Çatalağzı bölgesinde Eren Holding tarafından yapımı planlanan 4’ncü termik santrale karşı vatandaş ‘yaşam’ eyleminde bir araya geldi. CHP’li çok sayıda milletvekiliyle birlikte yapılan eylemde konuşan Belediye Başkanı Adnan Akgün, geleceğin karanlık olduğunu belirtti

“ÇOCUKLARIMIZ BİZE KÜFRETMESİN”

Zonguldak’ın Kilimli İlçesi’ne bağlı Çatalağzı’nda Eren Holding tarafından yapımı planlanan ZETES-4  termik santral projesi için belde merkezinde bulunan havuzlu parkta eylem gerçekleştirildi. Sabah erken saatlerden itibaren belde merkezinde organizasyon komitesi tarafından hazırlık yapılırken özellikle bayanlardan oluşan eylemciler ellerinde ‘Nefes Almak İstiyoruz’, ‘Gezenimiz mi termik mi?’, ‘Artık Yeter’ yazılı dövizler taşıdı. 

Otobüslerle bölgeye il dışında çok sayıda katılımcı gelirken, CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Önay Cankurtaran, Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, İzmir Milletvekili Atilla Sertel, Özcan Purçu, Samsun Milletvekili Kemal Zeybek, Kocaeli Fatma Hürriyet Kaplan, Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, Uşak Milletvekili Özkan Yamuk, Kırklareli Turabi Kayhan, Muğla Milletvekili Akın Üstündağ, İstanbul Milletvekili Ali Şeker, Ali Özcan, Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen,Edirne Ergün Bircan, Bolu Milletvekili Tanju Özcan, Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya, Adana Milletvekili Zülfikar İleri Türkmen, İnanç Tamer, Denizli Kazım Arslan, Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu ve Ünal Demirtaş’ın partiye ait otobüsle geldiği eyleme İstanbul İl Başkan Yardımcısı Yusuf Erciyes’in yanı sıra Zonguldak, Çaycuma, Alaplı, Kilimli, Kandilli, Gülüç, Perşembe, Saltukova, Karapınar, Muslu, Çatalağzı ve Gümeli Belediye Başkanları ile il, ilçe ve belde başkanları da eyleme katıldı. TEMA, Atatürkçü Düşünce Derneği, Genel Maden İşçileri Sendikası, Türkiye Maden-İş Sendikası, İl Genel Meclis üyeleri ile belediye meclis üyeleri ile muhtarlar ve vatandaşların da destek verdiği eylemde açılış konuşması gerçekleştiren Çatalağzı Belediye Başkanı Adnan Akgün, sadece yaşam haklarını istediklerini dile getirerek, “Burada yaşayan insanlar her türlü çileyi çekerek buna atlanıyor. Bu saatten sonra Çatalağzı’nda bundan sonra 1520 megavat daha termik santral kuruyor. Biz askere gitmiyor muyuz, biz vergi vermiyor muyuz? Ankara’dan 3 tane bürokrat karar verecekte biz burada susup oturacak mıyız? Biz bölücülük yapmıyoruz. Sadece yaşam hakkımıza müdahale edilmesin istiyoruz. Yeter diyoruz. Artık Çatalağzı’na başka santral kurulmasın. Kurulmasın ki bizden sonraki nesiller bize küfretmesin” dedi.

“SADECE BÖLGENİN DEĞİL ZONGULDAK’IN SORUNU”

Muslu Belediye Başkanı Sebahattin Adıyaman ise yaşanan termik santral sorunun sadece bölgeyi değil Zonguldak’ı kapsadığını dile getirerek, “Yaşam hakkımızın onurlu mücadelelimizde yanımızda olan tüm milletvekillerimiz başta olmak üzere burada olan herkese en yürekten saygılar sunuyorum. Adanan Başkan konuyu toparladı. Misafirlerimiz de Türkiye’nin gerçeklerini anlatacaklar. Şuanda 3090 megawat santral var. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir uygulama olmadığı gibi bundan sonra burada kurulacak yeni santrallerle birlikte 4610 megawat olacak. Bölge rüzgarlarının etkisiyle bu zehir Ereğli’ye kadar gidiyor. Bu olay Çatalağzı ve Muslu’nun sorunu değil tüm Zonguldak’ın sorunu. Biz artık slayt izlemek istemiyoruz. Biz bu topraklarda bundan sonra termik santral istemiyoruz. Olanların da iyileştirilmesini istiyoruz. Biz tüm canlılara ortak saygı istiyoruz. Biz hep hava emisyonlarından bahsettik, 12 seneden bu yana inşaatlar üzerindeyiz. 12 senedir çamurun külün içindeyiz, asgari ücretle çalışan baba 3-4 defa ayakkabı olmak zorunda kalıyor. Herkesin bir vicdan muhasebesi istiyoruz. Biz hak ve hukuklarımıza saygı istiyoruz. Bizi seveni bizde severiz, lütfen bizi dövmeyin” ifadelerine yer verdi.

