Taa Osmanlı döneminden bugüne gelen geleneksel bir içecek boza. Temel olarak mısır, buğday, arpa, darı, pirinç ve yulaftan oluşan boza içimiyle keyif vermesinin yanı sıra içerdiği demir, fosfor, A, B1, B2 ve E vitaminleri sayesinde sağlığa da çok faydalı. Zonguldak’ta 1970’li yıllara kadar kış akşamlarında mahalle aralarında bozacılar tarafından satılan boza daha sonra bu tür satış şeklinden vazgeçilince bir 30-40 sene de pastanelerde satılmaya başlandı, günümüzde ise sadece bir iki pastanede halkın damak tadına sunulur oldu.

Boza satılan yerlerden biri de Zonguldak kent merkezindeki Tatlıcılar pastanesi. Fezvipaşa Caddesinde, halk arasında bilinen ismiyle Toptancılar sokağındaki bu tek pastanede satılan boza Türkiye’nin en meşhur Vefa bozası.

Pastane işletmecisi tarafından İstanbul’dan getirtiliyor ve mermer küplerde satışa sunuluyor. Pastane bozayı sürekli taze olarak getirtiyor ve satıyor. İsteyene de yanında leblebi ama leblebili boza içme alışkanlığı Zonguldak halkında yok, burada vatandaş üstüne tarçın, zencefil gibi baharatları ekip öyle içiyor. Kış aylarının en sıhhatli ve en güzel içeceklerinden birisi de boza.

Peki kış aylarında neden boza içmeliyiz?

Çünkü öksürüğü şıp diye keser

Kış aylarında yaşanan solunum yolları enfeksiyonları ve daha çok öksürük için doğal bir şifa kaynağı boza.

Boza içerdiği bol miktardaki A, B, C ve E vitaminleri sayesinde soğuk algınlığıyla savaşır. Özellikle çocuklarda bronşların rahatlamasına, balgam çıkarmanın kolaylaşmasına yardımcı olur, böylece solunum yollarını rahatlatır. İnatçı öksürükleri bile birkaç gün içinde tamamen kesebilir.

Çünkü anne sütünü artırır

Anne adayları ve yeni anneler için de adeta bir iksir boza. Zengin vitamin ve mineral içeriği sayesinde anne sütünü artırma özelliği bulunan boza yeni doğan bebeği de olumlu şekilde etkiler. Anne sütünden bebeğe aktarılan mineral ve vitaminler bebeğin sağlıklı ve güçlü olmasını sağlar. Özellikle anne ve bebeğin sağlıklı bir kemik yapısına sahip olmasına yardımcı olur.

Çünkü sindirime yardımcı olur, hazmı kolaylaştırır

Bozanın içerdiği asitler zararsız asitlerdir. Bu asitler de midedeki asit seviyesini sağlıklı bir seviyede tutar, dengesini sağlar. Böylelikle hazmı da kolaylaştıran boza midenin yorulmasını engelleyip bağırsakları temizler.

Çünkü kanserle mücadele eder

Boza vücut direncinin artması için gerekli olan vitamin, mineral ve bol miktarda antioksidanı barındırdığından bünyenin savunma sistemini geliştirir ve böylelikle kanserle mücadelede önemli rol oynar. Yani boza içerek vücut direncinizi artırarak kanser riskinizi minimuma indirebilirsiniz.

Çünkü kemik sağlığını korur

Bozanın vitaminler açısından zengin olduğundan bahsettik. İşte boza bu vitaminler sayesinde özellikle gelişmekte olan çocukların kemik yapılarını güçlendirme yetisine sahip. Ayrıca yaşlılık döneminde ortaya çıkabilecek kemik hastalıklarına karşı da sizi koruyor.

Çünkü enerji verir

Bozanın içerdiği bol miktarda B vitamini vücuda ihtiyaç duyduğu enerjiyi veriyor ve yorgunluğa yenik düşmenizi engelliyor. Özellikle sporcuların bu sebeple bolca boza tükettiği biliniyor. Hamile kadınların doğumdan önce ve sonra boza içmesi de kaybettikleri gücü geri kazanmalarına yardımcı oluyor.

Çünkü stresle mücadelede çetin bir savaşçı

Bozanın içindeki B vitamini sadece fiziksel değil ayrıca zihinsel yorgunluk için de birebir. Sinir sistemi üzerinde yatıştırıcı özelliği olan, yorulmuş ve yıpranmış sinirleri onaran bozayı içtikten sonra pamuk kadar yumuşak olabilirsiniz.

Çünkü cilt ve saç sağlığını korur

İçerdiği B12 vitamini ve diğer mineraller sayesinde boza cilt ve saç sağlığı için de oldukça faydalı. Kuru ciltlerin nemlenmesini sağlar, dökülmeleri önler, cildi yumuşatır, cilde sağlıklı, mat ve parlak bir görünüş kazandırır. (Yasemin Sarı)