Son ayların gündemi Fener mahallesi biliyorsunuz, Buraya el konuldu ve bir vakfa tahsis edilir gibi el değiştirdi güzelim tarihsel alan. Geleceği belirsiz. Ancak Zonguldaklılar buranın olduğu gibi kalmasını istiyorlar. Bu konuda toplantılar yapıldı ve yapılmaya da dev em edecek. Geçtiğimiz günlerde bir büyük buluşma haberi de yer aldı basın organlarında.

Haber şöyleydi:

Fener’in Çocukları buluşuyor...

Ömrünün bir bölümü Fener Mahallesi’nde geçen yüzlerce insan, 7-8-9 Eylül’de, “Yıllar Sonra İlk Kez, Belki De …” sloganıyla Zonguldak’ta bir araya geliyor.

Ömrünün bir bölümünü Fener Mahallesi’nde geçiren daha sonra yaşamını kent dışında ya da kent içinde başka yerde sürdüren Fener’in çocukları büyük buluşmaya hazırlanıyor. Ülkenin dört bir yanında yaşayan yüzlerce Fenerli, 7-8-9 Eylül’de Zonguldak’ta bir araya geliyor. “Yıllar Sonra İlk Kez, Belki De …” sloganıyla gerçekleştirilecek buluşmanın hazırlık çalışmalarını Op. Dr. Tunç Çelebi, Muammer Güner ve Prof. Dr. Uğur Haklar’dan oluşan bir hazırlık komitesi yürütüyor. Fener’in çocukları, Zonguldak’ta Vali Ahmet Çınar, Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu başta olmak üzere kimi kamu yöneticilerini ziyaret ederek kentle ilgili görüş ve önerilerini iletecek. Katılımcılardan dileyenler, buluşma sırasında, Zonguldak’tayken okudukları Yayla İlkokulu, TED Koleji ve Mehmet Çelikel Lisesi gibi okulları da ziyaret edecek.

YOĞUN BİR PROGRAM YÜRÜTÜLECEK

Buluşmanın merkez üssü ise, Fener Mahallesi’ndeki tenis kortu olacak. Burada tenis maçları da yapacak olan Fenerliler, Zonguldak Tenis İhtisas Kulübü’nün 67’nci yılı kuruluşu törenine toplu halde katılım sağlayacak. Osman Atilla Poshor ve Prof.Dr.Taner Damcı’nın kitaplarını da imzalayacağı buluşmada, Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı’nın (ZOKEV) kitap sergisi de açılacak. Nurhan Çelebi Kortunda eski tenisçiler gösteri maçları yaparken, tüm Fener’li ve kendini Fenerli hissedenlerin büyük anı fotoğrafı çekimi de yapılacak. Buluşmada Maden Mühendisler Derneği’nde bir kokteyl prolonge ve tenis kortunda toplu kahvaltı programları da yer alacak.

ULUSAL BASINDA FENER

Fener için ulusal basında da haberler yer aldı Örneğin Cumhuriyet gazetesinde…

Bilal Erdoğan'ın vakfına Fener isyanı: Talana izin yok

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Yüksek İstişare Kurulu Üyesi olduğu Türkiye Gençlik Vakfı’nın ( TÜGVAZonguldak ’ın cennet köşelerinden SİT alanı kapsamındaki Fener Mahallesi’ndeki bir araziye talip olmasına karşı eylem kararı çıktı. Fener Mahallesi sakinleri bugün #TürkiyeZonguldakınFenerineSahipÇık sloganıyla kampanya başlatma kararı aldı. Önümüzdeki günlerde sivil toplum kuruluşlarının ve siyasilerin desteğiyle Fener Mahallesi’nde büyük bir halk buluşması gerçekleştirilecek. Bilal Erdoğan’ın yönetiminde bulunduğu TÜGVA Zonguldak ’ın SİT alanı kapsamındaki Fener Mahallesi’ne göz dikmişti. TÜGVA’nın Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) yaptığı başvurunun karara bağlanması seçimlerden önce kamuoyunun tepkisini çekmemek için 24 Haziran sonrasına ertelenmişti. Bilal Erdoğan, 17 Aralık’la birlikte gündemden düşmeyen hem TÜRGEV’in hem de kardeş kuruluşu TÜGVA’nın yönetiminde bulunuyor. Vakıf kentin en merkezi bölgesine sosyal tesisler yapmayı planlıyor.