 

 CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu, ise konuşmasında Ankara’da düzenlenen ÇED Toplantısı’nda sahte bir rapor hazırlanmak istenildiğini dile getirerek, “Bilindiği üzere geçen yıl Muslu’da santrallerin yapımıyla ilgili ÇED toplantısı vardı ve 20 civarı vekilimiz yine oraya katıldı. Biz bu toplantıyı da yaptırmadık. Ama iktidar ve enerji şirketleri Ankara Çevre Bakanlığı’nda bir toplantı yaptılar. Sivil toplum örgütlerimizde oraya katıldı. Bir danışıklı dövüş, bakanlık elemanları ile şirket elemanları al gülüm ver gülüm yaptı. Sanki burada ilk defa bir termik santral yapılıyormuş gibi bir toplantı yapıldı. Daha kötüsü bakanlıkların birbirinden haberi olmadan bir ÇED raporu hazırladılar. Doktoruna çok üzüldüm, oradaki Çevre Mühendisine, Elektrik mühendislerine üzüldük. Tamamen gerçeklere aykırı bir şekilde sahte bir ÇED raporu hazırladılar. Ben tüm Muslu ve Çatalağzı halkına sesleniyorum. Bunu da hukuk önünde hukuki bir süreç başlatmamız gerekiyor. Zaten bu lafları orada konuştuk ve bize cevap vermediler. O toplantı onların yenilgisiyle sonuçlandı. Allah’tan raporu hazırlamadılar ama hazırlarlarsa hukuk önünde mücadele vereceğiz. Bu toplantılar boşuna yapılıyor. Biz artık bu bölgeye termik santral istemiyoruz. Bilindiği üzere ilk iş ve Zonguldak kömürü dediler. Zaten bu şirketin sözleşmesinde de 600 milyon dolar yer altı madenciliğine yatırım şartı vardı. Şuanda ilk santrali saymazsak 3 tane santral yapıldı bu bölgeye. Hem Zonguldak kömürü yok hem de Çinli işçiler çalışıyor. Şuanda Kostarika’dan kömür geliyor buraya. Oranın şirketlerine para kazandırıyoruz. Sonuçta bu zarar hesabına bakarsak burada sadece şirket kar ediyor. Halkımız hep zararına bakıyor. Sağlık harcamalarına bakıldığında 3-3buçuk milyar Euro SGK’nın ödediği para var. Bu toplam sağlık harcamalarının yüzde 10’una denk geliyor. Her yıl 29 bin vatandaşımız kanserden ölüyor. Bu rakam trafik kazalarının tam 6 katı. Biz buradan haykırıyoruz. Biz yeni santral istemiyoruz. Eski santrallerinde rehabilite olması gerekiyor. Emniyet Mdürümüz var, 245 işçimiz onun önderliğinde DE-KA işçileri işlerini kaybettiler. Sayın Valimiz 700 megavatlık daha boşluk var diyor. Eren Enerji’den 10 0 Bin TL gibi Zonguldakspor’a oraya buraya alırsanız tabi açık kalır. Sadaka alır gibi rakam alıyorlar. Fakat Vali Bey bugün var yarın yok. Ama biz hep burada yaşayacağız. CHP heryerde. Nerede Türkiye’nin sorunu varsa biz oradayız. Bugün Mardin’de de yurtdışında da vekillerimiz var. Nerede bir sorun varsa biz oradayız. Ben buraya katılan tüm vekillerimize teşekkürlerimizi sunuyorum. 1948’de İngilizlerin yapımı olarak burada yapıldı. Adı Işıkveren’di. Ankara’ya ilk elektriği o santral verdi. Şimdi Ankara bize ölüm veriyor. Kabahat Ankara’da değil bizim gönderdiklerimizde. Siz orada ölün diyorlar. CHP iktidarında bu hava kirliliği bu santraller böyle olmayacak” ifadelerine yer verdi.

