İş adamı Yusuf Günay tarafından Bülent Ecevit Üniversitesi’ne hibe edilen camii toplam 1200 metrekare alana sahip ve 550 kişinin ibadet edeceği şekilde tasarlandı. Tüm malzemeleri farklı illerden özel olarak temin edilen Osmanlı Selçuklu mimarisinin izlerini taşıyan caminin ismi ise Gül-ü Şan’ı Yusuf Günay Camii olarak belirlendi.
Camide kılınan ilk Cuma Namazı’nın ardından Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Mahmut Özer yaptığı açıklamada; “ Hem Bülent Ecevit Üniversitesi adına hem de bu camiyi kullanacak tüm vatandaşlarımız adına Yusuf Bey’e şükranlarımı sunuyorum. Burası yaklaşık 5 bin kişinin sirkülasyonu olduğu bir kampüs, burada camiye büyük bir ihtiyaç vardı. Biz de kendisine bu cami yapma teklifimizi sunduğumuzda kabul ettiği için teşekkür ediyoruz.
Caminin tüm masraflarını üstlenen ve hibe yoluyla vatandaşa kazandıran hayırsever iş adamı Yusuf Günay ise şunları kaydetti; “ Burada bu caminin yapılmasında emeği olan yeri bizlere tahsis eden başta rektör hocam ve diğer üniversite bünyesindeki yetkili elemanlara, ağabeylere, hocalara çok teşekkür ediyorum. Biz bu Camii Şerif’i normal o Selçuklu, Osmanlı mimarisini şimdiki modern şekliyle bir araya getirerek böyle bir mimari düşündük. Burada büyük büyük hocalarımız var. Bizim yanlış yaptıklarımızı inşallah söylerler. Yeni yapacağımız camilerde aynı hatayı yapmayız. Caminin ismi üniversite senatosu tarafından Gül-ü Şan’ı Yusuf Günay olarak verilmiştir” dedi.
Hayırsever işadamı Yusuf Günay’ın “Bize yeni bir görev verilmesi üzerine onu da yerine getireceğimi söylüyorum” sözü üzerine Rektör Özer: “Bizim üç tane büyük kampüsümüz var Merkez Kampüsü, Sağlık Kampüsü diğeri de Çaycuma Kampüsü, o zaman camisiz kalan tek büyük kampüsümüz olan Çaycuma Kampüsü için de üçüncü camimizi yapma sözünü sizin huzurunuzda alıyorum. Ama eğitim binası yapmak isterse onu da kabul ediyorum” dedi.