Eylem kararı

Cumhuriyet’in haberinin ardından Fener Mahallesi sakinleri Maden Mühendisleri Lokali’nde basına kapalı bir toplantı yaptı. Siyasilerin, STK temsilcilerinin de katıldığı toplantıda mahalle sakinleri “eylem kararı” aldı. Bir komite oluşturulması kararlaştırılırken bugün #TürkiyeZonguldakınFenerineSahipÇık sloganıyla kampanya başlatılacak.

Halk buluşması

24 Haziran seçimlerinin ardından CHP’den Zonguldak milletvekili seçilen ve aynı zamanda Fener Mahallesi’nde yaşayan Deniz Yavuzyılmaz TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu ile telefonda görüştüğünü, “ TÜGVA’nın başvurusunu doğruladığını ancak talebin değerlendirildiğini henüz karar alınmadığını” söylediğini aktardı. “Bizde kesinlikle bir derneğe, vakfa verilecekse Sakatlar Derneği, Şehit Maden Aileleri Derneği gibi kamu yararını gözeten ve Zonguldak’ta faaliyet gösteren derneklere tahsis edilmesini istedik” diyen CHP’li Yavuzyılmaz, eylem süreciyle ilgili gelişmeleri ise şöyle anlattı: “Ortak yaşam alanlarının siyasallaştırılmaması gerekiyor. Fener Mahallesi sakinleri Zonguldaklının hayallerinde, çocukluk anılarında yeri olan gözbebeği mahallenin talan edilmesine izin vermemekte kararlı gözüküyor. Önümüzdeki günlerde Fener Mahallesi’nde bir halk buluşması gerçekleştirilecek. Baromuzu, STK’lerimizi ve halkımızı davet edeceğiz. Zonguldak dışında yaşayan Zonguldaklıları da davet ediyoruz. Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir de talep olması halinde belediye olarak işletmeye talip olabileceklerini bize iletti.”

 

GÜNÜMÜZE KADAR FENER

19. yüzyılın ilk çeyreğinin sonlarında kömürün bulunuşu, 20 yıl sonra da ilk ocakların kurulmasıyla birlikte, Zonguldak ve çevresi, Osmanlı devlet hazinesinin kilit noktalarını elinde tutan yabancı bankerlerin dikkatini çekmeye başladı. Önce Yahudi ve Ermeni sermayesi, ardından da ekonominin önemli bir bölümünü ele geçiren, adı Osmanlı olan ama aslında Fransız sermayesine ait Osmanlı Bankası, 1896 yılında Ereğli Şirket-i Osmaniyesi’ni (Société Ottomane D’heraclée) kurarak havzadaki kömür üretim imtiyazını aldı.

İlk olarak tek mendirekten oluşan liman inşaatına başlayan bu şirket, 1897 yılında limanın hemen üst kısmında, bir vadi şeklinde bulunan yarımadayı “Fransız Mahallesi” olarak kurdu. Kısa bir süre içinde, bulunduğu doğal ortam ve birbiriyle uyumlu konutların yapımı tamamlanarak şirket mensubu aileler yerleşti. Bu arada Fransa’dan geçici olarak gelen ve evlere yerleşemeyen mühendisler için de “Yayla Konağı” olarak anılan bina yapıldı.

Liman mendireğinin hemen kuzeyindeki kayalık bölgeye ise, gemilere yardımcı olması amacıyla, denizden yaklaşık yetmiş metre yükseklikte bir fener kulesi yapıldı (1908).

Birinci Dünya Savaşı’nın hemen sonrasında imzalanan Mondros Anlaşması’nın 7. maddesi hükümlerinin kendilerine verdiği hakkı savunan Fransızlar, Ereğli Şirket-i Osmaniyesi’nin haklarını korumak ve güvenliğini sağlamak gerekçesiyle polis, jandarma ve piyade askerlerinden oluşan 125.Taburu Zonguldak’a getirdi (8 Mart 1919).