“SIRA FİLYOS’A DA GELECEK”

TEMA Zonguldak İl Temsilcisi Berran Aydan ise konuşmasında, Çatalağzı’ndan sonra Filyos’a da büyük bir liman ve çimento fabrikası ile bir termik santral daha kurulacağını ve halkın zehirlenerek öldürülmek istendiğini de söyleyerek, “20 yıldır bölgemizde termik santrallerle mücadele ediyoruz. Biz gönüllüler olarak ilk zamanda bir avuçtuk. Önce ÇATES’in sorunlarını anlattık. Kömürlü termik santraller ne yaparlarsa yapsınlar, ne kadar modern teknoloji kullanırlarsa kullansınlar havayı suyu denizi kirletmekteler ve insanlarımızı öldürmektedirler. Burada biz Eren Enerji’nin ZETES-4 için burayız. ÇED raporu bir firma tarafından hazırlandı. Bu raporda sanki Çatalağzı’nda ilk defa bir santral kuruluyormuş gibiler. Burada 1 termik santral çalışsa farklı 5-6 santral başka. Bunu ilk okul öğrencisi bile biliyor. Biz burada daha fazla termik santral istemiyoruz. Biz şimdi dur demezsek bu bölgede 6 Batı Karadeniz bölgesinde 15 termik santral olacak. Halka şirin gözükmek için bir yerlere para vererek bizi kandıramazlar. Bu ÇED raporu asla ve asla geçmemeli. Para kazanma ve kar hırsına dur denilmeli. Çatalağzı bitti sonra Filyos’a başlıyorlar. Oraya da termik santral yapılacak. Biz tabii ki Zonguldak’a yatırım ve işsiz kalmak istemiyoruz ama doğaya saygılı, bizi öldürmeyen yatırımlar istiyoruz. Tüm bu uygulamalara dur demek için buradayız. Biz burada tek bir santral daha yeniden yapılmasını istemiyoruz” şeklinde konuştu.

“BİZİ HEP KANDIRDILAR”

Genel Maden İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, yer altındaki taşkömürünün gün yüzüne çıkartılacağını söyleyen sermayenin hep iş ve ekmek diyerek halkı kandırdığını vurgulayarak, “Yıllardır bizi Zonguldak’taki yerin altındaki taş kömürünü yer üstüne çıkartıp termik santrallerde kullanıp işsizlikle başa çıkacağız diyerek bizi kandırdılar. Her geçen yıl bizi nasıl kandırdıklarını da gösterdiler. Türkiye’de en fazla vergi veren 10 il arasında olan kentimiz en az yatırım alan kentler arasında ilk sıradayız. Şimdi bizim önümüze geldiler tüm Zonguldak’ı yeniden kandırmaya çalışıyorlar. Kirliliğini biz soluyacağız, biz öleceğiz, biz zehirleneceğiz kaymağını başkası yiyecek. Asla kanmayalım. Ben siyasi iktidardan şunu istiyorum. Sadece kendi siyasi çıkarlarınız için Ankara’da aleyhimize verilen kararlara evet demeyin. Zonguldak olursa siz olursunuz. Hiçbirimizin tek başına bir anlamı kalmayacaktır” dedi.

“KARADENİZ KÖPÜRDÜ MÜ KARŞISINDA DURAMAZSINIZ”

Trabzon Milletvekili Haluk Pekçen, Karadeniz halkının hep kandırıldığını ve saf duygularıyla oynandığını vurgulayarak, “Zonguldak Milletvekillerimiz bana bizim milletimize konuşma yapar mısın dediklerinde ayaklarım titredi. Bu topraklar Kara Oğlan Ecevit’in memleketi burada konuşmak kolay değil. Burada benim dizlerim saygıdan titriyor ama bazıların dizleri korkudan titriyor. Burası Karadeniz burası bir çıldırdı mı kimse tutamaz. Biz bu iktidarı Karadeniz olarak iktidar yaptık. Karadeniz’e bu kadar düşmanlık yapan başka bir iktidar varsa söyleyin ben özür dileyeceğim. Böyle bir ihanet şebekesi Karadeniz’in saf duygularıyla hepimizin kabusu oldu. Karadeniz köpürdü mü bunun hesabını sorar. Size baktığımda sorduğunuz 3 soruyu gözlerinizden okuyorum. Acaba terörden çocuklarımız ölecek mi? akşam tencere de ne olacak? Çocuklarımız burada yaşayacak mı? Memleketin geleceği, Zonguldak’ın geleceği ne olacak, Çatalağzı’nda yarın neler olacak diye hepiniz kaygı taşıyorsunuz. Sürekli yalan üzerine bir siyasi iktidar var. 15 Temmuz günü Abdullah Gül’e mikrofonu dayıyorlar. Aynen şunu söylüyor; “Merak etmeyin bekleyin çok büyük sürprizler olacak” diyor. Bu karanlık söylemiyle o büyük sürprizi duymak istiyoruz. Bu yurttaşları birbirine kırdırmak mıydı sürpriziniz. Şimdi FETÖ’cü diye milleti tutukluyorlar. En büyük FETÖ’cü sensin. Sen değimlisin ne istediler de vermedik diyen” dedi.

