kadir Şeker kütüphane çıkışı, bir parkta sevgilisi Ayşe D’yi döven Özgür Duran’a müdahale etmek istedi. Ancak Duran gence saldırıp, boğazını sıktı. Şeker’in kendisini kurtarmak için çıkardığı meyve bıçağı, yaşanan boğuşmada Duran’ın kalbine saplandı. Özgür Duran hayatını kaybederken, Kadir Şeker tutuklandı. Kadir Şeker’in ağabeyi Emine Bulut’u hatırlatarak, “Kadir parktaki kadının ağlama sesini duyduğunda belki Emine Bulut olayı gibi bir olay yaşanabileceğini düşündü” dedi. Bu konu hakkında Adalet Bakanı Gül de “Hakim ve savcıya görevlerini yapmaları için zaman tanımak lazım. Olay çok yeni. Savcı delilleri topluyor. Bu soruşturma neticesinde karar verilecek. Kimse ‘Kadir suçludur’ diyemez. Ama ortada bir ceset var” dedi. Acaba Kadir Şeker nasıl bir ceza alacak? Adalet Bakanı’nın da dediği gibi ortada bir ceset var. Türk halkı bu konuda ne yapmalı? Yıllardır süregelen kadın cinayetleri, kadına şiddet ve istismarlar bir son bulacak mı? Caydırıcı cezalar gelecek mi? Cezalar gelse bile insanlar bu yönelimden sapacaklar mı? Biz Türkiye olarak Kadın Hakları için 1924’te Medeni Kanunu, Kadına Seçme ve Seçilme Hakkı’nı 1934’de verdik. Birçok Avrupa Ülkesi daha kadına seçme ve seçilme hakkı vermemişken, Atatürk ve yönetim arkadaşları kadın haklarını savunuyor ve yürürlüğe koyuyordu. Geçmişimiz kadınlarımıza bu kadar sahip çıkıyorken, günümüzde neden bu kadar kadın cinayetleriyle, şiddetiyle gündemimize bir kara bulut gibi çöküyor? Bu son yaşanan olaydan sonra millet nasıl etkilenmeli? Sokakta veya herhangi bir yerde şiddete maruz kalan bir kadın görünce ne yapmamız gerekiyor? Kadir eğer ceza da almazsa bu cinayet meşrulaştırılmış olur mu? Cinayetlerin önü açılmamalı. Kadına şiddet, cinayete dönmemeli. Kadına şiddet cinayet işleyerek çözülemez. Kadir suçlu değildir ama ortada bir cinayet olduğu kesin. En azından savcının Kadir’in suçsuz olduğunu bilerek bir ceza vermesi gerektiğine inanıyorum.