3 Nisan 1919’da bir torpidoyla getirdikleri paralı Tunuslu müstemleke askerleriyle de şehirdeki askeri güçlerini takviye ettiler. Fransızlar şehir merkezinin büyük bir bölümünü tel örgülerle çevirerek, kömür üretimini ve kentte bulunan vatandaşlarını güvenlik altına aldılar.  Bu dönemde, iskeledeki Ereğli Şirket-i Osmaniye müdürlük binasından limana varan cadde ile Yayla, Rüzgarlımeşe, İkinci Makas ve liman yükleme tesisleri yasak bölge” ilan edildi. 21 Haziran 1921’de Fransızlar’ın kenti terk etmesiyle birlikte yasak da sona erdi.

 Cumhuriyet’in ilanı ile birlikte benimsenen millileştirme politikaları çerçevesinde havzadaki kömür üretimi de Etibank’a bağlı olarak kurulan Ereğli Kömür Şirketi’ne (EKİ) devredildi (1 Aralık 1940). 

1945 yılında bölgenin Genel Amenajman Avan Projesi’ne memur ve amele siteleri eklenmesi uygun görülerek, Maden Teknik Okulu’ndan deniz fenerine kadar olan bölümün lojman, okul, ekonoma, sosyal ve spor tesisleri ile donatılmasına başlandı. 1948 yılı itibarıyla şirket çalışanları bu semte taşımaya başladılar. Bu dönemde semtin adı da Fransız Mahallesi’nden Fener Mahallesi’ne dönüştü.

278.000 m’lik bir alanda kurulu bulunan Fener Mahallesi’nde, Türkiye Taşkömürü Kurumu’nda çalışan personelin ikametgahlarını sağladıkları lojmanların yanısıra, özel şahısların kullandığı konut ve işyerleri, vali konağı, sosyal tesis ve işletmeler (Deniz Kulübü, A Tipi Misafirhane, B Tipi Lokal, Kilise Restoran, Deniz Feneri Restoran, Maden Mühendisleri Derneği Lokali, Tabipler Odası Lokali), spor tesisleri (futbol sahası, tenis kortları, basketbol sahası), gezi yolu, çocuk oyun bahçesi gibi tesisler bulunmaktadır.

Fener Mahallesi, Ankara Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun 13.05.21996 tarih ve 4596 sayılı kararıyla Kentsel ve III. Derece Doğal Sit Alanı olarak tescil edilmiştir.

Doğal dokusu ve bütüncül yerleşim alanı olarak yüzyılı aşkın süredir niteliğini koruyan bölgenin tescil kararının gerekçesi de, bu bölgenin tarihsel, kültürel ve doğal değerinin vurgulanması açısından son derece anlamlıdır:

  • Türkiye’nin ilk maden kenti olan Zonguldak’ın tarihinde önemli bir yer tutması,
  • Kentin sanayileşerek gelişmesine tanıklık etmesi bakımından simgesel bir değer taşıması,
  • Toplumumuzun belirli bir kesiminin sosyal, ekonomik ve kültürel yaşam biçiminin, ayrıca insana verilen değer ile kişiler arası ilişkilerin mekana nasıl yansıdığının somut belgelerini oluşturan kentsel alan olması,
  • Yoğunluk, yapı-açık alan kullanımı bakımından günümüze ve geleceğe ışık tutacak düzeyde kentsel alan tasarımı ile örnek bir yerleşim yeri olması,
  • Kent siluetini etkileyen, kent imajına olumlu katkıda bulunan ve ekolojik dengeyi sağlayan grup, dizi ve tek ağaçların bulunması…

Zonguldak Belediyesi tarafından hazırlanan ve 2000 yılında onanarak yürürlüğe giren “Zonguldak Yayla Mahallesi Kentsel ve 3. Derece Doğal Sit Alanı Koruma İmar Planı” ile bölgede her türlü imar uygulamasının anılan koruma imar planı kararları doğrultusunda gerçekleştirilmesi zorunluluğu getirilmiştir.

Kaynak: Zonguldak nostalji, Cumhuriyet Gazetesi, Yerel basın

Derleyen: Şebnem Saka