“DENGEMİZİ BOZDULAR”  

Karadeniz bölgesinde yapılan HES ve Termik Santrallerle birlikte ne fındık ne kestane yetiştiğini ve bölgenin dengesinin bozulduğunu da belirten Pekçen, “Bugün üretmiyoruz. Karadenizlisiniz bilirsiniz. Fındık bitti. Karadeniz’in dengesini bozdular. AKP Karadeniz’e büyük bir kabus oldu. Siz söyleyin AKP size ne yaptı? Batısında termik santraller doğusunda HES’ler dengemizi bozdular. Artık lütfen konuşmaya başlayın. Susmayın zaten sizi susturamazlar. Emin olun siz konuşmaya başlarsanız onlar meydanları kolay kolay dolduramayacaklar. Buradaki termik santralleri gelir üretiyor, vergi daireleri İstanbul’da olduğu için payı İstanbul alıyor. Ne Zonguldak’a ne Çatalağzı’na faydası var bunların. Karadeniz’in doğusu batısı kanserle uğraşıyor. AKP’nin yandaşları bu dönemde kamyonlarla kaldırıyorlar parayı sonra seçim zamanı birazını size kömürdü makarnaydı olarak dağıtıyor. Kanmayın, inanmayın, zehirlenmeyelim, sağlıklı yaşayalım. Biz artık yeni termik santraller istemiyoruz”  şeklinde konuştu.

“ÇED DEĞİL ÇETE RAPORU”

Kırklareli Milletvekili Turabi Kayan, hazırlanan ÇED raporunun ÇETE raporu olduğunu iddia ederek, halkın vahşi kapitalizmin oyuncağı haline geldiğini söyledi. Kayan yaptığı konuşmasında, “Sizlere gelirler ÇED Raporu hazırlıyoruz derler. Aynısını bize de yaptılar. İğneada’ya enerji santrali kurdurmak istediler. Bu raporu tutmak için gelen bunlar ÇED raporu tutmak için değil ÇETE raporu yapıyorlar. Sizleri zehirleme raporu yapıyorlar. Vahşi kapitalizim yapıyorlar. Bu kapitalimizm halkı vatandaşı düşünmez. Sizin kanser olmuşsunuz, çocuklarınız ölüyorlarmış umrunda olmaz. Onlar sizin havanızı ve toprağınızı zehirler sonra o toprağa sizi gömerler. Bu Dünya’da temiz enerji de vardır. Bunlar enerjinin en kirlisini kurmaya çalışıyorlar. Fırsat vermezseniz bunların hiçbirini yapamazlar. Bölgenize, doğanıza, havanıza suyunuza sahip çıkın. Bu doğayı havayı toprağı suyu size onlar vermedi, sizden alma hakları da yoktur. Eğer sizin hakkınızı elinizden almak isterlerse şiddetle zorla cebirle bunu engelleyin” dedi.

“TARİH KAPKARA OKUNACAK”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Önay Cankurtaran ise konuşmasında, şuan ki tarihin ileride kapkara okunacağını belirterek, “Keşke daha iyi konularda, daha mutlu günlerde karşılaşsaydık. Tarihin yazıldığı değil ileride kapkara okunacağı bir günlerdeyiz. Bu günlerde yine Zonguldak’ta insan hakları ihlaliyle karşı karşıyayız. Tüm Türkiye’de olduğu gibi mağduriyetin, mazlumun, sesi çıkmayanların sesi olmak için buradayız. Tüm Dünya’ya baktığımızda gelişmiş ülkelerde yaşamın her alanında hangi yatırım yapılırsa yapılsın öncelik insan sağlını korumaktır. AKP döneminde maalesef baskı gören yargının da tarafsızlığını kaybetmesiyle birlikte sermaye daha sert çalışmaktadır. Ranttan gözü dönmüşlere sormak istiyoruz. Daha fazla mı ölüm istiyorsunuz. Daha mı insan istiyorsunuz yetmedi mi? Biz CHP olarak sonuna kadar vatandaşlarımızla olacağız, yurttaşımızın sesi olacağız. Mücadelemizi Kuvay-i Milliye’den, bağımsızlığımızı Lozan’dan, kurucu irademizi Mustafa Kemal’den almış bir milletimiz. Bizler asla ve asla yılmayacağız. Sözümüz söz olsun, hep birlikteyiz, tüm Türkiye için, Türkiye’nin birleştiren gücü olmaya devam edeceğiz” dedi.

Konuşmaların ardından eylem CHP’li milletvekilleri vatandaşlarla birlikte toplu fotoğraf çektirdikten sonra vatandaşın sorunlarını dinledi. CHP milletvekillerinin bölgeden ayrılması sonrasında eylem olaysız şekilde son buldu. (Umut ERSES – Aycan KARADAĞ)