1. Gelen ilk haberler her zamanki gibi kötüydü… Nefes nefese bir yarış başladı ardından… Nihayetinde “Hayır karşıtları” kıl payı farkla kazandı. Türkiye yepyeni bir sürece girdi böylece… Bundan sonra çok daha zor günler bekliyor bizleri… Erdoğan’ın OHAL’in devam edeceğinin işaretini vermesi, yeni yetkilerini de kullanarak çok daha otoriter bir rejime yöneleceğini anlatıyor bize…
2. Bir hakkı teslim etmek gerekiyor. Muhalefet, başta Erdoğan olmak üzere iktidar bloğunun tüm provakatif yaklaşımlarına, hakaretlerine, sorumsuz diline aynı tonda karşılık vermeyerek, barış içinde bir seçim yapılmasını sağladı. Şayet aynı dile meyledilmiş olunsaydı, Türkiye, bambaşka gerilimler yaşayabilirdi… Bu açıdan, sağduyulu yaklaşımlarından dolayı, başta CHP lideri Kılıçdaroğlu olmak üzere tüm muhalefete teşekkür borcumuz olduğunu düşünüyorum…
3. Açık söyleyeyim beklentim “Hayır” çıkacağı yönündeydi… Bunun epey işaretini de almıştım, ancak AKP’nin oy deposu Karadeniz ve İç Anadolu Bölgelerinin, adeta beton gibi duracağını hesap edemedim… Oralarda da, diğer yerlere koşut olarak bir çözülme olabileceğini umuyordum. Ancak olmadı, sonucu da buralar belirledi kesinlikle…
4. Bana sorarsanız Erdoğan için çok ciddi uyarılar var çıkan sonuçta… Ankara ve İstanbul’un yanı sıra Mersin, Adana, Antalya gibi büyük illerde seçimi kaybetmiş olmasını, bir sonraki seçim için alarm zilleri olarak ele almalı bence… Seçmen AKP politikalarından duyduğu rahatsızlığı çok açık şekilde sandığa yansıttı ve bu politikalarda değişim istedi…
5. 1 Kasım seçimleri baz alındığında AKP-MHP bloğu %60 bandına ulaşırken, referandumda bu oranın 51’lere düşmesi başarı olarak kabul edilemez kesinlikle… Buna havuz medyasının korkunç propaganda gücünü, devletin tüm olanaklarının seferber edilmesini, dar gelirli kesimlerle, diğer ekonomik aktörlere yapılan hesapsız destekleri de eklersek, 51’in başarı kabul edilmesi, korkunun dağları nasıl beklediğini anlatıyor bence…
6. Yüksek Seçim Kurulunun son dakikada seçimin kaderini tayin edecek kararlar alması, seçimin dürüstlüğüne gölge düşürdü… 2,5 milyon oyu etkileyen durumla ilgili seçim günü yeni düzenleme yapmak, pek çok yorumcunun dediği gibi maç sürerken kural değiştirmek gibi bir şeydi. Ülkede yeni bir tartışmanın fitilini ateşleyen kararlar uzun süre konuşulacak gibi görünüyor… 
7.  Sonucu en çok merak edilen bölgelerden biri olan Güneydoğu’da “Hayır” oyları beklenen patlamayı yapamadı. Yüzde yetmişlerin üzerinde beklenen hayır oranı, altmışlarda kaldı. Öte yandan, diğer illerde seçime katılım oranı %90’lara yaklaşırken, bölgede %80’lerin altına düşmesi sonucu tayin eden faktör oldu. Pek çok şeyi tam olarak söylemek için çok erken ama, katılımın azlığını bölgede yaşanan yoğun göçe ve baskılara bağlıyorum…
8.  Zonguldak’ta ise az farkla “hayır” çıktı. Devrek’te Ulupınar’ın gücünü koruduğu gözlenirken, Çaycuma’da da Zonguldak ortalaması düzeyinde “hayır” kazandı… En büyük ilçe olan Ereğli’de “evet” oylarının önde olması farkın açılmasını engelledi...
9. Merkez İlçe’nin yüzde 58 gibi kentteki en yüksek “hayır” oranına ulaşmasını, Zonguldak Belediyesinin kötü performansına karşın büyük başarı olarak nitelendirmek gerekiyor bence... 
10. AKP’nin büyük kentlerde ilk kez seçim kaybettiği referandumda, sonucun kıl payı farkla da olsa bunun tersi olması ülke tarihinde az rastlanan bir durumu anlatıyor… Bunun sosyolojisi üzerinde durulmaya değer bir durum önümüzde duruyor…
11. Sonuçları daha uzun süre tartışılacağa benzeyen referandum, ülkede tüm sosyal sınıfların konumunu yeniden belirlemesine, siyasi ortaklarını, duruşunu, dilini gözden geçirmesine neden olacak sonuçlar doğurdu… Bunun nasıl olabileceğini de ileride tartışmaya devam edeceğiz elbette…
12. En baştan yenik başlanılan süreçte, ortadaki tüm eşitsizliğe, baskı ve engellemelere karşın böyle bir sonucun elde edilmesi, toplumsal muhalefet açısından ümit verici bir sonuçtur bence… Halktan umut kesmeden daha adil, daha demokratik, daha eşitlikçi bir Türkiye için kalınan yerden mücadeleye devam edilmelidir. Başka da çıkış yolu görünmemektedir zaten…